19-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
Son Eklenenler
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
Anasayfa
ADIYAMAN'DA DÜĞÜNLER
Kullanıcı Oylama: / 116
Yazar Bilal SÃœRGEÇ   
24-10-2006
ADIYAMAN'DA   DÜÄžÜNLER
                                                                                         
Bilal SÜRGEÇ

 Adıyaman müziÄŸi zengindir. Sanatçıları genelde mektepli deÄŸil alaylıdır.Özelikle Varlık mahallesi sanatçıların yoÄŸun  ÅŸekilde ikamet ettikleri bir yerdir.
Tarihte dünya üzerinde binlerce millet gelip geçmiÅŸtir.Bu milletlerin  varlıklarını sürdürmeleri  benliklerini muhafaza etmeleri folklorlarına, müziklerine, geleneklerine  baÄŸlı kalmaları ile mümkün olmuÅŸtur.
Adıyaman'da davul ve zurna küresel emperyalizme karşı  milletimizin yüzyıllar boyu  muhafaza ettiÄŸi bir çalgıdır. Kültür zenginliÄŸimizdir. DüÄŸünde mutlaka çalınması gerekiyor. Ä°slam dışı deÄŸil Ä°slam Tarihinin ta içindedir.Davul dünyanın en eski müzik aletlerindendir.
Davulla ilgili Diyanet Vakfının yayınlarından Ä°slam Ansiklopedisinde  maddeye bakmak lazım.Davulun Avrupa'ya götürülmesini saÄŸlayan Türklerdir. Anadolu'da düÄŸünlerde,yaÄŸlı güreÅŸlerde  davul ve zurnanın çalınması bu aletin  dünyada en fazla milletimiz tarafından sevildiÄŸini göstermektedir. Davul hükümdarlık alametidir. Nevbet  denilen ve belirli zamanlarda hükümdarın meskeni önünde  davul çalmayı ifade eden merasimin  Türkler'de oldukça uzun bir geçmiÅŸi vardır.Osman Gazi Karacahisarı alınca Selçuklu hükümdarı ona bayrak.tuÄŸ ve bir davul göndermiÅŸtir.Fatih Sultan Mehmet'e  kadar  Osmanlı  hükümdarları nevbet davulu çaldığında  Selçuklu hükümdarına hürmeten ayaÄŸa kalkardı.
Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 24-10-2006 )
Devamı...
GÖNÜLDEN MUHABBET ÜZERİNE
Kullanıcı Oylama: / 8
Yazar Sedat Ayar   
24-10-2006
GÖNÜLDEN MUHABBET ÜZERÄ°NE  
  
 Image Sanma  Sakın Artık  bitti dostluÄŸumuz sultanım

Ezelden  Ebede Devir, muhabbetimiz bizim

Layık   DeÄŸil Elvedaya, bu ayrılık üstadım

Ayrılığa Ahenk Verir muhabbetimiz bizim… 

MuhabbetinTarifini Lafla değil, yaşadık

Ä°ltifatı Adet   Edip riyakarlık yapmadık

ÇevirmedikYüzümüzü ve asla aldatmadık

Elbet   Ayrılığa gelir, muhabbetimiz bizim… 

Kalbin Rahat olsun senin önemli mi gerisi

M
uhabbetin en temizi, en safı, en iyisi

E
lverir mi çomak soksun bu ahenge birisi

Gönülden gönüle ÅŸiir muhabbetimiz bizim… 

Ä°ÅŸte üstad ne yazayım; helal et haklarını

Laflarımı yutuverir, muhabbetimiz bizim… 

 

SEDAT AYAR
Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 22-11-2007 )
İMAMIN ÇOCUĞU
Kullanıcı Oylama: / 21
Yazar Hami Çekmegil   
24-10-2006
Ä°MAMIN ÇOCUÄžU 
 

ImageBir zamanlar Osman adında bir imam varmış. Osman’nın birde küçük bir oÄŸlu varmış. OÄŸlunun adı da Bilal’mış. Osman çok terbiyeli, iyi, Müslüman biriymiÅŸ. Ama oÄŸlu Bilal tam tersiymiÅŸ. Derslerine çalışmaz, annesini ve babasını dinlemez kötü çocuklarla arkadaÅŸlık kurarmış. ÖÄŸretmenleri Bilal’dan çok ÅŸikâyetçiymiÅŸ.

Yorum yazınız (9 Yorum)
Son Güncelleme ( 24-10-2006 )
Devamı...
MUHTACIZ...
Kullanıcı Oylama: / 11
Yazar Necati Çavdar   
15-10-2006
  
MUHTACIZ...


Nere dönsek; her yer zindan karanlık,

Yolumuzu aydınlatan nuruna MUHTACIZ...

 

Sarmış her yeri; küfür ve cehalet

Zulümleri söndüren;  celaline MUHTACIZ...

 

Hemen kısılıyor;  bir çift haklı söz,

Ä°stiÅŸare yapan;  meclislerine  MUHTCIZ..

 

Bir ÅŸey olan;  yüzümüze bakmıyor

Demir kalpleri eriten; tevazuna MUHTACIZ..



 

 
 
 
 Image
Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 15-11-2007 )
Devamı...
ŞOL SEFER-Ü GÜRCİSTAN
Kullanıcı Oylama: / 39
Yazar Raci Durcan   
15-10-2006
ÅžOL SEFER-Ü GÜRCÄ°STAN
                                         Raci Durcan


  Image
     
      Gürcistan’a gitmek hiç aklımda yoktu. Tiflis’te iÅŸ yapan bir Türk ÅŸirketi benden bazı taleplerde bulundu. Ne istediklerini anlamak mümkün olmadı. Konuyu görüÅŸmek üzere oraya gelip gelemeyeceÄŸimi sordular; ‘olur’ dedim. Gürcistan Türklerden vize istemiyor. Pasaport geçerlilik sürem henüz dolmamıştı. Önümde bir engel görünmüyordu.

      Fakat nasıl gideceÄŸim bir problem haline geldi. Uçak seferleri vardı fakat fiyatlara baktığımda büyük rakamlar çıkıyordu önüme. GidiÅŸ- dönüÅŸ ücreti olan 535  Euro, otobüs fiyatıyla karşılaÅŸtırıldığında orantısız bir rakamdı. Aynı mesafede Avrupaya mesela Paris’e uçtuÄŸunuzu farzetseniz arada bir mislinden fazla fark vardı. Hatta daha uzak mesafelere mesela Åžangay’ uçuÅŸlar bile eÄŸer yoÄŸun bir döneme rastlamazsa yukarıdaki rakama yakın tutuyordu. Türk Hava Yolu yetkilileri bu rakamı neyi kriter alarak belirlemiÅŸlerse içimden tepki duymama neden oldular. Tiflise gidenler iÅŸadamları, orada çalışan iÅŸçiler, ve oradan Türkiye’ye gezmeye gelmiÅŸ Turistler olabilirdi. Paris’e gidenlerse alışveriÅŸ için ülkenin dövizini orada harcayan, bir anlamda tüketici zengin sınıftı. Bu güruh adeta promosyona tabii tutulurken, Türkiye’ye döviz kazandıranlar daha baÅŸlangıçta, bir devlet kuruluÅŸu olan THY tarafından cezalandırılıyordu. Bu anlaşılmaz mantık deÄŸil mi ülkemize yıllardır kaybettiren!

      Ankara’dan Tiflis’e otobüs yoktu. Bütün otobüsler Ä°stanbul’dan kalkıyor. Bu da 24 saatten fazla bir yolculuk anlamına geliyor. Otobüsle gitmeye karar verince ben Trabzon’a kadar gidip oradan tekrar otobüsle devam etmeyi uygun buldum...
Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 18-10-2006 )
Devamı...
YALNIZLIĞIN GÖĞÜNDE ÇOĞALIR ISSIZ ÇIĞLIKAR
Kullanıcı Oylama: / 17
Yazar Necmettin EVCÄ°   
15-10-2006
YALNIZLIÄžIN GÖÄžÜNDE ÇOÄžALIR ISSIZ ÇIÄžLIKAR

Necmettin EVCÄ° 
 
 

ImageAraÅŸtırmacı dostum Harun Özdemir’in yine deÄŸerli edebiyat araÅŸtırmacılarımızdan Prof. Dr. Ä°lhan Genç’le birlikte davet edildiÄŸim televizyon programına katılmaya giderken kafamın bir köÅŸesinde de bulanık, karmaşık bir düzlemde de olsa ‘zamana tanıklık etmek’ kavramını evirip çeviriyorum. Edebiyatımızda ‘leyla ve Mecnun Åžiirleri’ ni doÄŸallıkla da ‘AÅŸk’ı konuÅŸacağız. Dıştan bakıldığında rahat oluÅŸum sadece konusunu iyi bilen bir hocanın karşısında olmaktan deÄŸil ayrıca ne diyeceÄŸimi ciddi manada önceden tasarlamayışın samimi dürüstlüÄŸünden olmalıydı. Oysa aklım, kalbim, ruhum bölünmüÅŸ durumda. 

AkÅŸam serinliÄŸinde oturduÄŸum Kordon kıyısında çayımı yudumlarken içim sanki öldürmek için çocukları özenle seçiyormuÅŸ gibi Lübnan’a yaÄŸmur yoÄŸunluÄŸuyla düÅŸen Ä°srail füzelerini düÅŸünmekten daralıyor. Aklımız hep orada. Ä°zlemekten baÅŸka bir ÅŸey yapamamanın utancı yaÅŸamın amaç ve anlamını eritiyor. Binalar yıkılıyor, köprüler çöküyor; koca bir ÅŸehir enkaza dönmüÅŸ durumda. Bunlardan da önce ve daha acı olanı Siyonist saldırganlar çocukları, henüz kundakta olan bebeleri feci ÅŸekilde öldürüyorlar. Dünyanın vicdanı koyu bir suskunluk içinde. Ä°nsanlık ölüyor. Bildik dünya düzeni çöküyor, dengeler sarsılıyor. Bütün bu olup biten vahÅŸet karşısında inadına ve bilerek kör, sağır, suskun kalan dünyaya, dünyanın etkili siyasal güçlerine raÄŸmen Müslümanlar Lübnan’da direniyor. Ve her patlamada Lübnan’da vurulan benim sanki. Ölen bebek, feryat eden anne benim. Az sonra aÅŸkı konuÅŸacağız. Zihnim, aklım, kalbim bölünük, paramparça. Toplanmalı, toparlanmalıyım. AÅŸkın bir adı da dayanmak olmalıdır. Ve direnmek, imana ve yaÅŸama sıkı sıkıya tutunup. Kim bilir belki de aÅŸk ile aÅŸksızlığın, sevgi ile nefretin savaşı sürmekte asıl.  

Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 15-10-2006 )
Devamı...
ITALY AND ISLAM
Kullanıcı Oylama: / 16
Yazar The Economics   
15-10-2006
    Italy and Islam  
 
Oriana's thread
Jul 21st 2005 | ROME  
From The Economist print edition

 
A vituperative literary crusader against Muslims 

ImageTHERE is nothing al-Qaeda would like more than for Europeans to turn on Muslims in their midst, uniting fundamentalist militants with those who are neither fundamentalist nor militant. In that sense, Osama bin Laden won yet another victory this week with the publication of another hate-filled, anti-Islamic diatribe by an Italian writer who has become noted for such diatribes: Oriana Fallaci. Over the past three years, the 76-year-old Ms Fallaci has carved out a role as the voice of what might be a new European racism—were race, not religion, her primary cause.

Ms Fallaci hates Muslims. All of them. The idea of moderation in Islam, she wrote this week, is a fraud and an illusion. Tolerance of Muslims is a comedy; integration by them is a lie; multiculturalism is a farce. Europe, infiltrated by illegal Muslim immigrants who tend to have a higher birth rate than the natives, is turning into “Eurabia”. Her thoughts were first aired after the September 11th attacks on New York, where Ms Fallaci lives. She has since written two more books in the same vein. In May, an Italian judge committed her for trial on charges of offending Islam, but this has served only to reinforce her self-image as a wronged Cassandra. Her writings have been the subject of legal proceedings in France and Switzerland.

What is most alarming is not the virulence of Ms Fallaci's ideas but the backing they have received in Italy and America. Her books have been bestsellers. Her publisher, Rizzoli, markets them in lush, boxed editions of a sort normally reserved for the collected works of great authors. Italy's most respected newspaper, Corriere della Sera, part of the same group as Rizzoli, gave her over two pages for her latest onslaught. Ms Fallaci has become one of the darlings of Italy's ruling class, especially of the xenophobic Northern League.

Some support for her is purely libertarian, based on the right to express opinions even if they are offensive, incendiary and blasphemous. But a lot also reflects sympathy with her views. Paradoxically, such sympathy is often expressed by the same people who were most impressed by Britain's measured reaction to the London bombings. And yet that reaction reflected in large degree a belief in the virtue of the same multiculturalism that Ms Fallaci and her friends so despise.

----------------------

Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 08-11-2007 )
Devamı...
GÃœNAH
Kullanıcı Oylama: / 6
Yazar Abdulkerim ACAR   
15-10-2006
Günah

                           Abdulkerim ACAR 
Gözlerimi kapayıp sana baktım 
boÅŸlukta bir meçhuldü yerin 
kollarımla sarıp seni,derin derin 
düÅŸündüm... 
sonra bir anda kaçtın kollarımdan 
gözlerimi açtım baktım caddeye 
avazım çıktığı kadar bağırıp arkandan 
tökezleyip düÅŸtüm bir seccadeye
 Image
....................................................................................................................   
Yorum yazınız (3 Yorum)
Son Güncelleme ( 30-10-2007 )
MIRILDANILMIÅž YAZI DENEMELERÄ° 1 (HAYALÄ°MDEKÄ° Ä°NSAN:BEN)
Kullanıcı Oylama: / 18
Yazar DEMÄ°R BATU   
15-10-2006
    MIRILDANILMIÅž YAZI DENEMELERÄ° 1    (HAYALÄ°MDEKÄ° Ä°NSAN:BEN) 
 

    Image“Kim kendini bildi o Rabbini bildi çünkü insan kendini tanıdığı oranda Rabbini tanır.” 

      Bilinmezin çekiciliÄŸinin ve merakının izini sürmek müthiÅŸ bir haz veriyor olmalı insana.Çünkü bilme arzusu insanoÄŸlunun yeri geldiÄŸinde uÄŸruna canından vazgeçtiÄŸi bir uzun yolculuÄŸun 5 boyutlu yansıması.Kimileri bu yaÅŸadıklarına doÄŸumdan ölüme kadar olan süreç içerisinde inÅŸa edilen içselliÄŸin fikir suretinde bilinç üstüne çıkması ve bu buudda kendini tanıma uÄŸraşısı diyor.Kısmen de olsa doÄŸru bir yaklaşım.Ancak kiÅŸinin sadece iç benliÄŸine dönerek kısır bir döngüde hareketi, bilme ve sonuca ulaÅŸma isteÄŸinin önünde büyük bir set oluÅŸturacaktır.Ä°nsanın kendini tanıması hem iç hem de dış dünyasıyla yaptığı provalarının,kümilatif tecrübesine etkisiyle gerçekleÅŸecektir. 

      Kimileri de iç benliÄŸinin sıkıcı yolculuÄŸunun dayanılmaz ağırlığına karşı durarak tamamen dışa dönük bir hayat çizgisinde ilerleme gayreti içerisindeler.Ama zahiri gözlerin kapalı olduÄŸu, yerine göre bir çöplük ve yerine göre de bir derya olan bu derin diyarda batini gözleri açma uÄŸraşısının hiç de kolay olmadığı gerçeÄŸiyle elbet yüzyüze geleceklerdir.Çünkü için ve dışın ilk bakışta belli olmayan görünmez baÄŸlarının saÄŸlamlığı insanın hem içe hem de dışa hak ettiÄŸi deÄŸeri dengeli bir ÅŸekilde vermesiyle paralel orantılı. 

          Ä°ÅŸte bedeni faaliyetlerimiz bu nokta-i nazardan bakıldığında iÅŸin dışa dönük tarafını temsil ediyor.Beden ve ruh motivasyonu gerçekten temel direÄŸimiz.Tabi ki beden faaliyetlerimizin çeÅŸitliliÄŸi bedenin içine sıkıştırılmış tabiri caizse bir talim terbiyeden geçen ruha kazandırmış olduÄŸumuz iÅŸlevsellikle alakalıdır.Ruhun ömür boyu kazanmış olduÄŸu ve bedeni doÄŸrudan etkileyen; baÅŸta sıkıştığı bedenle yaptığı onu esir almakla kazandığı bu savaşı, insanın ebediyetinin nasıl tezahür edeceÄŸine karar vermektedir.

Yorum yazınız (0 Yorum)
Son Güncelleme ( 15-10-2006 )
Devamı...
<< İlk < Önceki 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 Sonraki > Son >>

Sonuç 1961 - 1970 Toplam: 2067


Advertisement

Anket
Kullanıcı Girişi
Kimler Çevrimiçi
Şuan 52 misafir çevrimiçi
Ziyaretçi Sayısı
111283273 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net