24-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa arrow Güncel Yazılar arrow TÃœRKÄ°YE'YE CAN SUYU
TÜRKİYE'YE CAN SUYU PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 17
KötüÇok iyi 
Yazar Ercan ARSLANER   
28-02-2008
YALNIZ ORTA ANADOLU’YA  DEĞİL,           

TÜRKÄ°YE’YE CAN SUYU                                                                                   
                                                              Ercan ARSLANER

Yarım asır öncesinde TV’siz zamanların bir radyo reklâmı ÅŸöyle idi:

Kraliçem, ülkemiz denize batıyor, insanlarımız boÄŸuluyor!
Onara hemen para gönderin baÅŸvezirim!
Efendim,orada paranın değeri yok artık!

Rivayete göre Avrupa, Amerika arasındaki Atlantis kıtası bu konuÅŸmadan kısa süre sonra sulara gömülmüÅŸtür.

Ä°çinde yaşıyanların kıymetini bilemediÄŸi güzel Anadolu ise tam tersine kuraklık gibi ölümcül bir tehlike ile pençeleÅŸmek üzeredir. Suya batarken nasıl para iÅŸe yaramazsa, tedbir için kullanılmadıkça yalnız para deÄŸil altın bile anlam  ifade etmez. O zaman ÅŸimdilik Orta Anadolu’da beliren felaket kendini göstermeden alınacak önlemler düÅŸünülmelidir.

            Bugün Ankara’dan Konya’ya kadar yapacağımız otobüs yolculuÄŸunda içinde artık su akmayan musluklarla karşılaÅŸabilirsiniz. TV’ler de kurumuÅŸ gölleri gösteriyor.  Türkiye’nin “Tahıl ambarından” buÄŸday yerine sadece boÅŸluÄŸun sesleri gelirse,ortaya çıkacak sonucu hayal etmek bile ne kadar korkunçtur.

O zaman elde tek fırsat var: Bu da Trabzon, Rize’ye yaÄŸan yaÄŸmur sularının öncelikle Kızılırmak’a kadar ulaÅŸtırılmasıdır.Bu  bile yetmez; diÄŸer susuz güney yörelerine de suyu aktarmak lazımdır. Elimdeki Ä°ngilizceden Almancaya çevrilen bir kitaba göre her aÄŸaç gökyüzüne günde 70 litre su bırakmaktadır. Sonucun ne olacağını kavramışsınızdır. Orta Anadolu’ya su yayma savaşı Dünya’mızın 8. veya 9. harikası olabilir. Bunun içinse en büyük çaplı çelik borularla kanallar gereklidir. Açılacak iÅŸ sahalarının ve kazanılacak ürünlerle varılacak noktaların ne olduÄŸunu söylemeye gerek yoktur.

Almanya’nın küçük bir ÅŸehrinde havanın güzelliÄŸinden yararlanmak için öÄŸrencilerimle bir kır gezisindeyim. Hedefimizdeki tepeye yaklaÅŸtık ve yukarılara çıkıyoruz.Cevrede tarla aradıksa da her yer ormanlarla kaplanmıs.Ufuk çizgilerine kadar yalnız orman görüyorduk.Oksijeni bol ormanda yürürken ayaklarım dizlerime kadar yapraklara batıyor.Oksijeni bol ormanlar dedimse  de  bir yerde ormanlar kuruyacak olsa hemen  Almanlar asit yaÄŸmurları üzerine fikir yürütürler. Bizim ormanlarımız yoÄŸun olmadığı için  asit tehlikesini de fazla göremiyoruz sanırım.

Yürürken beni rahat bırakmayan  bilinç akımımdan düÅŸünürlerimiz geçiyor.Orada Almanya hatıralarını eserlerinde anlatan iki ÅŸairimizi düÅŸünüyorum bir yandan. A. HaÅŸim Frankfurt’ta hastaneye gitmiÅŸ ve kendini davet eden Türk iÅŸ adamı ile çevreyi gezmiÅŸ, iÅŸe sadece romantik açıdan bakmıştır. Mehmet Akif ise orada sürekli kendini aramıştır. Bu arayışlar sonucunda o çok meÅŸhur teÅŸhisini açıklamıştır:  “Bunların dini bizim iÅŸimiz gibi, bizim iÅŸimiz de onların dini gibi” demekten kendini alamamıştır.Orayı diÄŸer anlattıklarıyla da içinde Müslümanların yaÅŸamadığı  bir Ä°slam ülkesi olarak görmüÅŸtür sanki.Onun ülke karşılaÅŸtırmaları Safahat içinde ikinci bir kitap olmuÅŸtur.

Orada benim en çok dikkatimi çeken onların aÄŸaç sevgisi oldu. Ä°ste o menkıbelerden biri: “NiÅŸanlısıyla yolda giden bir genç kız birden niÅŸan yüzüÄŸünü çıkartıp geri vermiÅŸtir. Sebep ise delikanlının bir aÄŸaçtan  çubuk kırmasıdır.”Anlaşılan onlarda aÄŸac  sevgisi  en zirvelere çıkmıştır.

Ä°kinci menkıbe ise ÅŸöyledir: “Irmak akar,Türk bakar.” Evet ya! Yıllardır Anadolu’nun artık kanal artıklarıyla dolu suları denizleri kirletiyor.Bugünlerde Ankara’ya  Kızılırmak’tan gelecek suyun zehirli olacağı tartışılıyor.Benim  önerim ÅŸudur: IrmaÄŸa hiçbir atık su karışmaması dışında kenarlarında  500 Metre veya  1 Km eninde kaynağından Karadeniz’e kadar aÄŸaçlandırma kuÅŸakları  yapılmalıdır.

Bizim üçüncü derdimiz ise suların toprağın alüvyonlarını alıp götürmesi oldu. Anlayacağınız suyumuz olur dert olur, olmaz dert olur.  

Åžimdi bir çam aÄŸacı düÅŸünün ki adı “mavi çam” ve yapraklarının  rengi gri , yeÅŸil  beyazın iç içe eridiÄŸi yeni bir renk olsun..Dallarının üstüne ise yapraklar üst üste tuÄŸ tuÄŸ katmanlar yapsın.Öyle bir renk zenginliÄŸi ki yapraklar monoton görünse de yaz kış farklı manzaradadırlar. Bu  güzel görüntülü  çamları  özellikle evlerin önünde saatlerce  seyre doyum olmaz.

Yurdumuzda  çam  yok mudur ? Elbette vardır ama daha çok olması gerekır.Onlar Bolu ormanlarında, UludaÄŸ da kendiliÄŸinden yetiÅŸmiÅŸtir,diÄŸer yöreler ise anlaşılan insan emeÄŸi istiyor.

 Bir gün yabancılar yurdumuza gelir de “Türkler artık akıllanmış; nehirlere zincir vurmuÅŸ, Anadolu’yu yeÅŸile boÄŸmuÅŸlar; aÄŸacı anlamakta bizi bile geçmiÅŸler.” derlerse, “Zafer bizimdir artık. Åžehit dedemin bu toprakları sulayan kanı da artık suya doydu!” diyebiliriz o zaman

Bunların kendiliÄŸinden olmayacağı açıktır.Almanlar ÅŸehirlerinin içindeki sayısız çınar aÄŸaçlarının kocaman yaprakları yere düÅŸünce onları bir kamyon üzerine monte edilmiÅŸ elektrık süpürgesiyle  çekmekte , onun üzerindeki ikinci bir öÄŸütme cihazından geçirerek nakil araçlarına yüklemektedir. ÖÄŸütülen yapraklar ya toprakla karıştırılarak gübre yapılır veya otoyolların kenarına erozyonu önlemek için dikilen fidanların diplerine atılır.Bunlar bir yandan rutubetin kaybolmasına engel olurken öte yandan çürüyerek gübre olur.Ä°ÅŸte  Alman ormanlarının hikayesi böyle baÅŸlar.Bir orman gezisinde üzerinde  Hydrant yazan metal nesneler görebilirsiniz.Onların altında ise su boruları vardır.Yangın tehlikesi belirince  ormanın içine açılan yollardan boÅŸ itfaiye araçları gelir, aldığı suyu yanan aÄŸaçların üstüne atar  ve tehlikenin  büyümesini önler.

Suyumuz ormanlar yetiÅŸtirecek kadar çok olur ve bu önlemleri alırsak,Orta Anadolu yalnız tahıl ambarı deÄŸil,kereste deposu da olabilir.

Bizim bu dev gibi büyük problemlerle uÄŸraÅŸmamız gerekirken ÅŸimdiye kadar ve halen ne ile uÄŸraÅŸtığımız yüksek  malumlarınızdır.Ä°nsanımız kendi kendine yolunu tartamıyor, ölçemiyormuÅŸ gibi başını açmak, örtmek konusunda karar verecek yeteneÄŸe sahip görülmüyor, vesayetten kurtulamıyor. Anadolu’da fetihler yaparken, Ä°stiklal savaşında Ä°nebolu’dan Batı cephesine kaÄŸnısıyla mermi taşıyan Gazi, Åžehit hanımlara baÅŸörtüsü için emir verilemezdi, Nene Hatun Aziziye tabyasında Rus askerini baltasıyla biçerken bile baÅŸörtüsünü yere düÅŸürmezmiÅŸ.

Artık sular  Ä°ç Anadolu’ya ulaÅŸmış ve tarlalar yaz kış yeÅŸil renklerle dolmuÅŸtur.YeÅŸil artık yalnız deÄŸildir ; orman dalgaları deniz dalgalarını bile  kıskandırır hale gelmiÅŸtir.Alman  çayırlarıyla karşılaÅŸtırınca  ceylan eksiÄŸi vardır sadece. Ormanın büyük yararlarından biri de  yabani hayvanlar deÄŸil midir. Artık  Anadolu’muzun kırlarında sadece  kuÅŸ cennetleri bir yana  ceylan sürüleri bile bahar mevsimlerinde  yeÅŸile bürünen tarlalarda koÅŸup durmaktadır. Bu  doyumsuz manzara bugün  rüyadır ama çalışkan insanların  gayretleriyle belki gerçek oluverir. Åžair dememiÅŸ miydi “Vatan  gayur insanların omuzlarında yükselir.

Mehmet Akif’imiz de  “Bize iki ÅŸey lazım: Biri mektep, biri yol” dememmiÅŸ miydi ? Bugün yaÅŸasaydı yoldan bir kastının da suyolu olduÄŸunu söylerdi. Herhalde bizim tanık olduÄŸumuz da ÅŸudur: Kültürle uÄŸraÅŸmayanlar bugün baÅŸörtüsüne karşı, yarın kim bilir hangi milli deÄŸere karşı olurlar.

Anayurdun duvarlarında yedi bölgesinin altısında çay, deniz, tarih, zeytin, narenciye, hac kapısı güneydoÄŸu ve su, göl, dua için göklere yükselen DoÄŸu Anadolu var. Ä°ÅŸte bu dünya güzelinin ortasında hepsini bir arada tutan orta Anadolu’yu kim unutur? Ä°sterseniz onu aÄŸacın özüne benzetelim. Fakat bu can çekiÅŸen öz, onlardan ilgi bekliyor ve “Susuzluktan patlıyorum. Åžimdiye kadar buÄŸdayımla sizi ben doyurdum, bundan sonra da siz beni doyurun, ben buÄŸday vermeye devam edeyim.” diyor. Ankara’nın biraz ilerisindeki Polatlı’da seneler önce öÄŸle vakti toz bulutları yükselerek havayı karartmış ve akÅŸam oldu sanmıştım. Bu ilgisizlikle orta Anadolu’dan yükselen tozlar bütün Türkiye’yi karartacaÄŸa benzer. Sanırım  Åžakir Halil PaÅŸa adlı bir Osmanlı paÅŸası “”GitmediÄŸin yer senin deÄŸildir.” demiÅŸti.Yılardır ürünü alınan topraklar bugün harap olmuÅŸsa, biz de kendimizi oralara gitmiÅŸ sayamayız,bu, Orta Anadolu olsa da.

Deniz kenarlarında yazın keyfini çıkartanların evleri domino taÅŸları gibi sahilleri kapatmış. Sahil keyfi Anadolu aÄŸacının özünü oluÅŸturan Orta  Anadolu!’yu kesinlikle unutturmamalıdır. Selçuklularıyla, buÄŸdayıyla sınırsız tarlalarıyla uzanıp giden orta Anadolu’yu unutmak onu susuzluk, kuraklık düÅŸmanlarına teslim etmek deÄŸil mi? Biz Anadolu’yu fetheden yeni bir ÅŸuuru önce Orman ve Çevre Bakanlığından bekliyoruz. Ä°çi kırmızı granitle doldurulmuÅŸ bu bakanlığın etrafında dalları bulutlarla sarmaÅŸ dolaÅŸ aÄŸaçlar aradım ama bir çalı bile göremedim.

Fatih  Sultan  Mehmet gemilerini karadan  yürütüp boÄŸaza indirince  Bizanslı nasıl  ÅŸaşırmıştı. Biz de  kendimizi ÅŸaşırmış  görmeÄŸe razı olacağız.Yeter ki  Fatih’in torunları bu defa da Orta Anadolu’ya denizlerde  kaybolan  Rize,Trabzon  sularını getirsinler.

Ercan  Arslaner

Yorum
Orman
Yazar girisim açık 2008-02-29 18:27:05
Yazarı tebrik ediyorum. Anadolu baÅŸtan baÅŸa ormanlaÅŸtırılabilir ve yapılmalıdır da. Bu konunun gündeme gelmemesinin nedeni sanıyorum Anadolunun henüz emanet ellerde olduÄŸunun düşünülmesindendir. Bir sahibi var görünüyor fakat özensiz tutuyor. Kalıcı hiçbir çaba görülmüyor. 
Öncelikle Devlet, arazileri halka dağıtmalıdır. Bakınız o zaman insanımız bu toprağı nasıl iÅŸleyecek, yeÅŸillendirecektir. %30'lara varan kadastrosuz arazi, iÅŸlemler tamalanıp asıl sahibine yani halka devredilirse bu halk onu iÅŸlemesini bilecektir. Fakat sanıyorum açıklanmayan siyasi bir konu var ortada. Bu sorun çözülüp ülke satabilizasyon kazanırsa yani Anadolu adımıza tescil edildiÄŸinde, bahse konu güzel ÅŸeylerin yapılması beklenebilir... Yanılıyormuyum? 
Raci D.
Anne ve babasından müsaade almadan mı?
Yazar semazen açık 2008-02-29 23:07:33
"NiÅŸanlısıyla yolda giden bir genç kız birden niÅŸan yüzüğünü çıkartıp geri vermiÅŸtir.” 
 
Yazarın takdire ÅŸayan bulduÄŸu bu hanım kızımız belliki anne babasına danışmadan yüzüğü hemen kaldırıp atmış. 
 
Ercan Bey'in bu kızı takdir etmesini yadırgadım. Tanıdığım Ercan Bey farklı bir kişiliğe sahip.
Alman kızları, Türk erkekleri
Yazar semazen açık 2008-02-29 23:11:43
Bu insiyatifleri Alman kızları kullanır, Türk erkeklerse takdir eder...
Yazar dedemin mesleği açık 2008-03-02 18:21:29
Benim yazımda nişanlı Almanların davranışına dikkat çeken şahsa candan teşekkürler.Olay Türkiye'de değil, Almanya'da geçmiş diye takdim edilmiştir.Tekrar dikkatinizi vurguya çekiyorum,vurgulanan şeye.O ülkenin orman yoğunluğuyla ülkemizi karşılaştırırsak ne demek istediğm daha iyi anlaşılır.Orada artık ağaç dikilecek yer kalmaışken Anadolu'nun halini görmezden gelenler sanırım daima eğitimsiz ve fakir kalacaktır.Yalnız caha sorumlu mevkiler5de olanların mevcut duruma yabancılıkları daha da hayret vericidir.
Yazar hamidoğlu açık 2008-03-03 10:30:20
İşte vatanseverlik budur.Anadolunun çıplak dağları kimin yüreğini yakıyorsa hakiki vatansever odur.
Kalemine sağlık Ercan Abi!!!
Yazar kubha açık 2008-03-03 23:10:07
Ne güzel ifade etmiÅŸsiniz.  
 
Ä°ÅŸte olay bu! CiÄŸerimiz yanıyor ülkemizin bugünkü haline. 

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 15-03-2008 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111604372 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net