Ortancalar ve ölüm

                                                                                Ahmet ALTAN

      Dünyanın en güzel yarımadalarından birine bakıyorum.

Bizans’ın erguvan harmaniyesiyle Osmanlı’nın sorguçlu kavuÄŸunun izlerini taşıyan, kalın minarelerine raÄŸmen hâlâ gür sakallı bir Bizans papazını andıran Ayasofya ile altı zarif minaresini incecik parmaklar gibi gökyüzüne uzatmış Sultanahmet’i kucağında barındıran, sahile kadar inen yeÅŸil gölgelikli bahçesiyle koca bir tarihin sırlarını duvarlarının arasında saklayan Topkapı Sarayı’na asırlardır ev sahipliÄŸi yapan, iki imparatorluÄŸun baÅŸkentliÄŸini üstlenmiÅŸ bu muhteÅŸem yarımada, hayatın hem geçiciliÄŸini hem güzelliÄŸini her gün bir daha anlatıyor bana.
 

Zakkum aÄŸaçlarının, akasyaların, çıtır güllerin, ortancaların arasından geçerek geliyorum buraya.

Her sabah ÅŸükredilecek bir armaÄŸan gibi baÅŸlıyor hayat.

Sonra bu güzelliÄŸin içinde insanlar kıpırdıyor.

Bu kıpırtıların çok azı eldeki güzelliÄŸe bir ÅŸeyler katıyor, çoÄŸu karanlık lekelerle kirletiyor bize verileni.

Bombalar patlıyor, cinayetler işleniyor, zehirli planlar yapılıyor.

Hep ölmek ve öldürmek üzerine bu planlar.

Geçenlerde, yoksul bir mahallede patlatılan bombalar on yedi kiÅŸinin ölümüne neden olmuÅŸtu.

Küçücük bebekler vardı ölenlerin arasında.

Bu alçaklığı PKK’nın yaptığı söylenmiÅŸti.

PKK hemen yalanlamıştı bunu.

Masumların ölümünü üstlenmemiÅŸti.

Bu alçaklığın altında kendi imzasının bulunmadığını defalarca tekrarlamıştı.

Dün Ä°çiÅŸleri Bakanı, katillerin yakalandığını ve yakalananların “bölücü terör örgütü” dediÄŸi PKK’nın üyeleri olduÄŸunu söyledi.

Bakan, ellerinde kuvvetli kanıtlar olduğunu da vurguladı.

Ben, resmî açıklamaların doÄŸruluÄŸunu derhal kabul edenlerden deÄŸilim ama bir bakan bu kadar iddialı konuÅŸuyorsa, söylediklerinin yalan çıkması halinde bunun bedelinin ağır olacağını, halkın öfkeleneceÄŸini de bilir.

EÄŸer katiller gerçekten PKK’lıysa...

O zaman iki ihtimal var demektir, ya PKK yaptığı iÅŸin alçakça olduÄŸunu bilerek yapıyor ve yaptığını reddediyor ya da PKK kendi örgütünü kontrol edemiyor.

Ya PKK’nın tümü ya da bir bölümü, “derin devletin” doÄŸrudan denetimi altına girmiÅŸ demektir bu.

Ä°ÅŸin içinden PKK ya da bir uzantısı çıkarsa, bu eylem Türk halkını Kürt halkına karşı kışkırtmak için yapılmış anlamını taşır.

Bazı Kürtler, Kürt halkı bir saldırının hedefi olsun diye uÄŸraşıyor sonucu çıkar bundan.

Kürtler, Kürtler’e ihanet ediyordur böyle bir durumda.

Kendi içlerindeki ihaneti temizlemek de Kürtler’e düÅŸer bence.

Bu alçaklığı lanetlemeyi baÅŸkalarına bırakmamalılar.

Derin devletin gölgesinin her ırkın, her inancın, her zümrenin, her sınıfın üstüne düÅŸtüÄŸü bir dönemden geçiyoruz.

Herkes bu gölgeyi kazımaya kendi çevresinden baÅŸlamalı.

Bu gölge Kürtler’in üstüne düÅŸtüÄŸünde ilk ses Kürtler’den çıkmalı.

Kemalistler’in üstüne düÅŸtüÄŸünde ilk ses dürüst Kemalistler’den...

Aleviler’in üstüne düÅŸtüÄŸünde ilk ses Aleviler’den…

Sünniler’in üstüne düÅŸtüÄŸünde ilk ses Sünniler’den…

Solcuların üstüne düÅŸtüÄŸünde ilk ses solculardan.

Herkes kendi lekesini temizlemeli.

Çünkü derin devlet herkesin düÅŸmanı.

Herkesi öldürüyor.

Kürtler de, Türkler de, Kemalistler de, solcular da, Aleviler de, Sünniler de, solcular da derin devleti kurbanı oldu bu ülkede.

Kurban vermemiÅŸ hiçbir inanç, hiçbir görüÅŸ, hiçbir ırk yok.

Güngören’in katilleri PKK’lı çıkarsa önce Kürtler sormalı, “bu insanları öldürmenin Kürtler’e ne yararı var” diye.

Önce Kürtler, “bunun alçakça olduÄŸunu” söylemeli.

Önce Kürtler, “bunu yapanın bizimle bir ilgisi yoktur, bundan sonra da asla olmayacaktır,” demeli.

Önce Kürtler, bunun hem insanlığa, hem KürtlüÄŸe ihanet olduÄŸunu bağırmalı.

Herkesin “kurban” durumunda olduÄŸu bu diyarda, herkes birbirini korurken, herkes kendi alçağını ortaya çıkartıp lanetlemeli.

Yıllarca bunu yapmadığımız için böylesine çok insan öldü bu ülkede.

Herkes kendi cemaatini korudu, herkes kendi alçağını sakladı.

Hem mazlum, hem zalim olduk böylece.

Artık bu değişmeli.

Güngören’de insanları öldürenlerin kimseye bir hayrı olmaz, zaten amaçları da kimseye yardım etmek deÄŸil, amaçları derin devletle iÅŸbirliÄŸi yaparak bu ülkenin bütün insanlarına acı çektirmek, herkesin kanının akacağı bir düÅŸmanlık bataklığı yaratmak.

Hepimizin ortak düÅŸmanı bunu yapanlar.

Kendi içimizdeki düÅŸmanlara “siz düÅŸmansınız” demenin vakti geldi bence.

Bu alçakça cinayeti PKK’nın iÅŸlediÄŸini söyleyemeyiz hemen, PKK’nın bir kolunun iÅŸlediÄŸini de söyleyemeyiz, kanıtları, belgeleri görmeliyiz.

Ama bunlar PKK’lı çıksa da çıkmasa da, bu suçlamadan sonra ilk sesin Kürtler’den çıkması Kürtler’e yakışır bence.

Dünyanın en güzel yarımadasına bakıyorum.

Zakkumların, akasyaların, güllerin, ortancaların arasından geçiyorum.

Hayatın güzel olduÄŸunu görüyorum.

Bunu yaÅŸamamıza engel olduklarını da…

Biz kurbanız.

Irkımız, dinimiz, mezhebimiz ne olursa olsun biz kurbanız.

Zakkumlar hepimize aynı gözüküyor.