Sami Selçuk: BaÅŸörtüsü yasağı yok

Yargıtay Onursal BaÅŸkanı Sami Selçuk, YÖK’e ve üniversitelere sert eleÅŸtiriler yöneltti. Selçuk, “Üniversitelerde hukukçular var. Hadi ziraat mühendisi bilmeyebilir, tabip bilmeyebilir. Hukukçuların sesi niye çıkmıyor? Uygulama yanlıştır. Anayasa Mahkemesi, “BaÅŸörtüsü yasağının olmaması, serbestliÄŸi anlamına gelmez” diye bir laf etti. Bu yanlıştır. Anayasa Mahkemesi’nin baÅŸkanlarından birisi çıktı ‘Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeleri de baÄŸlayıcıdır” dedi. Onun yetkisi yoktur. Bunu bilim söyler sen söyleyemezsin” dedi.

Selçuk, konuÅŸmasında Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi’nin de baÅŸörtüsü yasağı getirmediÄŸinin altını çizdi. Selçuk, “Üniversite hocalarının Türkiye’de uygulanan yanlışlığın içinde olmalarını ÅŸaÅŸkınlıkla izliyorum. Çünkü dünyanın hiçbir ülkesinde, hiçbir mahkemenin kararının gerekçesi baÄŸlayıcı deÄŸildir. Sadece hüküm fıkrası vardır ve yasak orada yoktur” diye konuÅŸtu. Selçuk sivil anayasa tartışmalarına da ÅŸu sözlerle katıldı: “Türkiye görünüÅŸte anayasalı bir devlet, anayasal bir devlet deÄŸildir.”  
 
Yargıtay Onursal BaÅŸkanı Sami Selçuk, 1982 Anayasası'nın biçimsel açıdan meÅŸru olmadığını söyledi. Selçuk, “Türkiye, görünüÅŸte anayasalı bir devlet, anayasal bir devlet deÄŸildir” dedi.  
 
BaÄŸcılar Belediyesi'nin kurduÄŸu Ramazan Çadırı'nda düzenlenen 'Sivil Anayasa ve Hukukun ÜstünlüÄŸü' panelinde konuÅŸan Yargıtay Onursal BaÅŸkanı Sami Selçuk, çarpıcı açıklamalarda bulundu. 1982 Anayasası'nın kabul biçiminin meÅŸru olmadığını söyleyen Selçuk, “Yüzde 92 oy aldığı yolundaki söz, hiç bir hukuksal dayanağı olmayan sözdür. Nedeni de ÅŸudur; bu anayasa halk oyuna sunulurken anayasaya karşı görüÅŸ bildirmek suçtu. Bu anayasa benimsenmediÄŸi takdirde askeri rejimin süreceÄŸi inancı topluma yansıtıldı” dedi. O dönemde, anayasa hakkında sürekli övgüler yapılarak beyinlerin yıkanmaya çalışıldığını iddia eden Selçuk, anayasa oylamasını 'sakat' olarak nitelerken, oylamanın gizli olmadığını savundu. Sami Selçuk sözlerine ÅŸöyle devam etti: “Bu anayasaya mavi oy verenler yani 'hayır' diyenler, zarfların içinden bu oyların göründüÄŸünü gördüler. Oylarını kullandıktan sonra orada bulunan görevlilerden birinin adlarının başına bir iÅŸaret koyduÄŸunu da gördüler. Demek ki anayasa oylaması da sakattı. Bu yüzden hiç kimse kimseyi aldatmasın! 1982 Anayasası biçimsel açıdan meÅŸru deÄŸildir. Maddi açıdan ise bireyden kuÅŸkulanan devletin, kendi gücünü bireye karşı güvence altına alma kaygısını ve ruhunu yansıtıyor. Türkiye görünüÅŸte anayasalı bir devlet anayasal bir devlet deÄŸildir. Fakat bu anayasa da yeni anayasa yürürlüÄŸe girene kadar biçimsel açıdan yürürlüktedir, geçerlidir. BeÄŸenmeseniz de bu anayasaya uymanız gerektiÄŸini söylemek durumundayım.”  
 
Yeni anayasanın tartışmaya açılarak hazırlanması gerektiÄŸini ifade eden Selçuk, “Bu anayasa daÄŸdaki çobandan, sokaktaki iÅŸçiden cumhurbaÅŸkanına kadar herkesin anayasası olacaksa ve herkes bu anayasayla yürütülecekse, devlete hak ve görevlerini ve özgürlüklerini bilecekse tartışmaya katılacaktır” diye konuÅŸtu. Türkiye'nin birbirinden kuÅŸkulananlar ülkesine dönüÅŸtürüldüÄŸünü, bunun yanlış olduÄŸunu, tartışma kültürünün geliÅŸmesinden yana olduÄŸunu söyeleyen Selçuk, sövüÅŸmeyle baÅŸlayan tartışmaların dövüÅŸmeye dönüÅŸtüÄŸünü belirterek bunun yanlış olduÄŸunu ifade etti.  
 
Anayasa Mahkemesi de kendini düzeltecektir

Anayasa Mahkemesi'nin de bir noktada kendisini düzeltecek olduÄŸuna inandığını belirten Selçuk, “Ä°ktidar sürekli diyor ki, 'Biz Türkiye için anayasa yapıyoruz, kendimiz için yapmıyoruz.' Bunu inandırıcı kılmak için adımlar atmak zorundasınız. Bilim ne diyorsa onu yapın. Anayasa Mahkemesi sık sık yanlış yapıyor diye Anayasa Mahkemesi'ne kıymayın. Bekleyin, sabırlı olun. EleÅŸtire eleÅŸtire Anayasa Mahkemesi de bir noktada kendisini düzeltecektir. Herhangi bir mahkemeyi yanlış yaptı diye kaldırabilir misiniz? Hayır. Düzelmesini bekleyeceksiniz, düzelteceksiniz. Anayasa Mahkemesi hemen hemen her ülkede olan, 1. ve 2. Dünya Savaşı'ndan sonra bir çok ülkede var olan ve kurulan bir kurumdur” ifadelerini kullandı.  
 
KonuÅŸmasının son bölümünde anayasa taslağında yer alan 'baÅŸörtüsü' konusuna da deÄŸinen Yargıtay Onursal BaÅŸkanı Sami Selçuk, Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi'nin (AÄ°HM) ve Anayasa Mahkemesi'nin baÅŸörtüsü yasağı getirmediÄŸini söyledi. Selçuk, “Bence çok yanlış bir uygulamanın içinde Türkiye. Üniversite hocalarının bu yanlışın içinde olmalarını ÅŸaÅŸkınlıkla seyrediyorum. Neden? Çünkü, dünyanın hiçbir ülkesinde, hiç bir mahkemenin kararının gerekçesi baÄŸlayıcı deÄŸildir. Sadece hüküm fıkrası vardır. Orada var mı, yasak yok. Anayasa Mahkemesi'nin gerekçesinde türbandan bahsedilebilir. Ondan bundan bahsedilebilir. Sadece hüküm fıkrası baÄŸlayıcıdır. O hüküm fıkrasına da Türkiye'de uyulmaktadır” dedi. Türkiye'de 'baÅŸörtüsü yasağı' diye bir yasağın olmadığının altını çizen Selçuk, YÖK ve üniversitelerin de bu konuda yanlış yaptığını öne sürdü. Selçuk sözlerine ÅŸöyle devam etti:  
 
“Uygulama yanlıştır. BaÅŸörtüsü yasağı diye bir ÅŸey yoktur. Anayasa Mahkemesi daha sonra 'baÅŸörtüsünün serbestliÄŸi anlamına gelmez' diye bir laf etti. Bu yanlıştır. O da gerekçedir, baÄŸlamaz. Anayasa Mahkemesi'nin baÅŸkanlarından biri çıktı, 'Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeleri de baÄŸlayıcıdır' dedi. Onun buna yetkisi yoktur. Bunu bilim söyler, sen söyleyemezsin. Hiçbir ülkede, 'gerekçe baÄŸlayıcıdır' diye ve bilimsel kitaplarda da bir söz bulamazsınız. Tam tersini söyler. Yanlış yapıyorlar. YÖK de yanlış yapıyor, üniversiteler de yanlış yapıyor. Ben bundan dolayı ÅŸaÅŸkınlık içindeyim. Bu üniversitelerde hukukçular var. Hadi ziraat mühendisi bilmeyebilir, tabip bilmeyebilir. Niye bu konuda hukukçuların sesi çıkmıyor?”