Nurcular'a SORULAR!(*)
Risalei Nur denen kitaplar kutsal ise Allah Kurandan
sonra bir baÅŸka ilahi kitap göndermiÅŸ olurki bu idda yeni bir din,yeni bir
ilahi kitap ve yeni bir peygamber demek deÄŸil midir? Risalei Nur denen kitaplar
kutsal deÄŸildir deniyorsa öyleyse; Åžualar, Birinci Åžua, c. I, s. 833.de geçen Resailin Nur dahi ne ÅŸarkın
malûmatından, ulûmundan ve ne de garbın felsefe ve
fünunundan gelmiÅŸ bir mal ve onlardan iktibas edilmiÅŸ bir nur deÄŸildir.
Belki semavî olan Kur'an'ın, ÅŸark ve garbın fevkindeki yüksek mertebe-i
arÅŸîsinden iktibas edilmiÅŸtir. Cümlesinin ne anlama geldiÄŸini düÅŸünüp Said
Nursiye göre bu risalelerin arÅŸtan inen kitaplar olduÄŸunu öÄŸrenmeleri gerekmez
mi?
2. Said Nursi bilgi birikimini ölmüÅŸlerden, rüyalarından ve
vehimlerinden mi edinmiÅŸtir?
Said Nursi bilgi birikimini ölmüÅŸlerden, rüyalarından ve vehimlerinden
edinmiÅŸse Kurana göre böyle bir bilginin gerçekliÄŸi, güvenilirliÄŸi ve sahihliÄŸi
ne ölçüde doÄŸrudur? Said Nursi bilgi birikimini ölmüÅŸlerden, rüyalarından ve
vehimlerinden deÄŸil de alimlerden edinmiÅŸse ( bunlar kim ve eÄŸitimi kaç yıl
sürmüÅŸtür?) öyleyse; EmirdaÄŸ Lahikası, c. II, s. 1 1768. de geçen Yeni Said'in
hususî üstadı olan İmamı Rabbanî, Gavsı Azam ve İmamı Gazalî, Zeynelâbidîn
(R.A.) hususan CevÅŸenül Kebir münacatını bu iki imamdan ders almışım ve Hazreti
Hüseyin ve İmamı Ali'den (Kerremallahü Vechehu) aldığım ders, otuz seneden
beri, hususan CevÅŸenül Kebir'le daima onlara manevî irtibatımda, geçmiÅŸ
hakikatı ve ÅŸimdiki Risale-i Nur'dan bize gelen meÅŸrebi almışım. sözüyle Said
Nursi kendini kutsallaÅŸtırma çabalarına mı girmiÅŸtir?
3. Said Nursi; ne olursa olsun her zaman her ÅŸeyi bilen birisi
midir?
Said Nursi; ne olursa olsun her zaman her ÅŸeyi bilen birisi ise: Her zaman
her ÅŸeyi bilen sadece Allah deÄŸil midir? Böyle bir inanç ÅŸirk, küfür
deÄŸimlidir? Said Nursi; ne olursa olsun her zaman her ÅŸeyi bilen birisi
deÄŸilse; Bediuzzaman Said Nursî, Tarihçe-i Hayat, c. II, s. 2123-2124 de geçen
Rüyasında Peygamberimizden ilim istemiÅŸ, o da ümmetine soru sormamak ÅŸartıyla
ona Kurân ilminin öÄŸretileceÄŸini müjdelemiÅŸ, bu sebeple daha çocukken asrın
bilgini olarak tanınmış ve kimseye soru sormamış, ama sorulan bütün sorulara
mutlaka cevap vermiÅŸtir cümlesi Said nursinin her zaman her ÅŸeyi bildiÄŸini
anlatmıyor mu? Said Nursinin ilim hayatını üç ayda tamamladığı, sorulan her
soruya, tereddütsüz ve derhal cevap verdiÄŸi ve bu özelliÄŸin ona rüyasında
Peygamberimiz tarafından verildiÄŸi iddiası, isbatı olmayan büyük bir yalan mı
yoksa onu kutsallaÅŸtırma çabası mıdır?
4. Said Nursi Peygamberlik iddasında bulunmuş mudur? Kuranda
Hz.Muhammede açıklanmadığı halde Said Nursiye açıklanmış gizli gerçekler var
mıdır? Risalei Nur; Kurannın gizli gerçeklerinin arÅŸtan inen kesin delili
midir?
Bu sorulara cevabınız evet ise Said Nursi yeni bir peygamber, Risaleler ise
yeni bir ilahi kitap, Kuran sırlarla dolu açıklanmamış gizli bir kitap,
Hz.Muhammed ise Kuranın sırlarından habersiz veya haberi varsa bunları ümmetten
saklamış bir peygamber olur ki böyle bir iddia küfür olmaz mı? Bu sorulara
cevabınız hayır ise öyleyse; Åžualar, Birinci Åžua, Yirmi dördüncü Ayet ve
Ayetler, Üçüncü Nokta, c. I, s. 842. de geçen Kuranın gizli hakikatleri
Risale-i Nur ile birlikte bize iniyor!! Tenzilül-Kitab cümlesinin sarih bir
manası asrı saadette vahiy suretiyle Kitab-ı Mübîn'in nüzulü olduÄŸu gibi, manayı
iÅŸarîsiyle de, her asırda o Kitabı Mübin'in mertebe-i arÅŸiyesinden ve mu'cize-i
maneviyesinden feyz ve ilham tarîkıyla onun gizli hakikatları ve hakikatlarının
bürhanları iniyor, nüzul ediyor... sözü büyük bir hayal mi yoksa Said nursiyi
ve Risaleleri kutsallaÅŸtırma çabaları mıdır?
5. Risale Nurlar; Kuranı tasdik eden,tefsir eden,( varsa)
sırlarını açıklayan ilahi bir kitap mıdır? Veya Risale Nurlar; Kurândaki
âyetlerin âyetleri midir?
Bu soruya cevabınız evet ise Kuranın son ilahi kitap olduğunu ret etmiş
olmaz mısınız? Bu soruya cevabınız hayır ise öyleyse; Åžualar, Birinci Åžua, Yirmi
ikinci Ayet ve Ayetler, c. I, s. 841 de geçen Resailin-Nur denilen otuz üç aded
Söz ve otuz üç aded Mektub ve otuz bir aded Lem'alar, bu zamanda, Kitabı
Mübin'deki âyetlerin âyetleridir. Yani, hakaikının alâmetleridir ve hak ve
hakikat olduÄŸunun bürhanlarıdır. Ve o âyetlerdeki hakaiki imaniyenin gayet
kuvvetli hüccetleridir. Sözüyle ve yukarda geçen sözleriyle Said Nursi, Allahın
Vay o kimselere ki, kendi elleriyle kitap yazarlar, sonra bu Allah katındandır
derler. Hedefleri, onun karşılığında bir şeyler almaktır. Vay o ellerinin
yazdığından dolayı onlara! Vay o kazandıklarından dolayı onlara!. (Bakara 2/79)
ayetinin muhatabı olmuş olmaz mı?
6. Said Nursî; Hz. Aliye Sekine adında bir kitap indiÄŸini,
geçmiÅŸ ve gelecek bütün ilim ve sırların o kitapta olduÄŸunu ve orada Risale-i
Nurlara iÅŸaret edildiÄŸini iddia etmiÅŸ midir?
Cevabınız evet ise; Said Nursi, Hz. Alinin yeni bir peygamber hatta bütün
gaybı bilen ( ki bu sadece Allaha ait bir özelliktir) bir insan olduÄŸunu kabul
etmiÅŸ olmaz mı? Böyle bir inanç Kurana göre küfür deÄŸil midir? Cevabınız hayır
ise ; Sikke-i Tasdik-i Gaybî, Onsekizinci Lema, c. II, s. 2079; de geçen :
Hazreti Cebrail'in, Âlâ Nebiyyina (a.s.m.) huzuru Nebevide getirip Hz. Ali'ye
Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsmi Âzam, Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına
düÅŸmüÅŸ. Hz. Ali diyor: "Ben Cebrail'in ÅŸahsını yalnız alâimüs-sema suretinde
gördüm. Sesini iÅŸittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum" diyerek bu
Ismi Âzamdan bahs ile bazı hadisatı zikirden sonra tahdis-i nimet suretinde
diyor ki: "Evveli dünyadan kıyamete kadar ulum-u esrar-ı mühimme bize meÅŸhud
derecesinde inkiÅŸaf etmiÅŸ, kim ne isterse sorsun, sözümüze ÅŸüphe edenler zelil
olur." Sözüyle İslam dininin berraklığı bulandırılıp akıllara ÅŸianın sapık ve
ÅŸirk kokan fikirleri mi sokulmak isteniyor?
7. Risalei Nur kusursuz, eksiksiz, izaha ihtiyacı olmayan ve
mükemmel bir kitap mıdır?
Cevabınız evet ise Kuran dışında kusursuz, tam ve mükemmel bir kitap
olabilir mi? Bu iddia insan eliyle yazılmış bir kitap için aşırı gitmek deÄŸil
midir? Cevabınız hayır ise Barla Lâhikası, Yirmi Yedinci Mektub ve Zeyilleri,
c. II, 1415. de geçen Mübarek Sözler ÅŸübhesiz Kitabı Mübin'in nurlu lemeâtıdır.
İçinde izaha muhtaç yerler eksik olmamakla beraber küll halinde kusursuz ve
noksansızdır. Sözüyle delilsiz bir ÅŸekilde risaleler kutsallaÅŸtırılmış
mıdır?
8. Bu devirde; Urvet-ül vüska, yani çok saÄŸlam, kopmaz bir
zincir ve bir hablullah yani Allahın ipi olan kitap Kuran mıdır yoksa Risalei
Nur mudur?
Bu soruya cevabınız evet Risaledir diyorsanız Bakara 2/256; Ali İmrân
3/103. ayetlerinin hükmü kaldırıldı da bizim mi haberimiz olmadı? evabınız
hayır ise Şualar, On Birinci Şua, Onbirinci Meselenin haşiyesinin bir
lahikasıdır, c. I, s. 985.de geçen Risale-i Nur bu asırda, bu tarihte bir
urvet-ül vüskadır. Yani çok saÄŸlam, kopmaz bir zincir ve bir hablullah yani
Allahın ipidir. Sözü insanları Risalelere mahkum edebilmek için söylenmiÅŸ bir
söz müdür?
9. Müslümanların ÅŸeriat, dua, ve ibadet kitabı Kuran mıdır,
yoksa Risaleler midir?
Cevabınız Risaleler ise Kuran dışında başka bir ilahi kitap olduğunu iddia
etmiş olmaz mısınız? Cevabınız hayır ise ; Emirdağ Lahikası I, c. II, s. 1719.
de geçen Risale-i Nur'un menÅŸur-u hakikatında tam tecelli ettiÄŸinden, hem bir
kitab-ı şeriat, hem bir kitab-ı dua, hem bir kitab-ı hikmet, hem bir kitab-ı
ubudiyet, hem bir kitab-ı emr-ü davet, hem bir kitab-ı zikir, hem bir kitab-ı
fikir, hem bir kitab-ı hakikat, hem bir kitab-ı tasavvuf, hem bir kitab-ı
mantık, hem bir kitab-ı İlmi Kelâm, hem bir kitab-ı İlmi İlahiyat, hem bir
kitabı teÅŸviki san'at, hem bir kitabı belâgat, hem bir kitabı isbat-ı
vahdaniyet; muarızlarına bir kitab-ı ilzam ve iskâttır. Cümlesi Said Nursiye
göre Kuran gibi Risalelerinde kutsal olduÄŸunu göstermez mi?
10. Risalelerdeki bazı bölümler, Said Nursiye Allah tarafından;
haberi olmadan, zorla mı yazdırılmıştır?
Cevabınız evet ise böyle bir iddiayı hangi akla ve mantığa göre ileri
sürmektesiniz? Cevabınız hayır ise; Kastamonu Lahikası, Yirmi Yedinci Mektup,
c. II, s. 1589; ve Sikke-i Tasdik-i Gaybî, Sözler Yayınevi İstanbul 1991, s.
33. de geçen Aynen bu ehemmiyetli hikmet içindir ki, bâzı def'a haberim
olmadan, ihtiyarım ve rızam olmadığı halde, ince hakaik-ı îmaniye ve kuvvetli
hüccetler, müteaddit risalelerde tekrar edilmiÅŸ. Ben çok hayret ediyordum:
Neden bunlar bana unutturulmuÅŸ, tekrar yazdırılmış? Sonra kat'î bir surette
bildim ki: Herkes bu zamanda Risale-i Nura muhtaçtır, fakat umumunu elde
edemez; etse de tam okuyamaz; fakat küçük bir Risale-in-Nur hükmüne geçmiÅŸ bir
risale-i câmiayı elde edebilir ve ekser vakitlerde muhtaç olduÄŸu mes'eleleri
ondan okuyabilir. Ve gıda gibi, her zaman ihtiyaç tekerrür ettiÄŸi gibi o da
mütalâasını tekrar eder. Sözüyle Said Nursi kendisine Allah tarafından bir
ÅŸeyler yazdırıldığını dolayısıyla Allahın seçilmiÅŸ kulu olduÄŸunu mu iddiaya
çalışmaktadır?
11. Bu devirde Müslümanlar Kurana mı yoksa Risalelere mi
muhtaçtır? Müslümanların tekrar tekrar okuması gereken kitap Kuran mı yoksa
Risaleler mi?
Cevabınız Risaleler ise Kuranın tarihte kaldığını veya yeteri kadar
insanlığın sorunlarına cevap veremediğini iddia etmiş olmaz mısınız? Cevabınız
Kuran ise; Kastamonu Lahikası, Yirmi Yedinci Mektup, c. II, s. 1589; ve Sikke-i
Tasdik-i Gaybî, Sözler Yayınevi İstanbul 1991, s. 33. de geçen Sonra kat'î bir
surette bildim ki: Herkes bu zamanda Risale-i Nura muhtaçtır, fakat umumunu
elde edemez; etse de tam okuyamaz; fakat küçük bir Risale-in-Nur hükmüne geçmiÅŸ
bir risale-i câmiayı elde edebilir ve ekser vakitlerde muhtaç olduÄŸu
mes'eleleri ondan okuyabilir. Ve gıda gibi, her zaman ihtiyaç tekerrür ettiÄŸi
gibi o da mütalâasını tekrar eder. Sözleriyle Said Nursi yazdığı kitaplarını
kutsallaÅŸtırıp Kuranın önüne geçirmeye mi çalışmaktadır?
12. Said Nursiye göre Hz. Ali ve A.Kadir Geylani gibi zatlar
geçmiÅŸ ve gelecekle ilgili gaybi olayları bilebilirler mi?
Cevabınız evet ise "Allah sizi, gaybı bilir hale getirecek değildir. (Al-i
imran 3/179) ayeti ne anlam ifade eder? evabınız hayır ise Said Nursi, Sikke-i
Tasdik-i Gaybî, Sekizinci Lema, c. II, 2091. de geçen; Gaybı Allah'tan baÅŸkası
bilmez. Ayeti ile, O bütün gaybı bi¬lir, gaybını kimseye açıklamaz. Ancak
dilediği peygamber bunun dışındadır. Ayetinin koyduğu kutsal yasağa karşı
kulluÄŸa yakışır bir güzel edep takınmak için açıklama yapmayıp iÅŸaretle söyleme
yoluna girmişler, işaret ve simgeler kullanmışlardır ki, gayb ile ilgili bu
bilginin, kendilerinin tercihi veya niyetiyle deÄŸil, Allahın öÄŸretmesiyle
olduÄŸu anlaşılsın. Söüyle Said Nursi bu kiÅŸilerin gaybı bildiklerini fakat
kudsi yasaÄŸa (sanki böyle bir yasak varmış gibi) uydukları için
açıklamadıklarını iddia etmiÅŸ olmuyor mu?
13. ÖlmüÅŸ bir insan kendisinden yüzlerce yıl sonra yaÅŸayan baÅŸka
bir insana yardım edip sıkıntısını giderebilir mi? Böyle bir iddiada bulunan
kiÅŸinin İslama göre durumu nedir?
Cevabınız evet yardım edebilir ise; Darda kalmış kişi dua ettiği zaman onun
yardımına kim yetiÅŸiyor da sıkıntıyı gideriyor ve sizi yeryüzünün hakimleri
yapıyor? Allah ile beraber baÅŸka bir tanrı mı var? Ne kadar az düÅŸünüyorsunuz..
(Neml 27/62) De ki, Allahın dışında kuruntusunu ettiklerinizi çağırın bakalım;
onlar, sıkıntınızı ne gidermeye, ne de bir baÅŸka tarafa çevirmeye güç
yetirebilirler. (isrâ 17/56) ayetleri boÅŸuna mı indirilmiÅŸtir? Cevabınız hayır
yardım edemez, bu islama göre ÅŸirktir diyorsanız; Said Nursi, Sikke-i Tasdik-i
Gaybî, Sekizinci Lema, c. II, s. 2083. de geçen ve Said Nursinin onayladığı ve
A.Kadir Geylaniye ait olduÄŸu söylenen: "O Gavs'ın müridi olan Said-ül-Kürdî,
Rusya'da esaretle Asyanın ÅŸark-ı ÅŸimalîsinde ve ehl-i bid'anın eliyle Asyanın
garbına nefyolunarak kaldığı mikdarca ve Sibirya taraflarından firar edip
fevkalâde çok bilâdı seyr ü seyahat etmeÄŸe mecbur olduÄŸu zaman, Allah'ın
izniyle, havl ve kuvvet-i Rabbânî ile ona imdad etmiÅŸim ve istimdadına
yetiÅŸmiÅŸim." Sözü ÅŸirk deÄŸilse nedir?
14. Kendisinden yüzyıllar önce ölmüÅŸ bir insandan yardım
istemek Kurana göre ÅŸirk midir?
Cevabınız evet ÅŸirktir ise; Said Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gaybî, Sekizinci
Lema, c. II, s. 2084 de geçen: Ben sekiz-dokuz yaşında iken, nahiyemizde ve
etrafında bütün ahali NakÅŸî Tarikatında ve orada Gavs-ı Hîzan adıyla meÅŸhur bir
zattan yardım isterken, ben akrabama ve bütün ahaliye aykırı olarak Yâ Gavs-ı
Geylanî derdim. Çocukluk itibariyle ceviz gibi ehemmiyetsiz bir ÅŸeyim kaybolsa,
Yâ Åžeyh! Sana bir fatiha, sen benim bu ÅŸeyimi buldur derdim. Åžaşırtıcıdır ama
yemin ederim ki, böyle bin defa Hazret-i Åžeyh, himmet ve duasıyla imdadıma
yetiÅŸmiÅŸtir." Sözüyle üstadınız ÅŸirke mi düÅŸmüÅŸtür? Cevabınız hayır ÅŸirk
deÄŸildir ise; De ki: Allahın yakınından neyi çağırdığınıza baktınız mı? Allah
bana bir sıkıntı vermeyi istemiş olsa, onlar bu sıkıntıyı fark edebilirler mi?
Ya da Allah bana iyilik etmeyi istemiÅŸ olsa, onlar onun bu iyiliÄŸini
önleyebilirler mi? De ki: Allah bana yeter. Dayanacak olanlar ona dayansınlar.
(Zümer 39/3 Onları çağırsanız, çaÄŸrınızı iÅŸitmezler; iÅŸitmiÅŸ olsalar bile size
karşılık veremezler; kıyâmet günü de sizin ortak saymanızı tanımazlar. Hiç
kimse sana, her ÅŸeyin iç yüzünü bilen Allah gibi, haber veremez. (Fatır 35/14)
ve daha onlarca ayet ÅŸirk konusunda size herhangi bir mesaj vermiyor
mu?
15. Risale-i Nur'un manevî kiÅŸiliÄŸi (her kimse artık!!), ve
talebelerinin manevi kiÅŸiliÄŸi Gavs-ı Âzam mıdır?
Cevabınız evet ise; İslama göre Gavs (kendisine sığınanlara yardım eden)
sadece Allah değil midir? Aksi şirk olmaz mı? Cevabınız hayır değildir ise;
Kastamonu Lâhikası Mektup No: 121, c. II, s. 1644. de geçen Ben, eskide,
Risale-i Nur'un ÅŸahs-ı mânevîsini, o imamlardan birisini zannediyordum. Åžimdi
anlıyorum ki, Gavs-ı Âzam'da, kutbiyet ve gavsiyetle beraber, "Ferdiyet" dahi
bulunduÄŸundan, âhirzamanda, ÅŸakirtlerinin baÄŸlandığı Risale-i Nur, o Ferdiyet
makamının mazharıdır. Sözüyle Said Nursi birilerini Gavs olarak kabul etmiÅŸ
olmuyor mu?
16.Said Nursi Bediüzzaman mıdır? (Bediin sözlükte iki anlamı
vardır: Biri; örneÄŸi ve benzeri olmayanı yaratmaktır. Bu özellik yalnız Allahta
olur. Bediin ikinci anlamı; örneÄŸi ve benzeri olmayan varlıktır)
Cevabınız evet ise; O (Allah), göklerin ve yerin bediidir. Bakara 2/117)
Yani gökleri ve yeri, örneÄŸi ve benzeri yokken yaratmıştır. Ayeti bedii
sıfatının Allaha ait bir sıfat olduÄŸunu göstermez mi? Bu inanç ÅŸirk
deÄŸimlidir?
17. Risalei Nur darda kalanlara ve günahkarlara yardım edebilir
mi?
Cevabınız evet ise; Darda kalmış kişi dua ettiği zaman onun yardımına kim
yetiÅŸiyor da sıkıntıyı gideriyor ve sizi yeryüzünün hakimleri yapıyor? Allah
ile beraber baÅŸka bir tanrı mı var? Ne kadar az düÅŸünüyorsunuz.. (Neml 27/62)
De ki, Allahın dışında kuruntusunu ettiklerinizi çağırın bakalım; onlar,
sıkıntınızı ne gidermeye, ne de bir baÅŸka tarafa çevirmeye güç yetirebilirler.
(isrâ 17/56) ayetlerine göre ÅŸirke düÅŸmüÅŸ olmaz mısınız? Cevabınız hayır ise;
Sikke-i Tasdik-i Gaybî s.2102 de geçen bir ÅŸiirde: Cürmümüzle külhan gibi
pürnârız, Dert elinden hem her gün zâr u zârız. Affet bizi madem sana hep
yârız, Ey nur-u rahmet-i âlem Risaletü'n-Nur! Çevrildi ateÅŸle bu koca dünya,
Bir cehennem gibi kaynadı derya. YetiÅŸ imdada ey ÅŸâh-ı evliya! Ey bu zamanda
rahmet-i âlem Risaletü'n-Nur! derken Risalei nurlar sığınılacak, af dilenecek
makam olarak gösterilmiyor mu? Bu bir ÅŸirk deÄŸilmidir?
18. Said Nursi Tenasüh (Ruh Göçü) ne inanır mı?
Cevabınız evet ise; bu inancın Kurana göre küfür veya ÅŸirk olduÄŸunu biliyor
musunuz? Cevabınız hayır ise; Said Nursî, İşârât, c. II, s. 2340. de geçen: Ben
bu anda, seksen Said'den telhis (özü) ile tezahür etmiÅŸim. Onlar müselsel ÅŸahsî
kıyametler ve müteselsil istinsahlar (Ruh göçü) ile çalkalanıp ÅŸu zamana beni
fırlatmışlar. Cümlesindeki Göç neyin nesidir?
19. Said Nursi mehdi midir?
Cevabınız evet ise; Mehdi inancının Kurana zıt olduğunu ve Hristiyanlıktan
geldiÄŸini biliyor musunuz? Cevabınız hayır ise; Åžuâlar, On Dördüncü Åžuâ, c. II,
s.1064 de geçen Risale-i Nur'un ÅŸahsı mânevîsini haklı olarak bir nevi mehdi
telâkki ediyorlar. Bir kısmı, o ÅŸahsı mânevînin bir mümessili olan bîçare
tercümanını zannettiklerinden, bazan o ismi ona da veriyorlar. Hattâ, evliyanın
bir kısmı, keramet-i gaybiyelerinde Risale-i Nur'u aynı o âhir zamanın hidâyet
edicisi olduÄŸu, bu tahkikatla teville anlaşılır diyorlar. Sözüyle Said Nursi
kendisinin Mehdi olduÄŸunu iddia etmiyor mu?
20. Zamanımızda İmanı kurtarmanın veya kurtuluşun tek yolu Nur
cemaatına girip Risaleye mi tabii olmaktır?
Cevabınız evet ise; İşte sizin gerçek Rabbiniz Allah budur. Hakk (Kuran)ın
ötesi sapıklık deÄŸildir de ya nedir? Nasıl da çevriliyorsunuz? (Yunus 10/31-32)
ayetini okuyup iyice düÅŸünün. Kurtulmanın yolu Kuran mı yoksa Hakkın ötesi
olanlar mı? Cevabınız hayır ise; EmirdaÄŸ Lâhikası (1), Mektup No: 81, c. II,
s.1733. de geçen Bu acip ve dehÅŸetli ve hiç misli görülmemiÅŸ devirde, hususan
ehl-i imanın çok sarsıntılar geçirdiÄŸi ve çok dehÅŸetli düÅŸmanlar karşısında
bulunduÄŸu ve küfr-ü mutlak ateÅŸinin mahallemizi sardığı bir zamanda, ancak ve
ancak, güvenimizin en müstahkem, kavî, yıkılmaz, sarsılmaz tahkimatı olan
Risale-i Nur'un nurânî siperlerine iltica etmekle ve onun daire-i kudsiyesine
dehalet etmekle kurtulacak ve imanınızı kurtararak, idam-ı ebedî zannettiÄŸiniz
ölümü bir hayat-ı bâkiyeye tebdil edeceksiniz. Sözleriyle Said Nursi kurtuluÅŸ
yolu olarak Risalelere sığınmayı, kutsal cemaatına girmeyi göstererek insanları
saptırmıyor mu?
21. Risalelerin yolunda çalışmak, hizmet etmek günahlara
kefaret midir?
Cevabınız evet ise; Ne zamandan beri Risaleler af kapısı oldu!! Veya Kuranı
kullanarak Kuranın önüne geçti? Bizzat Kurana hizmet dururken insanları Ondan
çevirmek doÄŸru mudur? Cevabınız hayır ise, Sikke-i Tasdik-i Gaybî, c. II, s.
2061. de geçen. Kur'an lemeatlarına ve dellâlı bulunan Risale-i Nura deÄŸil
iliÅŸmek, tamamiyle terviç ve neÅŸrine çalışmaları elzemdir ki, geçen dehÅŸetli
günahlara keffaret ve gelecek müdhiÅŸ belâlara ve anarÅŸistliÄŸe bir sed
olabilsin. Cümlesiyle Said nursi kitaplarını kutsallaÅŸtırıp Kuranın önüne
geçirmiyor mu?
22. Hz.Ali Risalei ÅŸefaatçı kılıp yardım istemiÅŸ
midir?
Cevabınız evet ise, Hz. Ali 20.yy da Risalelerin yazılacağını nereden
biliyordu? Yoksa Gaybın anahtarlarına mı sahipti? Cevabınız hayır ise; Åžuâlar,
On BeÅŸinci Åžuâ, c. I, s. 1116. de geçen Birinci Kelime Lâ ilâhe illallah tır.
Bundaki hüccet ise matbu' Âyetül-Kübra Risalesidir. O emsalsiz hüccetin
hârikalığı içindir ki; İmam-ı Ali (R.A.), Nur'un eczalarından haber verdiÄŸi
sırada Ayetül Kübrâ hakkı için beni ani ölümden koru deyip o Âyetül-Kübra'yı
ÅŸefaatçı yaparak… cümlesi neyin nesidir?
23. Risaleler itfayeciler gibi yangına engel olabilirler
mi?
Cevabınız evet ise; bir fırının içine tüm risalelerle birlikte girmenizi
teklif etsem kabul edermisiniz? Cevabınız hayır ise, Emirdağ Lahikası, Yirmi
Yedinci Mektup, c. II, s. 1723. de geçen: bîçare Ceylan yanıma geldi, dedi:
"Biz yanıyoruz, mahvolduk." Ben de iki gün evvel maÄŸazalarında bulunan Âyet-ül
Kübra'nın bir kısım matbu' nüshalarını yanıma getirmek için söyledim, fakat
getirmedi. Demek o ateÅŸi söndürmek için orada kalmıştı. Ben de Risale-i Nur'u
ve Âyet-ül Kübra'yı ÅŸefaatçı yapıp: "Ya Rabbi kurtar" dedim. Üç saat o dehÅŸetli
yangın hücumunda bütün o büyük daireyi mahvetti. Altında ve bitiÅŸiÄŸindeki
dükkânları bütün yaktı, yıktırdı. Risale-i Nur'un ve Âyet-ül Kübra'nın hıfzında
(korumasında) olan maÄŸazaya kat'iyyen iliÅŸmedi ve altındaki ÅŸakirdin dükkânı da
müstesna olarak saÄŸlam kaldı. Sözleriyle Said Nursi Risalelerin yangına engel
olduğunu, mağazayı koruduğunu iddia ederek şirk işlemiyor mu?
24. Said Nursinin; büyücü ve sihirbazların kullandığı ve hiçbir
doğruluğu olmayan ebced-cifir hesaplarını kullanarak Kuranın 33 ayetini,
kendisini ve kitaplarını kutsallaÅŸtırmak için saptırmasının islamda yeri var
mıdır?
Cevabınız evet ise; Kimi Yahudiler kelimeleri yerlerinden tahrif ederler
(yerleÅŸik anlamlarından kaydırırlar). …... Bunu dillerini bükerek ve dine
saldırarak yaparlar. …. (Nisa 4/46) ayetinin muhatabı sadece Yahudiler midir?
Bu ayet Müslümanlara da hitap etmez mi? Yahudi yapınca suç, Müslüman (veya Said
Nursi) yapınca tefsir mi olacak?? Cevabınız hayır; yeri yoktur,sapıklıktır
diyorsanız: Åžualar, Birinci Åžua, c. I, s. 832. de geçen sözde ayet tefsirlerine
ve özellikle Nur suresi 35.ayetin yorumlarına bakmanızı öneririm.
25. Risale talebeleri sürekli Kuran okuduklarını ve onun
hizmetiyle uÄŸraÅŸtıklarını zaten Risale okumanın da Kuran için olduÄŸunu iddia
eder dururlar. Bende bu insanlara soruyorum: AÅŸağıdaki ayetleri hiç
okudunuz mu? Bu ayetler hakkında Said Nursi ne diyor? Bu ayetleri okuyup
düÅŸünmenin ve birilerininki gibi deÄŸil, Allahın istediÄŸi gibi bir Müslüman
olmanın zamanı gelmedi mi?
Dinlerini bölük bölük
ayırıp her biri ayrı bir cemaat olanlar var ya, sen hiçbir konuda onlardan
değilsin. Onların işi Allaha kalmıştır. Sonra onların yaptıkları kendilerine
bildirilecektir. (Enam 6/159)
Sonra insanlar, bir takım kitapların etrafında kümeleÅŸip din konusunda
bölük bölük oldular. Her bölüÄŸün, kendi yanındakine güveni tamdır. Onları,
daldıkları hayalleri içinde bırak; bir süre böyle gitsin. Onlara mal ve oÄŸullar
vermemizi nasıl deÄŸerlendiriyorlar? Onlara mal kazandırmak için mi koÅŸuyoruz?
Hayır; fark edemiyorlar. (Müminûn 23/52-56) (*) Bu
metin kriter takipçisi bir dost tarafından e-mail yoluyla
gönderilmiÅŸtir.. Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler. Lütfen hesabınıza giriÅŸ yapınız veya kayıt olunuz. Powered by AkoComment 2.0! |