15-10-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa arrow Medyadan Seçmeler arrow BoÄŸaziçi Ãœniversitesi misyonunu unuttu
Boğaziçi Üniversitesi misyonunu unuttu PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 1
KötüÇok iyi 
Yazar REÅžAT PETEK- Taraf, 24.09.08   
27-09-2008

BoÄŸaziçi Üniversitesi misyonunu unuttu

                                            REÅžAT PETEK*                             

BoÄŸaziçi Üniversitesi ‘en iyi öÄŸrenciyi almaya’ devam ederken, kılık ve kıyafete göre ayrımcılık yapmayı, öÄŸrenci seçme kriterleri arasına aldı mı önümüzdeki günlerde kesin olarak göreceÄŸiz. Ama kesin olarak bilinen bir gerçek var ki, ‘evrensel boyutta bilgi üretecek, bilim ufkunu geniÅŸletecek, çaÄŸdaÅŸ, bilimsel, teknolojik ve kültürel birikimin egemen olmasını saÄŸlayacak, toplumun geliÅŸmesine katkıda bulunacak aydın ve yaratıcı düÅŸünebilen insanlar yetiÅŸtirme’ misyonunu yüklenen hiç bir çaÄŸdaÅŸ üniversite, kılık-kıyafetle uÄŸraÅŸmıyor. BaÅŸörtüsü de buna dahil.

Önceki gün BoÄŸaziçi Üniversitesi 2008-2009 öÄŸretim yılına start verdi. BoÄŸaziçi Üniversitesi’nin misyonuna ve vizyonuna yakışmayan bir baÅŸlangıçla kapılarını açtı. Kapılarını açtı diyoruz ama kapılar herkese açılmadı. Anadolu’dan BoÄŸaziçi Üniversitesi’ni kazanmanın sevinci, heyecanı, mutluluÄŸu ve biraz da ayrıcalığı ile üniversite kapısına gelen bazı öÄŸrenciler beklemedikleri bir ayrımcılıkla karşılaÅŸtılar. Bazı öÄŸrencilere iki hece beÅŸ harften oluÅŸan o bildik kelime tekrarlandı ve kampüse girmelerinin ‘yasak’ olduÄŸu ifade edildi.


Ne olup bittiÄŸini, neden içeri alınmadıklarını anlamaya çalışan öÄŸrenciler kapıdaki özel güvenlik görevlileri dışında konuÅŸacakları bir yetkili de bulamadılar. Güvenlik görevlilerinin cevabı ise üniversiteyi askerî kışla mantığıyla yönetmek isteyenlerin yöntemine uygundu; “Emir böyle, biz verilen talimatı yerine getiriyoruz, bu kıyafetle içeri giremezsiniz.” EÄŸitim özgürlüÄŸü, evrensel hukuk kuralları, Anayasa, kanun dediler ama durum deÄŸiÅŸmedi. Cevap aynıydı. Yasak ! 

ÖZGÜRLÜKÇÜ REKTÖRMÜÅž
Oysa yeni öÄŸrencilere aÄŸabeyleri ve ablaları, yeni rektörlerinin ne kadar özgürlükçü olduÄŸunu anlatmışlardı. Karl Marx gibi saçı ve sakalının olduÄŸunu, saçma sapan soru soran öÄŸrencilere bile “saçmalamayın” dedikten sonra, “tabi saçmalama özgürlüÄŸünüz var ama ben tavsiye etmem” diyecek kadar özgürlükçü olduÄŸunu, öÄŸrenciler arasında “Kadri Baba” lakabıyla anıldığını, çok babacan bir insan olduÄŸunu söyleyip eklemiÅŸlerdi; “Sakalına kurban. Çok kalite bir hoca. Sakallar zaten inanılmazzz.”Yasak kelimesini duyar duymaz anladığınız gibi konu yine kılık kıyafet konusu. BaÅŸörtüleriyle gelen öÄŸrenciler BoÄŸaziçi Üniversitesi’nde de maalesef ayrımcılığa tabi tutuldular. EÄŸitim-öÄŸretim özgürlükleri engellendi. Yıllardır diÄŸer üniversitelerde uygulanan yasakçı tutumlara karşılık özgürlükten yana tavır sergileyen BoÄŸaziçi Üniversitesi misyonunu ve vizyonunu unutmuÅŸ görünüyordu. Kim bilir belki de önümüzdeki günlerde resmi web sitesinde yayınlanan misyon ve vizyonunu da deÄŸiÅŸtirebilir.

Ä°ÅŸte web sitesinde üniversitenin misyonu; “BoÄŸaziçi Üniversitesi’nin Misyonu, evrensel boyutta bilgi üretmek, bilim ufkunu geniÅŸletmek, çaÄŸdaÅŸ bilimsel, teknolojik ve kültürel birikimin egemen olmasını saÄŸlayacak toplumun geliÅŸmesini katkıda bulunacak aydın ve yaratıcı düÅŸünebilen insanlar yetiÅŸtirmektir. Bu misyonu gerçekleÅŸtirmek için BoÄŸaziçi Üniversitesi’nin bugün ulaÅŸtığı yüksek düzeyi aÅŸarak, uluslararası boyutlarda bilimsel mükemmelliÄŸi ölçü alan bir araÅŸtırma ve eÄŸitim kurumu haline getirilmesi amaçlanmaktadır. Bütün faaliyetlerde mükemmelliÄŸin ölçüsü uluslararası düzeydir. BoÄŸaziçi Üniversitesi Türkiye’de en iyi öÄŸretim üyesini ve en iyi öÄŸrenciyi almaya devam ederek, dünyadaki en kaliteli üniversiteler arasında gösterilen bir yüksek öÄŸrenim kurumu olmayı amaçlar.” 
EN Ä°YÄ° AMA BAÅžI ACIK ÖÄžRENCÄ°

BoÄŸaziçi Üniversitesi ‘en iyi öÄŸrenciyi almaya’ devam ederken, kılık ve kıyafete göre ayrımcılık yapmayı, öÄŸrenci seçme kriterleri arasına aldı mı önümüzdeki günlerde kesin olarak göreceÄŸiz. Ama kesin olarak bilinen bir gerçek var ki, ‘evrensel boyutta bilgi üretmek, bilim ufkunu geniÅŸletmek, çaÄŸdaÅŸ bilimsel, teknolojik ve kültürel birikimin egemen olmasını saÄŸlayacak toplumun geliÅŸmesinE katkıda bulunacak aydın ve yaratıcı düÅŸünebilen insanlar yetiÅŸtirme’ misyonunu yüklenen hiçbir çaÄŸdaÅŸ üniversite kılık kıyafetle uÄŸraÅŸmıyor. BaÅŸörtüsü de dahil. ‘Bütün faaliyetlerde mükemmelliÄŸin ölçüsü uluslararası düzeydir’ diyebilen bir üniversitenin, insanlarının beyninin içi ile ilgilenmek yerine, baÅŸörtüsüne kafayı takıp en temel haklardan olan eÄŸitim özgürlüÄŸünü engelleyerek, ‘dünyadaki en kaliteli üniversiteler arasında gösterilen bir yüksek öÄŸrenim kurumu olmayı’  amaçladığı iddia edilemez. 

YASAK KEYFÎDÄ°R VE HUKUKÎ DAYANAÄžI YOKTUR 
Türkiye bu konuyu çok tartıştı. Yasakçılar olaya at gözlüÄŸü ile bakarak, özgür dünyayı, özgür üniversiteleri görmek istemediler. LaikliÄŸe aykırı iddialarına en güzel cevabı BoÄŸaziçili öÄŸrenciler verdi. Başını örtmeyen onlarca kız öÄŸrenci erkek arkadaÅŸlarıyla birlikte baÅŸörtülü arkadaÅŸlarına destek oldular ve onlar üniversiteye alınıncaya kadar birlikte beklediler. Böylece baÅŸörtülü öÄŸrencilerin kılık-kıyafetleriyle diÄŸer öÄŸrenciler üzerinde hiçbir baskı oluÅŸturmadığı, onları rahatsız etmedikleri, inanan-inanmayan karşılıklı saygılı tavırlarıyla laikliÄŸin elden gitmediÄŸini gösterdiler.

Olayın hukuki yönüne gelince, hukuken muteber bir kılık kıyafet yasağı dolayısıyla baÅŸörtüsü yasağı olduÄŸu asla söylenemez. Yasak keyfi bir uygulamadır. Hukuki dayanağı yoktur. Esasen yasağı uygulayanlar, eÄŸitim özgürlüÄŸünü engellemekle TCK’nun 112.maddesini ihlal etmekte ve suç iÅŸlemektedirler. EÄŸitim özgürlüÄŸü, evrensel hukuk kuralları ile korunmuÅŸtur. Üst hukuk normu olarak Türkiye’nin kabul ettiÄŸi Ä°nsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅŸmesi hükümleri eÄŸitim özgürlüÄŸünün temel haklardan olduÄŸunu ve engellenemeyeceÄŸini ifade eder. Temel haklar ancak kamu düzeni, genel ahlak ve genel saÄŸlık sebepleriyle ve mutlaka kanunla sınırlanabilir. Temel hak ve hürriyetlerden olan baÅŸörtüsünü yasaklayan hiçbir kanun yoktur. Aksine keyfi yasak uygulamaları karşısında üniversitelerde kılık kıyafetin serbest olduÄŸuna dair yasa çıkarılmıştır. YÖK Kanunu ek 17. madde bununla ilgilidir. Bu maddenin Anayasaya aykırılık iddiası 1991 yılında Anayasa Mahkemesi’nce reddedilmiÅŸtir. Bu nedenle hâlâ yürürlüktedir.

Kanunlara raÄŸmen üniversitelerde kılık kıyafet yasağı uygulamanın, Ergenekon isimli terör örgütünün derin devlet adına yıllardır gerçekleÅŸtirdikleri illegal eylemlerden hiçbir farkı yoktur. Sivil ve askeri bürokrasi içine sızmış Ergenekon kadrolarının baskısıyla yakın zamana kadar, bazı çetelerin yargı önünde hesaba çekilememeleri onların eylemlerini suç olmaktan çıkarmamıştır. Hukukun üstünlüÄŸü saÄŸlandığı, hukuk devleti iÅŸlerlik kazandığı ölçüde bütün çeteler ve keyfi uygulamalarıyla temel hak ve özgürlükleri engelleyerek suç iÅŸleyenler de yargı önünde hesap vereceklerdir.Anayasa’nın 10. ve 42. maddelerinde yapılan deÄŸiÅŸikliÄŸin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiÅŸ olması da baÅŸörtüsü serbestliÄŸi konusunda durumu deÄŸiÅŸtirmemiÅŸtir. Zira bu deÄŸiÅŸiklikler zaten var olan özgürlüÄŸü pekiÅŸtiren, tereddütleri ortadan kaldıran düzenlemelerdi. Henüz gerekçesi yazılmayan/yazılamayan ve resmi gazetede yayınlanmayan (gerekçeli karar resmi gazetede yayınlanmadan AYM kararları yürürlüÄŸe girmez) AYM kararı Ek 17. maddeyi iptal etmiÅŸ deÄŸildir.

Ayrıca AYM’nin ÅŸekil denetimi yerine esastan incelemeyle Anayasal yetkisini aÅŸarak verdiÄŸi bu karar TBMM’nin yetkilerinin gasp edilmesidir. Milli egemenliÄŸin temsil makamı olan TBMM’nin hacir altına alınması anlamına gelmektedir ki, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet bu ayıpla yaÅŸayamaz. Demokrasiyle, hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ilkeleriyle baÄŸdaÅŸmayan bu durum milletin iradesi ile düzeltilecektir.  

ÖZEL GÜVENLÄ°K GÖREVLÄ°LERÄ° SUÇ Ä°ÅžLÄ°YOR
Temel özgürlükler ancak kanunlarla sınırlanabildiÄŸi gibi, “ceza yerine geçen güvenlik önlemleri de” ancak kanunla konulabilir. (Anayasa Madde 38.) Keyfi emir ve talimatlarla konulan güvenlik önlemleriyle yani özel güvenlik görevlilerine talimat verip öÄŸrencileri üniversiteye almamakla öÄŸrencilere ceza uygulanmış olmaktadır. Okuldan geçici uzaklaÅŸtırma kararının bile bir disiplin kurulunca verildiÄŸi ve yargı denetimine tabi olduÄŸunu düÅŸünürsek, güvenlik önlemiyle öÄŸrencileri okula almama uygulamasında hukuka, Anayasaya ve kanunlara uyarlılık bulunmamaktadır.Ayrıca Özel Güvenlik Görevlilerinin yetkileri 5188 Sayılı Kanunun 7. maddesinde sayılmıştır. ZilyetliÄŸin korunması, meÅŸru müdafaa ve zorunluluk hali dışında zor kullanamayacakları kuralı getirilmiÅŸtir. Kanunda sayılan yetkileri dışında görev verildiÄŸi takdirde, hele verilen emrin konusu eÄŸitim özgürlüÄŸünü engelleme suçunu oluÅŸturuyorsa, konusu suç teÅŸkil eden emri yerine getirmemelidirler. Geçen yıl bu konuda Ä°çiÅŸleri Bakanlığı’ndan görüÅŸ sorulması üzerine, özel güvenlik görevlilerinin kılık kıyafet denetimi yapamayacağı, aksi emir verildiÄŸi takdirde Ä°l Ä°daresi Kanunu 11. maddesi gereÄŸince valilerin müdahale etmesi ve suç iÅŸlenmesine engel olması gerektiÄŸi bir genelgeyle valiliklere bildirilmiÅŸti.

ÖÄŸretim yılına baÅŸlandığı gün meydana gelen bu kanunsuz uygulama karşısında Ä°stanbul Valisi de duyarlı davranıp görevini yapmalıdır.
 
* Eski Cumhuriyet Başsavcısı- Avukat / reşat petek [ ]











Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 27-09-2008 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
120906585 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net