29-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa arrow Güncel Yazılar arrow akla gelen Medeniyet tir
akla gelen Medeniyet tir PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 3
KötüÇok iyi 
Yazar Necmettin EVCÄ°   
09-11-2008
(Bizde Åžehir Denilince) akla gelen ‘Medeniyet’ tir.
                                             Necmettin EVCÄ°
Ä°slâm ilk ÅŸehir devletini Medine’de kurmuÅŸtur. Ä°lk Anayasa sayılabilecek ‘Medine Vesikası’ ÅŸehirde var olan farklı unsurların birlikte yaÅŸama iradesi ve kültürü göstermeleri bakımından çok önemlidir. Bir yönüyle devlet toplum iliÅŸkisi kiÅŸi hak ve özgürlükleri odağında tanzim edilerek tam bir hukuk toplumu gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir.  Bizce buradaki ana espri devleti hiçbir grup için baskı mekanizmasına dönüÅŸtürmeden barış ve saygı düzleminde ÅŸehir yaÅŸamını tanzim etmektir. Ä°slâm ÅŸehri, inançların serbestçe yaÅŸandığı, hangi inanç gurubuna kim tarafından yapılırsa yapılsın her türlü 
baskının önlendiÄŸi özgürlük mekânlarıdır. Ä°lmi, fikri ve sanatsal çalışmaların serbestçe yapıldığı, herkesin toplum yaÅŸamına her alanda ve kategoride katıldığı merkezlerdir. Ä°slâm ve Müslümanlar, var oluÅŸun doÄŸal farklılığının teminatıdır. Müslümanlar kültür ve medeniyet açılımında insanlığın ortak paydasını ve mevcut mirası daima gözetmiÅŸ, deÄŸerlendirmiÅŸlerdir. ‘Müslüman hükümdarlar saray ve ibadethane inÅŸa ettirirken Hıristiyan ve Ä°ranlı ustalardan istifade etmiÅŸlerdir… Umumiyetle Hıristiyanlar kiliselerini muhafaza ettiler; hiçbir mânie rastlamaksızın, yeni kilise ve manastırlar yaptılar.’(30) Sadece insanların deÄŸil çevreye yapılan haksızlıklara da Ä°slâm izin vermez. Yani medeniyet insan merkezli olmanın ötesinde onu çevresinden ve doÄŸasından koparmadan deÄŸerlendiren bir anlayışın eseridir. Ä°slâm ÅŸehri çeÅŸitliliÄŸi, bozulmamış insan vasatında nezih iliÅŸkiler mutluluÄŸunu ifade eder. Åžehir farklılıklara saygı duyarak ortak yaÅŸam için ortak bir kültür ve anlayış geliÅŸtirmektir. Åžehir hayatı tüm farklılıkları kucaklayacak kadar geniÅŸ, esnek ve müsamahakârdır. Åžehirli tüm farklılığıyla beraber ÅŸehir gibi geniÅŸ, esnek ve hoÅŸgörülüdür. Åžehirli anlamında medeni insan derken de bir insanın öncelikle geliÅŸmiÅŸ zihinsel ve ahlaki özelliklerini öne çıkarırız. Ä°slâm’ın zihni ve ahlaki seviyesi ileri insanlarca anlaşılması daha kolaydır.
Hicret ve sonrasındaki yüzyılda Müslümanlar bütün bir yeryüzüne görülmemiÅŸ bir hız ve esenlikle beraber yayıldılar. ‘Fetihler, eski ÅŸehirlerin yapısını hiçbir zaman bozmadı. Fetih esas olarak savaÅŸçılar ve düzenli ordular arasında geçen bir olaydı. Bizans ve Sasani imparatorlarının baskısı altında inleyen halklar da fazla bir direnç göstermedi. Fethin bu kadar hızlı gerçekleÅŸtirilmesi, bu ÅŸehirlerin eski düzenlerini ve belirli özelliklerini koruyarak onların yeni yapılanmalarına uyum saÄŸlamalarını kolaylaÅŸtıran bir tür tekâmüle yardım etti.’(31) Ä°slâm adına uygun tarzda içeriÄŸi yani cihanÅŸümul barışı egemenliÄŸi altındaki her yere götürünce eski ÅŸehirler tahrip olma anlamında zarara uÄŸramadıkları gibi yaÅŸam seviyesinin yükselmesi adına çok ÅŸey kazandılar. Tabir yerindeyse Müslümanlar özellikle adalet, ilim, tefekkür, kibar ve nezih iliÅŸkiler, yardımlaÅŸma noktasında mefluç olmuÅŸ Åžam (DımeÅŸk), Kahire (Fustat) gibi ÅŸehirlerin yüzyıllardır sancıyla kanayan yaralarını sardılar. Özellikle 8. yüzyıldan sonra tam anlamıyla ÅŸehirleÅŸme hamlesi baÅŸladı. Ä°slâm inanç ve anlayışı her yerde kendi müesseselerine uygun mimari ve kent düzenlemelerini oluÅŸturmaya baÅŸladı. ‘9. Yüzyıldan itibaren Nizamiye ve sonraları Mustansiriye gibi büyük medreselerin kurulmasından önce, Dar’ül Hikmet ve Kütüphanesinin ve sonra da Dar’ül Ä°lm’in önemli sayıda öÄŸrenciyi bir araya toplaması BaÄŸdat’taki geliÅŸmeyi teÅŸvik eden bir faktör olmuÅŸtur. Tıpkı Avrupa’da olduÄŸu gibi, DoÄŸuda da 12. yüzyılda gerçek bir üniversite devrimi yaÅŸanmıştır… Bütün büyük ÅŸehirlerde hükümdarlar ve nüfuzlu kiÅŸiler tarafından öÄŸrenci ve öÄŸretmenlerin barınabileceÄŸi okullar (medreseler) kuruldu. Sorbone’un 13. yüzyılın başında ‘altı yoksul sanat ustası’ için yaratıldığını unutmayalım. 10. yüzyılda kurulan El- Ezher sayesinde Kahire’de entelektüel faktör bugün de önemini korumaktadır.’(32)
(30)-W. Barthold, Ä°slâm Medeniyeti Tarihi, s. 14, çev. Fuad Köprülü, DÄ°B. Yay. Ank.1984.
(31)-Jean-Louis Michon, “Dini Kurumlar”, R. B. Serjeant (EditörlüÄŸünde), Ä°slâm Åžehri, BM’nin düzenlediÄŸi bir sempozyum, Ä°st. 1992.
(32)-Nikita Elisséeff, “Fiziki Plan”, s.130, 131, Ä°slâm Åžehri, Ä°st.1992.

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 09-11-2008 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111821246 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net