19-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa arrow Temel Konular arrow 'Ä°SLAM ÃœMMETÄ°' DE NE?
'İSLAM ÜMMETİ' DE NE? PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 36
KötüÇok iyi 
Yazar M. Selami ÇEKMEGÄ°L   
01-01-2008
            “Ä°SLAM ÜMMETÄ°” DE NE? 
                                                       M. Selami ÇEKMEGÄ°L
            Yenilerde, deÄŸer verdiÄŸim ve gerçekten dostça iltifatlarına da mazhar olduÄŸum bir gençlik dergisi arka kapağında “Ä°slam Ümmeti”nin bayramını kutlayınca akademik doÄŸruluk ve yanılıp yanılmadığımı kontrol açısından bu konuyu öne getirme lüzumunu hissettim.      

              Konuya girmeden önce bir intibaımı öncelikle belirtmek istiyorum: Kur’an‘ın dile getirdiÄŸi hayat gerçeklerini,  ne yazık ki, Ä°slam’a gönül verdiÄŸini ve Ä°slam’ı savunduÄŸunu iddia eden, bir kısım  strateji yoksunu yarı aydın, aÄŸzı kalabalık çevreler tahrif ve tahrip etmektedirler çok kez.

             Kur’an’ın ifadelendirdiÄŸi sosyolojik kurum ve kavramları ona en aykırı biçimde kullananlar ne yazık ki bu bilim dışı teolog çevreler ve bunların hayat verdiÄŸi din dışı felsefi çevrelerdir. Din dışı yönetimi Osmanlı’ya yakıştırmaya yeltenen, katolisizmin zirveye çıkardığı teokratik yönetimi Ä°slam’a yamamaya kalkışan, sanki hatasızlık mümkünmüÅŸ gibi dünyaya altın bir medeniyet sunan orta çaÄŸdaki bize ait  yönetimleri de -uygulamadaki bazı zaafları sebebiyle- Ä°slam dışı göstermeye özenenler daha çok bunlar arasından çıktığı gibi Ä°slamın öne getirdiÄŸi toplumsal kurumlara iliÅŸkin önemli tanım ve kavramlar da bu çevrelerin kalem ve dillerinde hüviyet deÄŸiÅŸtirmekte, bunların entel özentili çalışmalarıyla bilim dışı ve keyfi anlamlara bürünmektedirler. Hatta bunlar çok kolaycı bir eda ile Ä°slam’ın yıkılışından söz edebilmekte ve bundan da peygamberi yöntemi esas alan camiayı sorumlu tutabilmekte,, kanaatlerinin kanıtı olarak da “sünnet” dışı sapkınlıkların etkisi altındaki cahil ÅŸeyh ve taklitçi, tefekkürsüz hoca ve mollaları Sünni gibi gösterme tuhaflığı içinde olmaktan bilim adına mahcubiyet duymaktadırlar.

            Nitekim bunların bir kesiminin Kur’an’ın ifadelendirdiÄŸi “millet” kavramını “din”; kavim vakıasını da millet ÅŸeklinde tercüme ederek Kur’an meallerinde bile Ä°slami anlamları nasıl ters yüz edip tabii olguları dejenere ettiklerini, hatta Kur’an’da mevcut olmayan “recm”, taÅŸla öldürme cezasını Kur’an’a yamamaya kalkıştıklarını çok daha önceleri yayınladığım üç makalemde incelemiÅŸtim.(*)

            Bir millet mensubu olmayı sanki kaçınılması gereken bir hata imiÅŸ gibi algılamaya temayül eden ve Ä°slam’ın bu alandaki bilimsel öÄŸretisini doÄŸru algılamayan böylesi yarı aydın çevrelerin içine düÅŸtükleri kavram yanlışlıklarından biri de “Ä°slam Ümmeti” gibi uyduruk bir kavramı literatüre ithal etmeleri olmuÅŸtur. Bunlar din dışı çevrelerin milletimizi Ä°slam’dan farklı biçimde oluÅŸturma arzuları yolunda uydurdukları böylesi bir kavramı esas alarak, yine dindışı çevrelerin malı haline getirdikleri Kur’ani millet kavramını unutturmak için Batıcı felsefeciler gibi tanımladıkları “milliyetçilik” akımlarını esas alan bir strateji izlemekte ve farkında olmadan onların, ırkçı misyonuna hizmet etmektedirler. Ancak ne var ki bu tutumla Müslüman kitlelerin millet oluÅŸturma imkanlarını yok ederek Müslümanları “Ä°slam ümmeti” gibi, tanımı muÄŸlak bir camiaya indirgeyen dar kapsamlı ve siyasi imajı anlaşılmayan bir “ümmetçilik” cereyanına itmektedirler. Bu yanlıştır.

            Kur’an “Ä°slam Ümmeti” ÅŸeklinde bir kavram kullanmamıştır. Ä°lim dilinde ve orijinal islam literatüründe  de böyle bir kavrama pek fazla rastlayacağımızı sanmıyorum. Kur’an, 7. surenin 34.ayetinde “her ümmetin bir eceli olduÄŸundan ve ecelleri gelince onların ne bir an geri kalabileceklerinden, ne de öne geçebileceklerinden” söz ediyor. Oysa ki Ä°slam ezelden ebede akan bir gerçekliktir. Nasıl ecelsiz bir kavramla eceli olan bir varlık tanımlanabilir? Kur’an 10.surenin 47.ayetinde “her ümmetin bir elçisi vardır. Elçileri gelip de bunlar onu yalanlayınca...” diyor. Oysa ki bütün elçiler Kur’an’a göre Ä°slam için gönderilmiÅŸtir. Nasıl olur da bütün elçilerin ihyaya memur olarak gönderildikleri din-i Ä°slam tek bir elçinin ümmetine indirgenebilir? DüÅŸününüz ki Kur’an 2.surenin 134.ayetnde “ iÅŸte bunlar bir ümmetti, gelip geçtiler, kazandıkları kendilerinindi. Sizin kazandıklarınız sizin olacak...” diye anlatmaktadır.

            Belli ki “Ä°slamÜmmeti” tabiri bu çevrelerde din gayretiyle, bilim dışı kullanılan, Kur’an’a aykırı bir kavram; galat (yanlış) bir kullanımdır. Oysa ki aydınlara duÅŸen “galat-ı meÅŸhur(yaygın yanlış) lugat-ı fasihten(açık ve düzgün) yeÄŸdir” diyerek halkın dedikleri yanlışlara inmek yerine, halkı Kur’an’ın aydınlık kavram ve tanımları ile aÅŸina kılmak ve onları Kur’ani ilkelere yükseltmek olmalıdır. Halkın aydınlanması ne kadar güzelse, aydınların avamileÅŸmesi de o kadar çirkin ve kötü görülmelidir. Ne var ki bizim halkımız, Müslümanlarımız bu konularda da (diÄŸer konularda olduÄŸu gibi bazan)  çok daha doÄŸru bir anlayış içinde ve aydın özentilerine nazaran çok daha Kur’an’a uygun konuÅŸmaktadır. Halkımız fevkalade yüce bir idrak ve   sezgi ile tabii ve sosyolojik yasalara uygun eÄŸilimler içinde milletini, kavmini, dinini ve ümmetini birbirinden tefrik(ayırt) edebilen bir telaffuz ve yaklaşım içindedir. Mesela ona “kimin ümmetisin” diye sorulsa cevabı gayet net ‘Muhammed Ümmeti” olur; yoksa “Ä°slam Ümmeti” deÄŸil. Çünkü o ilmihalinden ahirette “Hangi millettensin?” sorusu sorulduktan sonra kendisine “Kimin Ümmetisin?” sorusunun sorulacağını öÄŸrenmiÅŸ ve ona göre “ Muhammet Ümmetindenim” deme inceliÄŸini taşıması gerektiÄŸini öÄŸrenmiÅŸtir. Nitekim biliyoruz ki:”Ümmet bir peygambere inanan, onun getirdiÄŸi, ÅŸeriata inanan insanların topunu ifade eder.”(*)

            O halde bizim dinci aydınımız neden Muhammed Ümmetinden olmuyor da kendini Ä°slam Ümmetinden olarak tanımlıyor? Hangi bilimsel eser böyle bir ümmetin sosyolojik tanımını sunuyor? Sunsa dahi Müslüman’ın konumu, lafzını ve manasını Allah’ın kıyamete kadar mahfuz tutacağı Kur’an’a uygun konuÅŸmak deÄŸil midir?

            Dikkat edilirse Bakara Suresi’nin 135 nci ayetinde, mü’minlere, “doÄŸru yolda (hanif) olan, ÅŸirkten arınmış millete” mensubiyeti emreden Kur’an, Hz.Adem’den Hz.Muhammed’e kadar bütün peygamberlerin duyurusunu yaptığı dinin adını Ä°slam koyarken literatürümüzde  Hz.Ä°sa’nın ümmetinden, Hz.Musa ‘nın ÅŸeriatından sözedilmiÅŸ, o ÅŸeriatların ve ümmetlerin çapı ve çevresi isimlendirildikleri peygamberler ile sınırlandırılmıştır. Mesela, Kur’an 22.Surenin 67.ayetinde “Her ümmet için biz bir ibadet tarzı belirledik; onlar onu izlerler” derken, 16.surenin 93 ayetinde:” Allah dileseydi, elbette ki sizi bir tek ümmet yapardı..” diye beyan buyuruyor. Åžu halde ümmet belli bir peygamberin getirdiÄŸi ÅŸeriata tabi kimseleri ifade ederken, Ä°slam bunların tümünü kapsayan dinin adı oluyor.Bu tanıma göre “Muhammed Ümmeti” de Hz.Ä°sa gibi Müslümandır ama onun getirdiÄŸi ÅŸeriatle sorumlu tutulmamışlardır. DoÄŸruya yönelme her devirde insana Müslüman olması için Allah’ın doÄŸuÅŸtan yüklediÄŸi (fıtri) bir mükellefiyetten, 20.asırda Türkiye’de veya Amerika’da yaÅŸayan bir Müslüman’ın Hz.Musa’nın ve Hz.Ä°sa ‘nın ÅŸeriatına tabi bir ümmet olması anlamsızlık ifade edebilecektir. Ya da Hz.Ä°sa’nın ümmetinden bir fert pekala benim milletime mensup bir müslüman olarak doÄŸru yolda bulunmuÅŸ olduÄŸu halde, Muhammed ümmetinden bir kiÅŸinin Hz.Ä°sa ‘nın ümmeti olması düÅŸünülemez bile.

            O halde niçin teolog yarı aydınlarımız da dindışı felsefecilerin etkileri altında “Ä°slam Ümmeti” diye uyduruk bir kavramla konuÅŸma ihtiyacı hissediyorlar? Henüz kendilerine empoze edilen modası çoktan geçmiÅŸ keyfi tanım ve tariflerin aldatıcı etkisinden kurtulamadıklarından; mensup olduklarını bilinçli ÅŸekilde anlatamadıkları “millet”in ÅŸerefli ülküsünü ihata (anlayış) ve idrak edemediklerinden ve o onuru hak ederek taşıyamadıklarından. Henüz ümmet bilincinden millet ÅŸuuruna geçebilecek bir siyasi fikir düzeyine eriÅŸemediklerinden...

            Hala kendilerini, hergün dinlerine söven ve ÅŸerefli ülkülerini aÅŸağılayan küfürcü hilkat (yaradılış) garibeleriyle (ki, ÅŸaşılacak ÅŸey) aynı milletten sanarken Muhammed Ali Clay gibi Müslümanlarla ayrı milletten sayıyorlar da ondan...

            Bu dağınıklıktan kurtulmamızın yolu merhum Mehmet Akif Ersoy gibi doÄŸru ve düzgün konuÅŸmamızı da gerektiriyor, sanıyorum.


 (*) Ragıp Ä°sfehani’nin Müfredatı’ndaki tanıma göre bir zamanın, bir mekanın ihtiyari veya ihtiyarsız bir araya getirdiÄŸi topluluÄŸa da ümmet denirmiÅŸ.

Yorum
millet mi? ümmet mi?
Yazar Fahri açık 2008-01-14 13:57:50
Öncelikle, elinize saÄŸlık demek isterim, kanımca çok önemli konuya ve isabetle girmiÅŸsiniz. Ãœmmet kavramını sorgulayan yazınız, peygamberlerin ümmeti olur, Ä°slam ümmeti olmaz saptamanız, 'din-ler arası diyolog süreci' vb denen 'projelere' aykırı düşmüyor mu? Hz. Muhammedin dininden, Ä°brahimi dinlere 'terfi' edenlere bir cevap mahiyetinde mi? Ä°slam alemi, Ä°slam ümmeti mi olmuÅŸ? Cahillikten mi kaynaklanıyor? 
Siz, millet ve kavim kavramına da vurgu yapıyor ve biz Hz.Muhammed'in ümmetiyiz, Hz.Ä°sa' nın deÄŸil diyorsunuz, doÄŸru mu.?  
"Din destek mi, köstek mi" yazınıza iliÅŸkin de birkaç söz etmek istiyorum: 
Dini konularda, ne gerektiÄŸi kadar bilgi birikimine nede sonuç fikirlere haizim. 
Ama ulaÅŸtığım bir temel var ki, yazınızın içinde alelade bir satır gibi yer alıyor. Yanlış anlamayın lütfen, her bir cümleyi, sözcüğü özenle seçtiÄŸinizin kurduÄŸunuzun farkındayım. Esaslı bir farkı, cesaretle ortaya koymuÅŸsunuz: bilerek inanmak, bilmeden iman etmek.. 
 
"Ä°nsanın doÄŸasını (fıtratını) yansıtması." Ne güzel tarif.! Yani, yaradılışı anlayabilmek, sırrına varabilmek. Peki, nasıl olacak.? Allah'ın hikmeti deyip geçilmemiÅŸ, yolu gösterilmiÅŸ.. 
Teşekkürler...
Yazar Selami Çekmegil açık 2008-01-14 23:51:01
Emek mahsulü deÄŸerlendirmeniz, zarif iltifatınız, derine nüfuz eden bakış tarzınız için yürekten teÅŸekkürler Fahri bey. ana fikirde iÅŸtirakimiz doÄŸruda olduÄŸum konusunda bana bir ışık oldu.  
Saygıyla.. 
Selami Çekmegil

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 13-11-2016 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111394391 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net