M. Said ÇEKMEGÄ°L Yavuz Bülent BAKÄ°LER (10.08.2004) BÄ°R aydan beri, aklımda hep Said Çekmegil aÄŸabeyim var. Ä°stanbul'da, kızının yanında kaldığından haberdarım. Ama ev adresini ve telefon numarasını bilmiyorum. OÄŸlu Selami Çekmegil de çok sevdiÄŸim arkadaÅŸlarımdandır. Fakat Selami'nin Ankara'daki bürosu da cevap vermiyor. Said Çekmegil aÄŸabeyimi geçen ay, müÅŸterek dostlarımızdan ÅŸair Metin MengüÅŸoÄŸlu'na sordum. Dedi ki: - Kendisini ziyarete gittiÄŸimde beni hatırlayamadı. O keskin zeka, ÅŸimdi çok ciddi bir hafıza kaybı içinde... 15 gün kadar önce, Bostancı vapur iskelesi önünde, yine müÅŸterek dostlarımızdan Erdem Åžentürk ile karşılaÅŸtık. Ayak üstü sordum: - Yahu Erdem, Said aÄŸabeyden haberin var mı?
- Bugün Bursa'dan geldim. Kızının yanında kaldığını biliyorum. AkÅŸam ziyaretine gitmek istiyorum. - Benim de selamlarımı, ellerinden öptüÄŸümü söyle mutlaka! TelaÅŸla vapura koÅŸtuÄŸum için fazla konuÅŸamadık. Yolda aklıma geldi. Erdem'den Said aÄŸabeyin adresini ve telefon numarasını soramadığım, alamadığım için kendi kendime hayıflanıp durdum. Derken, geçen gün, sevgili Selami Çekmegil telefonla aradı: - AÄŸabey, babam 16 gün önce vefat etti. Sizi çok severdi. Haberiniz olsun diye arıyorum. Rahat öldü. Cenazesini ben yıkadım. Uyuyor gibiydi. Rabbim rahmetini esirgemez inÅŸaallah! Dondum kaldım. Aynı zamanda çok ÅŸaşırdım da. Zihnimin yaklaşık bir aydan beri, neden hep onunla meÅŸgul olduÄŸunu, sadece ilimle yatıp, ilimle kalkanlar, metafizik olayları reddedenler, bunu bana ilmi olarak bir açıklayabilseler diyorum. Türkmen Beyi SAÄ°D Çekmegil, Türkiye çapında bir mütefekkirimizdi. Güzel ışığı, tam ellibir yıldan beri üzerime vuruyor. Onu 1953 yılında Malatya'da tanımıştım. Malatya benim en mübarek duygularla sevdiÄŸim, hayranlıklarla baÄŸlandığım bir ÅŸehir. Bir ÅŸiirimde demiÅŸtim ki:
Malatya'da, Elazığ'da Türkmen beyleri Ve Türkmen kadınları; ipek ibriÅŸim alın götürün beni, buralarda yok iÅŸim. Kızları anam bacım, erkekleri kardeÅŸim.
Malatya'da, Elazığ'da bizim dilimiz; KaÅŸgarlı Mahmud'un güzel kamusu Bülbül ÅŸakıması, sümbül kokusu... Fırat'ta çaÄŸlayan bir köpüklü su. .......................... Diyebilirim ki, Malatya'yı bana sevdiren Türkmen beylerinden birisi de O'ydu. Birisi deÄŸil, birincisi! 1953 yılında Malatya'da, onu yaman bir fikir adamı olarak tanıdım. Esas mesleÄŸi tüccar terzilik. Fakat bir cadde üzerindeki terzihanesi, adeta bir akademi merkezi gibiydi. Said Çekmegil, hem ÅŸehrin en önde gelenlerini mükemmel ölçülerle giyindiriyor, hem de müÅŸterileri hangi meslek grubundan olurlarsa olsunlar, onları Ä°slam'ın bitmez, tükenmez bilgi hazinelerine çekip götürüyordu. Türkiye'de Peyami Safa gibi, kendi kendini yetiÅŸtiren ender kiÅŸilerden biriydi. ÇeÅŸitli sebepler yüzünden okuyamamıştı, ama Ä°slam'ı ilgilendiren konularda, öyle her ilim adamı, hem profesör, hem müftü... Onun karşısında konuÅŸacak güce sahip deÄŸildi. Nitekim bir gazetenin açtığı araÅŸtırma yarışmasında, seçici kurul birinciliÄŸi, onun Ä°nsanlık Anlaşımız isimli eserine verdi. Ä°kinciliÄŸi, Prof. Dr. Åžakir Berki aldı. Dr. EÅŸref Edip üçüncü oldu. Bir baÅŸka yarışmada, birinciliÄŸi yine o kazandı. Ä°kincilik Doç. Dr. Nurettin Topçu'ya, üçüncülük Sezai Karakoç'a uygun bulundu. 33'den fazla eser SAÄ°D Çekmegil, Kur'an'ı ve Sünnet'i derinlemesine bilen bir mütefekkirimizdi. Onun, bu iki önemli kaynaÄŸa dayanarak yazdığı deÄŸerli eserlerin sayısı otuzüçden fazladır. Bu bakımdan inanıyorum ki Said Çekmegil'in sevap defteri, ebediyyen açık kalacaktır. Hem biribirinden aydınlık ve güzel eserler verdiÄŸi için; hem de Selami Çekmegil gibi müstesna bir evlat yetiÅŸtirdiÄŸi için. Åžimdi Selami Çekmegil, babasının o deÄŸiÅŸik ebatta basılan bütün kitaplarını yeniden aynı ebatta, aynı estetik kapaklarla yeniden bastırmalı, milletimizin tefekkür dünyasına bir daha sunmalıdır. Said Çekmegil, Malatya'nın son elli yılda yetiÅŸtirdiÄŸi iki büyük ilim ve fikir adamından biridir. Ötekisi ise Prof. Dr. Orhan TürkdoÄŸan hocamızdır. Said Çekmegil, yaÅŸadığı müddetçe, zaman zaman bir ateÅŸ yaÄŸmuru altında da kaldı! Çünkü Ä°slam'ı çeÅŸitli hurafelerle, bid'atlerle kamburlaÅŸtıranlar, onun doÄŸrudan doÄŸruya Kur'an'a ve Sünnet'e dayanan açıklamalarını anlayamadılar. Türkiye'de kim Kur'an'ı ve Sünnet'i olduÄŸu gibi anladığı, anlattığı ve yazdığı için rahat yaÅŸamış ki Said Çekmegil de onlardan biri olsun? O Necip Fazıl'ın ifadesiyle hem ham saftaların, kaba yobazların baÅŸ hedefi oldu; hem de bütün Ä°slam düÅŸmanlarının! Said Çekmegil, sadece Malatya'nın deÄŸil, Türkiyemiz'in de büyük kaybıdır. Merak ediyorum: Acaba Malatya Belediyesi, yeni açılacak caddelerden birine, onun ismini verecek midir? Malatya Üniversitesi, ona sahip çıkacak mıdır? Ve Malatya'da bir Said Çekmegil Lisesi açılacak mıdır? Rahmet olsun ona! Sevenlerine baÅŸ saÄŸlığı diliyorum. (10.08.2004) tarihli Halka ve Olaylara TERCÜMAN Gazetesinden)
Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler. Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz. Powered by AkoComment 2.0! |