26-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa arrow Güncel Yazılar arrow AÄ°HM Hakimleri Hakkında!..
AİHM Hakimleri Hakkında!.. PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 10
KötüÇok iyi 
Yazar Mehmet YAMAN   
12-09-2011
AÄ°HM HÂKÄ°MLERÄ° Ä°LE Ä°LGÄ°LÄ° SUÇ DUYURUSU HAKKINDA
BASIN BÄ°LDÄ°RÄ°SÄ°DÄ°R

                                                                     Mehmet YAMAN(*)
Toplumumuzun gözü kulağı, eli kolu olan, saygıdeÄŸer basın mensupları!..
Hemen hepinizin bildiÄŸi gibi, ülkemiz ve insanlarımızın yıllardır içinde yaÅŸadığı bir kaosla ilgili olarak, gelinen son noktada, bu zaruri basın toplantısının yapmamıza neden olan bazı olayları, siz kıymetli basın mensuplarımızla birlikte paylaÅŸmak istedik. Åžöyle ki:
BildiÄŸiniz gibi, baÅŸörtüsü konusu bir özgürlük sorunu olarak, ciddi bir biçimde problem halinde durmaktadır. Bu konu ile ilgili yapılan siyasal yorumları ve ondan kaynaklanan davranış biçimlerini bir kenara bırakarak, baÅŸörtüsü konusunun sadece teknik ve hukuki yönden bir deÄŸerlendirmesini hep birlikte gözden geçirelim:

                 

A - LOZAN BARIÅž ANTLAÅžMASI (TRAÄ°TE DE PAÄ°X) NDA DURUM:

24.7.1923 tarihli Lozan AntlaÅŸmasının 37. ve 38. maddeleri ÅŸöyledir:                                                                                                                                                                   Madde 37-: Türkiye, 38.den 48.e dek Maddelerde belirtilen hükümlerin temel yasalar  [Les Lois fondamentales] olarak tanınmasını ve hiçbir yasa, hiçbir yönetmelik ve hiçbir resmi iÅŸlemin bu hükümlerle çeliÅŸkili ya da onlara aykırı olmamasını ve hiçbir yasanın, hiçbir yönetmeliÄŸin ve hiçbir resmi iÅŸlemin söz konusu hükümlere üstün sayılmamasını yükümlenir.                                                                                                                                                                                                                                         Madde 38-:Türkiye Hükümeti, …Türk halkının tümünün yaÅŸam ve özgürlüklerini, en geniÅŸ biçimde korumayı yükümlenir.
Türkiye’nin tüm halkı, kamu düzeni ve genel ahlak ile baÄŸdaÅŸmazlık göstermeyen her din, mezhep ya da inanışın gerek genel, gerek özel biçimde özgürce kullanılmasını hakkına sahip olacaktır.

B - ANAYASAMIZDA DURUM:

1 – Anayasa’mızın  6.maddesine,  “Hiçbir kimse veya organ, kaynağını Anayasa’dan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz. “ denmektedir.
2 ­­ - Anayasa’mızın 12.maddesine, “herkesin kiÅŸiliÄŸine baÄŸlı, dokunulmaz, devredilemez, vazgeçilemez, müdahale edilemez temel hak ve hürriyetleri bulunduÄŸu belirtilmekte olup, bu özgürlüklerin, ülke bütünlüÄŸünün, Cumhuriyetin, milli egemenliÄŸin, kamu düzeninin, genel asayiÅŸin, genel ahlakın, milli güvenliÄŸin ve genel saÄŸlığın korunması amacıyla, Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olarak, KANUNLA SINIRLANABÄ°LECEĞİ”  ifade edilmektedir.
3 – Anayasa’mızın 27.maddesine, “Herkesin (kadın erkek) bilim ve sanatı serbestçe öÄŸrenme ve öÄŸretme… Haklarının bulunduÄŸu” ifade edilmektedir.
4 – Anayasa’mızın 38.maddesinde, “kimsenin, iÅŸlediÄŸi zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamayacağı” ve ayrıca, “her hangi bir suçu iÅŸlediÄŸi zaman da, o suç için konulmuÅŸ bulunan cezadan daha ağır bir ceza ile cezalandırılamayacağı” ifade edilmektedir.
5 – Anayasa’mızın 42/1 ve 8.fıkralarında, “kimse eÄŸitim ve öÄŸretim haklarından yoksun bırakılamaz… EÄŸitim ve öÄŸretim kurumlarında sadece eÄŸitim, öÄŸretim, araÅŸtırma ve inceleme ile ilgili faaliyetler yürütülür. BU FAALÄ°YETLER, HER NE SURETLE OLURSA OLSUN ENGELENEMEZ” denmektedir.
6 – Anayasa’mızın 90?son fıkrasında, konumuz açısından çok önemli bulunan bir konuda ÅŸöyle denmektedir. “USULÜNE GÖRE YÜRÜRLÜÄžE KONULMUÅž MÄ°LLETLER ARASI ANDLAÅžMALAR KANUN HÜKMÜNDEDÄ°R. BUNLAR HAKKINDA ANAYASA’YA AYKIRILIK Ä°DDÄ°ASI Ä°LE ANAYASA MAHKEMESÄ°NE BAÅžVURULAMAZ. “
7 – Anayasa’mızın 153/2 fıkrasında ise, “Anayasa Mahkemesi, bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tamamını veya bir hükmünü iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle,  yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez.”  denmektedir.

C – ÜLKEMÄ°ZDE (Anayasa 90.maddeye göre) KANUN HÜKMÜNDE GEÇERLÄ° BULUNAN ULUSLAR ARASI SÖZLEÅžMELERDE DURUM :

Anayasa’mızın bu maddesi delaletiyle, aÅŸağıda usulüne göre, TBMM’den kanun olarak geçirilmiÅŸ ve Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüÄŸe girmiÅŸ bulunan, Anayasa’ya aykırılığı hiçbir zaman iddia edilemeyecek ve Anayasa Mahkemesinde iptal davası açılamayacak olan bazı Uluslar arası sözleÅŸmelerin, ülkemizde kanun olarak geçerli bulunan ilgili maddelerini, aÅŸağıda arz edelim:
1 – BirleÅŸmiÅŸ Milletler Ä°nsan Hakları Evrensel Bildirgesinin, 18.maddesi ÅŸöyle demektedir:
“Herkes, düÅŸünce, vicdan ve din özgürlüÄŸü hakkına sahiptir. Bu hak, din ya da inanç deÄŸiÅŸtirmek özgürlüÄŸünü, ya da inancını tek başına ya da topluca, açık olarak ya da özel biçimde öÄŸretim, uygulama, tapınma ve ayinlerle göstermek özgürlüÄŸünü de kapsamı içine alır.”
Bu bildirgenin 26.maddesi  ise, “Herkesin eÄŸitime hakkı vardır… Yüksek öÄŸretim, YETENEKLERÄ°NE GÖRE (fiziksel yapıları, renkleri, cinsiyetleri, Harici görünümlerine göre deÄŸil )  HERKESE TAM EŞİTLÄ°KLE AÇIK OLMALIDIR “  (Ä°nsan hakları ve temel özgürlükler. Mehmet Genç. Baskı:1997, sh:242-244)

2 – KiÅŸisel ve Siyasal Haklara Ä°liÅŸkin Uluslar Arası SözleÅŸme’nin 18.maddesine ÅŸöyle denmektedir:
“…Bu hak, her kesin istediÄŸi dine, ya da inanca sahip olması, ya da bunları benimsemesi özgürlüÄŸünü ve herkesin ister tek tek, isterse baÅŸkaları ile birlikte toplu olarak, kendi din ya da inancını tapınma, uyma, uygulama ya da öÄŸretme bakımından, açık ya da kapalı biçimde ortaya koyma özgürlüÄŸünü de içerir.
Hiç kimse, kendi seçtiÄŸi bir din ya da inanca sahip olma ya da bunu kabul etme özgürlüÄŸünü zedeleyecek bir baskısıyla karşı karşıya bırakılamaz.
Bir kimsenin kendi dinini veya inançlarını ortaya koyma özgürlüÄŸüne ancak, yasalarda gösterilen ve kamu güvenliÄŸini, düzenini, saÄŸlığını, ahlakını ya da baÅŸkalarının temel hak ve özgürlüklerini korumak için gerekli kısıtlamalar getirilebilir.
Bu sözleÅŸmeye taraf olan devletler, ana-babaların, çocukların kendi inançlarına uygun bir dinsel, ahlaksal eÄŸitim verme özgürlüklerine saygı göstermekle yükümlüdür. “(EÄŸitim-ÖÄŸretimde haklar ve yükümlülükler. Muharrem Balcı. Baskı:1998, sh:418)

3 – Ä°nsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair SözleÅŸmeye Ek Protokollerin 2. maddesinde ÅŸöyle denmektedir:

“Kimse eÄŸitim hakkından mahrum edilemez. Devlet eÄŸitim ve öÄŸretim sahasında deruhte edeceÄŸi vazifelerin ifasında, anne-babanın, bu eÄŸitim ve öÄŸretimi, kendi dini ve felsefi inançlarına uygun temin etmek hakkına riayet edecektir.” (Ä°nsan Hakları ve Temel Özgürlükleri, Mehmet Genç. Baskı:1007, sh:404)

4 – Kopenhag belgesinin 5/18.fıkrasında ÅŸöyle denmektedir:

“Hiç kimse, suçun unsurlarını açık ve belirgin bir biçimde tanımlayan bir yasayla öngörülmüÅŸ olmadıkça, bir suç iÅŸlediÄŸi savıyla suçlanamaz, yargılanamaz ve suçlu ilan edilemez.”

Yine, 9/4.fıkrasında ise, “Herkes düÅŸünce, vicdan ve din özgürlüÄŸü hakkına sahiptir. Bu hak, din ya da inancını deÄŸiÅŸtirme ve din ya da inancını bireysel ya da topluca, kamuya açık ya da özel olarak ibadet, öÄŸretim, uygulama ve dinsel ödevlerin yerine getirilmesi yollarıyla dışa vurma özgürlüÄŸünü içerir. Bu hakların kullanılması,yasayla öngörülen ve ortaklaÅŸa kabul edilmiÅŸ uluslar arası normlarla baÄŸdaÅŸanlardan baÅŸka hiçbir sınırlamaya konu olamaz.”


D - SAÄ°R KANUNLARIMIZDA KILIK-KIYAFET:

1 – ÅžAPKA iKTiSASI HAKKINDA KANUN:

Madde – 1: TBMM azaları ile idare –i umumiye ve hususiye ve mahalliye ve bilumum müesses ata mensup MEMURÄ°N ve MÜSTAHDEMÄ°N, ÅŸapka giymek mecburiyetindedir.

2 – BAZI KÄ°SVELERÄ°N GÄ°YÄ°LEMEYECEĞİNE DAÄ°R KANUN:

Madde – 1: Hangi din ve mezhebe mensup olurlarsa olsunlar, ruhanilerin (din adamlarının) mab’ed ve ayinler haricinde, ruhani kisve taşımaları yasaktır. Hükümet, her din ve mezhepten münasip göreceÄŸi yalnız bir ruhaniye, ma’bed ve ayin haricinde dahi, ruhani kisvelerini taşıyabilmek için muvakkat müsaadeler verebilir.

  3 – YÜKSEK ÖÄžRETÄ°M KANUNU:

   Ek madde – 17: Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydıyla, yükseköÄŸretim kurumlarında kılık ve kıyafet serbesttir.
E – BAÅžÖRTÜSÜ HAKKINDA DÄ°YANET Ä°ÅžLERÄ° BAÅžKANLIÄžININ RAPORU:

   Anayasa’mızın 136. maddesinin gereÄŸi olarak, genel idare içinde yer almış bulunan Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı KuruluÅŸ Kanunun 5. maddesine göre, Ä°slam dinine inanan insanların (Ä°slam dininin her hangi bir mezhebine göre deÄŸil, mezhepler üstü bir teÅŸkilatlanma biçimiyle) dinsel sorunlarının çözümlenmesi ve Ä°slam’ın inanç esasları ile yaÅŸam kurallarının belirlenmesinde, tarafsız ve objektif bir bilirkiÅŸi kurumu olduÄŸunu görüyoruz.
Bu yasal esasa göre, Ä°slam inançlılarını ilgilendiren konularda, Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı’na baÄŸlı, yine kanuna göre kurulan, Din Ä°ÅŸleri Yüksek Kurulu’nun, objektif kriterlere göre (hiçbir siyasal ya da ideolojik deÄŸerlendirmeye pirim vermeksizin), tarafsız bilirkiÅŸi kurumu olarak seçilmiÅŸ bulunduÄŸu görülmektedir. Buna göre, ülkemiz hukuk mevzuatı itibariyle, Ä°slam inancıyla ilgili olarak oluÅŸacak bir problemin çözümünde, gerek idari ve gerekse yargısal olarak, seçilecek en yetkin bilirkiÅŸi kurumu bu makam olup,
idari ve yargısal kurumların, problemin çözümünde, bilimsel ve teknik incelemeyi gerektiren bir rapora ihtiyaç duymaları halinde, bu kuruma havale ile, buradan gelecek bulunan raporların iÅŸlem ve kararlarda esas alınması yasal bir gerekliliktir.
Nitekim A. Ä° H. Mahkemesi, 27.06.2000 tarihide, “Musevi maÄŸdurlar” için, hem “Fransa Hahambaşısı” J. Struk’tan ve hem de “Paris Yahudi Fetva Kurumu’ndan olmak üzere iki ayrı görüÅŸ istemiÅŸ ve 95/27417 s.lı kararını da, o görüÅŸlere göre vermiÅŸti.
AÅŸağıda örnekte, bu kararın ilk sahifesinin fotokopisi görülmektedir.
 Bu genel tespitten sonra, baÅŸörtüsü takma sorununun Ä°slam Ä°nancı ve tatbikatı açısından deÄŸerlendirilmesinde de, Din Ä°ÅŸleri Yüksek Kurulu’nun vereceÄŸi bilirkiÅŸi raporunun çok önem arz ettiÄŸini ifade edebiliriz. Zira, baÅŸörtüsü takmak, Ä°slam Ä°nançlısı için inancının bir gereÄŸi ise, bu onun engellenemez, devredilemez ve vazgeçilemez temel hakları ve özgürlükleri arasındadır. Anayasa’mızın 12.maddesiyle, yukarıdaki uluslar arası sözleÅŸmelerin maddelerine göre:  DeÄŸilse, bu konuda yasaklayıcı düzenlemeleri yapabiliriz. Bunu da kanunla yaparız. Tüzükle ya da yönetmelikle yapamayız. Bu Anayasa ve Uluslar arası sözleÅŸmelere aykırı olur.
Din Ä°ÅŸleri Yüksek Kurulu, Genel idarenin diÄŸer birimlerince istenen, bu konudaki talepleri üzerine, zaman zaman bilirkiÅŸi raporları vermiÅŸ olup, aÅŸağıda iki tanesini örnek olarak arz edelim:

1 -  20.12.1980 tarih 77 sayılı bilirkiÅŸi raporu, toplam 7 sahife olup, 8 ana baÅŸlıklı gerekçelerle verilen bu raporun sonucunda, “Ä°slam Ä°nançlısı bir hanımefendinin, inancının gereÄŸini yaÅŸamak istiyorsa, baÅŸörtüsünü takmak zorunda olduÄŸu ve baÅŸörtüsü takmanın Ä°slam inancını bir gereÄŸi bulunduÄŸu” ifade edilmiÅŸtir.
2 –  03.02.1993 tarih ve 06 sayılı bilirkiÅŸi raporu da, toplam 5 sahife tutarındadır. Bu raporda da gerekli inceleme ve kritikler yapılarak, baÅŸörtüsünün “Ä°slam Ä°nancını yaÅŸamanın zaruri bir prensibi olduÄŸu” açıklıkla ifade edilmiÅŸtir. 

  Devamı: http://www.kriter.org/index.php?option=com_content&task=view&id=2087&Itemid=52
 

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 12-09-2011 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111698044 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net