|
|
|
|
|
|
Duyurular |
AKIL IÇIN YOL BIRDIR
(THERE IS but ONE WAY for REASON) (linkleri SAG TIKLAYIN lütfen)
Sn.Soner YALÇIN'dan dikkate deÄŸer bir yazı: Edebiyatla AhmaklaÅŸtırma https://www.sozcu.com.tr/ 2021/yazarlar/soner-yalcin /edebiyatla-ahmaklastirma -6335565/
Önerdigimiz sayfalar: M. SAID ÇEKMEG?L anisina
|
|
|
|
Anasayfa
|
Anasayfa
YOKOLUŞUN CAZİBESİNDE YAŞAMI DÜŞÜNMEK |
Yazar Necmettin Evci
|
16-09-2006 |
YOKOLUÅžUN CAZÄ°BESÄ°NDE YAÅžAMI DÜÅžÜNMEK
Necmettin Evci
1.
Modern insan, amaçlarına uygun kazanımlar elde etme yolunda varoluÅŸunda mevcut olan insani deÄŸerleri; yeni kimliÄŸi, kiÅŸiliÄŸi için gereksiz fazlalıklar, hareket kabiliyetini sınırlayan unsurlar olarak gördü. Varlık skalası içinde insan yerini kul olarak sürdürmek, onu her defasında kimi sorumluluklarla sınırladığından sınırsız ve sorumsuz davranamazdı. O formatın dışına çıkmaksızın tanrısı olacağı bir dünya inÅŸa edemeyecek, yeryüzünü ve yaÅŸamı doyumsuz nefsinin buyruklarına göre biçimlendiremeyecekti. Sonuçta kendi zevklerinden baÅŸka ölçü tanımama noktasından hareketle koyulduÄŸu her ÅŸeyi yeniden tanımlama ve biçimlendirme çabası, aynı zamanda kendi varlığını da yeniden tanımlama ve biçimlendirme faaliyetiydi. Kendi yerini deÄŸiÅŸtirdiÄŸi için her ÅŸeyin de yerini deÄŸiÅŸtirmeliydi. Yeni dünyaya ekleme veya çıkarmalarla yapılan müdahaleler her defasında insanın kendi anlam ve ontolojik özelliÄŸinden bir ÅŸeyler koparmasını gerektiriyordu. Bu dünya kuruldu ama geride yontula yontula tükenmiÅŸ/tüketilmiÅŸ çaresizliÄŸiyle önemsiz insan varlığı kaldı. O ÅŸimdi baÅŸlangıçtaki düÅŸleriyle sonraki realitelerin trajik çatışma noktasında sözde kazanımların saÄŸlıklı deÄŸerlendirmesini yapma yetkinliÄŸinden bile yoksun gözüküyor. Yorum yazınız (0 Yorum) |
Devamı...
|
|
Ä°RAN'IN DOLAR KUMARI YA DA "PAPAZ KÄ°MDE" |
Yazar Tüm gazeteler sitesinden alınmıştır
|
16-09-2006 |
İran`ın dolar kumarı ya da "papaz kimde"
(tüm gazeteler sitesinden alınmıştır)
Ä°ran`ın tüm uluslararası baskıya raÄŸmen nükleer enerjiden (ve aslında nükleer silahtan) vazgeçmek istememesi akla ister istemez bu kadar riski neden aldığı ve tüm bu olan bitenin ardında nelerin yattığı sorusunu getiriyor. Dünyanın en eski devlet geleneklerinden birine sahip bu ülkenin hiçbir hesap yapmadan tüm “Batı medeniyeti” ülkelerini karşısına alacak böylesi bir hamleyi gerçekleÅŸtirmesi bize olanak dışı görünüyor. Basınımızda bir kaç gazete dışında ele alınmayan Nükleer Ä°ran dosyasının stratejik-ekonomik perde arkasını mercek altına almak istedik.
Sorunu derinlemesine incelediÄŸimizde, Ä°ran`ın aslında, 1960`lardan beri pek çok ülke ve diktatörün oynamaya çalışıp kaybettiÄŸi bir kumar masasının son oyuncusu olduÄŸunu görüyoruz: Dolar kumarı.
Ä°kinci Dünya Savaşı Avrupa`sı günümüz Irak`ından pek farklı deÄŸildi. Birinci SavaÅŸ sonrasında olduÄŸu gibi, Ä°kinci Dünya Savaşı sonrasında da, elinde hiçbir ÅŸey satın alamadığı deste deste banknotlar ile oynayan çocuk görüntüleri pek çok Avrupa ülkesinde olaÄŸan hale gelmiÅŸti. Kendi paralarına güvenemeyen Avrupa ülkeleri için, getirilen dolar karşılığı belirli bir miktar altın ödemeyi vaat eden Batı dünyasının tek efendisi Amerika`nın para birimini kullanmak en güvenilir yol idi. Yorum yazınız (0 Yorum) |
Son Güncelleme ( 16-09-2006 )
|
Devamı...
|
|
Yazar Ekmeleddin Ihsanoglu
|
06-09-2006 |
The statement of the Secretary General of the organization of the Islamic Conference, Prof. Ekmeleddin Ihsanoglu, at the opening session of the OIC extended executive committee meeting at the heads of state/government level
Putrajaya, 3 august 2006
Excellencies,
I greet all of you with deepest respect. Today we gathered here at an emergency session upon the invitation of Honourable Prime Minister Dato Seri Abdullah Ahmad Badawi to discuss the recent important developments in Palestine and Lebanon. We are grateful to Honourable Prime Minister for this timely initiative and H.E. Minister Al Bar for the excellent arrangements made for this meeting at a very short notice. I should express our heartfelt appreciation for the pioneering initiatives of Malaysia to advance and defend the sublime causes of the Islamic Ummah since the establishment of our organization. At the same time, this meeting is also yet another fine example of the wise and effective leadership exhibited within our organization by H.E. Prime Minister Badawi in the political, economic, social and development spheres during Malaysia`s Chairmanship of the OIC Summit. Yorum yazınız (0 Yorum) |
Devamı...
|
|
Yazar Necmettin EVCÄ°
|
06-09-2006 |
BÄ°R KÜÇÜK ADAM
Necmettin EVCÄ°
GeldiÄŸini bile fark edememiÅŸtim.
Bakışımın ilgisiz alanında bir karaltı kıpırdamıştı o kadar.
Ä°lkin ceketi takıldı gözüme. Hava yeterince sıcaktı. Üst düÄŸmesini iliklemiÅŸ, açık kapının eÅŸiÄŸinde dikilmiÅŸ gizleyemediÄŸi öfkeyle içeriye bakıyordu. SoÄŸuk bakışları önce salonda sonra odalarda bir süre arandı.
“yok mu?” diye sormak oldu ilk sözü.
Bozuntuya vermedim. Gene alttan aldım.
“Cumhur Bey” dedim, “selâm kelâm yok mu? Yalnızım. Kime bakmıştın?”
“O’na”
Yine canı sıkkındı. Burnundan soluyor, dişlerinin arasından konuşuyordu.
“Gene ne var, ne oldu? Gel otur bakalım ÅŸöyle. O kim?”
“Sen bilirsin, biliyorsun”
“Ben neyi biliyorum? Burada benden baÅŸka kimse yok. Canın neye sıkıldıysa açıkça söyle.”
Sinirlice döndü. Ellerinin titrediÄŸini fark ettim. Yorum yazınız (0 Yorum) |
Devamı...
|
|
Yazar Abdulkerim Acar
|
30-08-2006 |
| Günbatımı | |
Abdulkerim Acar
Türkü çağırıyor sarhoÅŸun biri 70'lik bir nene tütünüyle hemdem genç kızlar cıvıl cıvıl kuÅŸlar uçuyorlar bazısı yerde her yerde sen varsın iÅŸte gözlerim kapandı yok artık sarhoÅŸ,nene,genç kızlar,kuÅŸlar ve sen yalnız günbatımında zikrini çeken kumru ve ezan sesleri... | Yorum yazınız (3 Yorum) |
Son Güncelleme ( 30-10-2007 )
|
|
Yazar Nurullah ÖZTÜRK
|
30-08-2006 |
ARALIK KAPI
| | Nurullah ÖZTÜRK
BAÅžIMDA BÄ°R RÜZGAR DÖNÜYOR BELLÄ°,
SAKIN BU DUYDUÄžUM, SES KIÅž OLMASIN,
KAÇ ASIR TÜKETTÄ°K AÄžIR BEDELÄ°,
GÖZYAÅžI TAKVÄ°MDE, NAKIÅž OLMASIN,
ARALIK BÄ°R KAPI HAZANA DOÄžRU,
ÖBÜR KANADINDA ISLAK AÄžAÇLAR,
BATININ GÖZÜNDE, GECELER DOÄžU,
AÄžLASIN Ä°ÇÄ°MDE, YETÄ°MLER AÇLAR,
| | | AŞİYAN! BAŞINI KALDIR DA BİR BAK,
ÖMRÜNÜ NELERLE HEBA EYLEDÄ°N,
KIRILDI BAÅžINDA BÄ°NLERCE TABAK,
GÜZELÄ°M SOFRAYI HEBA EYLEDÄ°N,
DÖNMEZLER, SESLENME, BEKLEME, UNUT!
GERÄ° DÖNENLERÄ°N MESKENÄ° YOKMUÅž!
ŞİMDİ VUR BAŞINA BEYNİNİ UYUT!
KALBÄ° DURANLARA YAÅžAMAK ÇOKMUÅž!
EKÄ°M 2004 ANKARA |
Yorum yazınız (0 Yorum) |
Son Güncelleme ( 30-10-2007 )
|
|
BÄ°R ZAMANDAYIZ KÄ°, CEHALET TUFANI |
Yazar Seyyid Ahmet ERRÄ°FAÄ°
|
29-08-2006 |
EL-BURHANÜL MÜEYYED’denGÜLDESTE (antoloji):
BÄ°R ZAMANDAYIZ KÄ°, CEHALET TUFANI
Seyyid Ahmet ERRÄ°FAÄ°
Çev.: Kuddisizade KADRÄ°
<< Mevla hazretlerine iftiradan hazer ediniz. (ve men ezlamı mimmeni – iftira alellahi keziben ) Ulühiyyet aleyhinde yalan söyleyenden daha zalim kimdir? HALLAC ‘ın enel- hak dediÄŸi söyleniyor. Hakka tabi olsaydı böyle söylemezdi… Böyle sözler batıldır… Bu sözlere nasıl cesaret olunur. Evliyalık firavnlık deÄŸildir. Nemrutluk ta deÄŸildir… Peygamber efendimiz kisve-i ulviyeti, sıfatı amiriyeti, davayı tefevvuku kabul buyurmamış iken, merdi arif bunlara cesaret eder mi?>>
Yorum yazınız (0 Yorum) |
Son Güncelleme ( 30-08-2006 )
|
Devamı...
|
|
Yazar Hz. Ali bn. Ebi Talip (r.a.)- Bahattin BÄ°LHAN
|
29-08-2006 |
Müslüman insanın temel ölçüsü olan vahym bir bölümü, ÅŸüphesiz ki, sünnet – i seniyyedir. Her Müslüman için Allah Resulünün ( a.s. ), << din babında >> bütün tebliÄŸleri baÄŸlayıcıdır. Bu yüce tebliÄŸ ve beyanları olduÄŸu gibi muhafaza etmek için eslaf – ı kiram, mümkün olan bütün itinayı göstermiÅŸler ise de, türlü nedenlerle hakkı batıla karıştıranlar da, her devirde buluna gelmiÅŸlerdir.Uydurma hadisler, birbirini tutmayan rivayetler zaman zaman belirmiÅŸ, Hz. Ali (r.a.)ın hilafeti zamanında da günün konusu haline gelmiÅŸtir. Bu yüzden yüce Halife, tercemesini sunduÄŸumuz hitabeyi yapmıştır | Müslümanlar Ä°çin Hiçbirzaman Önemini Kaybetmeyecek Uyarıcı :
BÄ°R HÄ°TABE Hitabe: Hz. Ali bn. Ebi Talip (r.a.) Tercüme: Bahaeddin BÄ°LHAN Åžüphesiz insanlar arasında hak olduÄŸu gibi batıl, doÄŸru olduÄŸu gibi yalan, nasih olduÄŸu gibi mensuh da vardır. Bunun gibi, hükmü umumi olduÄŸu gibi, özellik ifade eden emirler, muhkem olduÄŸu gibi müteÅŸabih ve ezberlenip zaptolunan (Hadis) ler olduÄŸu gibi, iyice ezberlenmeyip vehme dayanan rivayetler de vardır.) Resulullah (S.A.S.) zamanında bile O’nun adına yalan uydurup Yorum yazınız (0 Yorum) |
Son Güncelleme ( 22-08-2010 )
|
Devamı...
|
|
Yazar Necmettin Evci
|
17-08-2006 |
OKUMAYI NASIL ANLAMALI?
Okumak nedir?
Niçin okumalıdır?
Okumak yorumlamak ve anlam çoÄŸaltmak mıdır?
Biz kitabı okurken kitapta bizi mi okur?
“Oku” emriyle baÅŸlayan bir vahye muhatap olmuÅŸ toplumun (ümmet) ÅŸimdilerde pek az okuyor olmasının sebebi, sadece ‘yasaklar’ ve ‘kapalı siyasal yapı’ ile açıklanınca tutarlı bir izah olur mu?
Okumayı, alışkanlığa, yaÅŸam biçimine dönüÅŸtüremeyiÅŸimizin sebebini sadece bize tahakküm eden rejime indirgemek yanlış deÄŸil belki ama eksik bir tespit olmalıdır. Olayı esasen kültürel boyutuyla, geleneksel yapıyla açıklığa kavuÅŸturmak bizi daha tutarlı sonuçlara götürebilir. Bir olgu olarak okumanın bizatihi yapısal anlamına uygun ÅŸekilde hangi dünya ulusunun neyi, nasıl okuduÄŸu da ayrı bir tartışma konusudur. Kendi kültür kaynaklarımız geleneksel olarak daha çok ÅŸifahi yolla canlı tutulmakta, yaÅŸanılır kılınmakta, çoÄŸaltılmakta, kuÅŸaklara aktarılmaktadır.(1) Bu noktayı öncelikle belirlemek gerekiyordu. O nedenle okumak, okuma eylemini ilim edinmenin, bilgilenmenin düÅŸünmenin vazgeçilmez gerekliliÄŸi saymak, Kur-an’daki “oku” ayetini de bu baÄŸlamda algılamak daha çok toplumsal üst yapının ana elemanları olan elit kesimi (havas, ilmiye) ilgilendirmiÅŸtir. Burada Volter, J. Ong’un ‘sözlü’, ‘sözel’ kavramları arasında yaptığı ayrımı göz önünde tutmalıdır. Ä°lim çevreleri için belki sözlü (yazılı olmayan anlamıyla) tarzdan ziyade, sözel (düÅŸünsel/ ilmi) tarzdan bahsetmek daha uygun düÅŸecektir. Yorum yazınız (0 Yorum) |
Son Güncelleme ( 17-08-2006 )
|
Devamı...
|
|
| | << İlk < Önceki 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 Sonraki > Son >>
| Sonuç 1971 - 1980 Toplam: 2067 |
|
|
|
|
|
Kullanıcı Girişi |
L O G I N | |
---|
|
Kimler Çevrimiçi |
Şuan 65 misafir çevrimiçi |
Ziyaretçi Sayısı |
123910337 Ziyaretçi
|
|
|
|