26-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
ALTERNATİF BİR YAŞAM ÇAĞRISI PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 11
KötüÇok iyi 
Yazar Raci Durcan   
04-04-2006
Image
Afaki konuları konuÅŸmaktansa somut projeler üzerinde durmanın bizde prim yapmadığını bilmiyor deÄŸilim. Hemen başında, yazımı böyle bir ilgisizlik tehlikesini göze alarak yazdığımı belirtmeliyim.

      Modern insanın tanımı yapılırken en sık deÄŸinilen özelliÄŸidir onun yalnızlığı. BoÅŸ zamanın çokluÄŸunun bir medeniyet seviyesi olarak görüldüÄŸü çağımız, ÅŸimdi onun yüzünden katlanılmaz haldedir. Yapılan istatistikler, aile içi ÅŸiddet ve intiharlarda hafta sonlarında artış olduÄŸunu göstermektedir.

Yalnızlığın en önemli nedeni insanın bireyselleÅŸmesidir. BireyselleÅŸme modern kültürün önemli bir ögesi olarak şımartılmaktadır sürekli. BireyselliÄŸin yaÅŸam alanı metropoldür. Kırsalda bireysel kalmanız mümkün deÄŸildir. SanayileÅŸmeyle birlikte baÅŸlayan göçler, binlerce yıldır var olan ÅŸehirleri metropollere dönüÅŸtürerek yaÅŸam kalitesini bitirmiÅŸtir. GeçmiÅŸte bir zariflik ve incelerek adeta ÅŸiirselleÅŸen bir yaÅŸamı temsil eden ÅŸehirlilik, yerini metropol hayatına terk etmek zorunda kalmıştır. Metropoller kapitalist çarkın dönüÅŸü için vaz geçilmez olan fabrikaların barakası hükmündedirler. Barakada yaÅŸayan insan, daracık alanlarda öylesine uyur ve mesai saatinde iÅŸin başında bulunmak için bekleÅŸir. Åžimdinin ÅŸehirleri de böyledir iÅŸte. Orada insanların asıl iÅŸi fabrikalarda çalışmaktır. Bu yüzden yaÅŸam alanı bulunmaz ÅŸehirde. Tiyatro, sinema stadyum gibi yerleri saymayınız, çünkü insanlar oralarda da hala bireydirler.  Nefes almak bile mümkün deÄŸildir ÅŸehirde. Küçük bir köy kadar nüfus barındıran apartmanlarda birbirinden habersiz insanlar oturur. Bırakın diÄŸer komÅŸuları, aile bireyleri bile birbirini hafta sonları görme fırsatı bulup tanır. Ä°nsanlar bir yere ve bir ÅŸeye ait deÄŸildir. Ä°çinde oturdukleri evin bile sahibi deÄŸildirler. Yani o eve dahi ait deÄŸildirler. Dahası, makinalaÅŸmış bir ÅŸehir yaÅŸantısında Tanrı’ya da aidiyet hissetmezler. En dindar görünümlerde bile bir müstaÄŸnilik sezilir bu yüzden. Kırsalda tabiatın ve toplumun bir parçası olan insan, metropolde hiç bir ÅŸeye ve yere ait olmayan bireydir. Kendi içinde de derinliÄŸi yoksa yalnızlığıyla baÅŸbaÅŸadır artık.
       Ä°nsanın yalnızlıktan kurtuluÅŸu tabiatla yeniden barışmasıyla mümkündür. Ä°nsan  topraÄŸa ait bir varlıktır. Oradan gelmiÅŸ ve oraya gidecektir. Bunu yaÅŸamın her anında, tarif edemese de hisseder. Modern yaÅŸantı onu ait olduÄŸu yerden söküp atmış, kökünü topraksız bırakmıştır. O ÅŸimdi, nereye ait olduÄŸunu araÅŸtırırken aslını, ait olduÄŸu yeri unutmuÅŸ gibidir. Kendisini boÄŸan ÅŸeyin topraksızlık olduÄŸunu fark edememektedir. Ä°ster gözünü evrenin derinliklerine dikmiÅŸ olsun ister kendi içine aÄŸlıyor, toprağı aramakta, tabiatı özlemektedir.

       Ä°nsanı Metropol’ün yalnız yaÅŸantsından kurtarmak için ÅŸehir planlamacılarına büyük görevler düÅŸmektedir. Bizim gibi nüfusuna göre toprağı yeterli olan bir ülkenin insanlarını dar alanlarda üstüste istif etmek anlamsızdır. Åžehirlerin etrafındaki geniÅŸ ve tarım için kullanılmayan topraklar iskana açılarak halk tabiatle yeniden kucaklaÅŸtırılmalıdır. Bugüne kadarki yapılanma, ÅŸehirde bundan beslenen bürokrat tabakayı kolluyor, onların elde ettikleri yüksek kira bedelleriyle rahat bir yaÅŸam sürmesini saÄŸlıyordu. Madem ki halka daha yakın bir iktidar olduÄŸunu düÅŸünüyoruz, ilk iÅŸi halka, ait olduÄŸu ÅŸeyi vermek olmalıdır. Åžehirlerin yerleÅŸim alanını geniÅŸletmeli, onları bir baraka görünümünden kurtarmalıdır. Bunun için ÅŸimdiki ÅŸehirlerin hemen dışına modern köylerin kurulabileceÄŸini düÅŸünüyoruz. Ä°nsanların bahçeli, villa tipi evlerde oturması da tek başına çözüm deÄŸildir. Çünkü sadece topraÄŸa ait deÄŸildir o, bir topluluÄŸu da mensub olmalıdır. Bu nedenle her bakımdan modern bir köyü çaÄŸrıştıracak yerleÅŸim alanları oluÅŸturmak gerekiyor.

       Günümüzde gittikçe ucuzlayan iÅŸ makinalarıyla bir bölgeye alt yapı götürmek artık zor deÄŸildir. Modern araçlarla artık daha çabuk daha uzak mesafelere varmak mümkün olmaktadır. Üstelik çalışma saatleri de eskisi kadar uzun deÄŸildir. Böylece çalışmaktan arta kalan zaman daha artmakta, yalnızlık sorunu daha fazla hissedilmektedir. Bütün bunları yan yana getirdiÄŸimizde insanımız için ÅŸehirlerin etrafında  yeni yaÅŸam alanları oluÅŸturmanın çok zor olmadığını, fakat önemli bir ihtiyaç olduÄŸunu kavrarız. Sadece yerel yönetimlerin böyle bir politikayı benimsemesi ve desteklemesi yeterlidir.

      Artık ülkemiz nüfusu da Batı Ülkelerinde olduÄŸu gibi yaÅŸlanmakta ve yaÅŸlı nüfüsa bakım bir problem halini almaktadır. Bizde halen devam eden geleneÄŸe baÄŸlı yaÅŸam, bakmakla yükümlü olduÄŸumuz yaÅŸlıları huzur evlerine bırakmamızı engellemekte, farklı çözüm arayışlarına sevketmektedir. Apartman daireleri 2-3 kuÅŸağın birarada yaÅŸamasına elveriÅŸli deÄŸildir. Kaldı ki ÅŸehir hayatında en büyük handikap, yeni kuÅŸağın oyun alanı bulamamasından dolayı çocukluÄŸunu yaÅŸayamamasıdır. Üstelik ebeveynlerine, daracık evlerin içinde oynadıkları oyunların  gürültüsüyle hayatı zindan etmekteler. Tabiatla hiç karşılaÅŸmadan büyüyen bir nesil geliyor ÅŸimdi. Evdeki çocuk, plastik ve gerçek çicekler arasındaki farkı analyamamakta, her ikisine de su vermek gerektiÄŸini sanacak kadar canlı hayatı kavramaktan uzaktır. Bütün bunlar birikerek, neslimizin gelecekte Batının yaÅŸadığı aynı yalnızlık ve çarpıklıklara maruz kalması demektir. Åžimdiden tedbir almalı, yaÅŸama ÅŸeklimizi revize etmeliyiz.

      Ä°ki-Üç yüz kiÅŸilik bu yeni yaÅŸam alanlarında çocukların geliÅŸmesini saÄŸlayıcı her ÅŸey düÅŸünülmelidir. Onların en büyük istekleri oyun alanı ve sosyalleÅŸmeleri için arkadaÅŸ bulabilmeleridir. Buralardaki kıraathane, köy odası cami, spor merkezi gibi yerlerde üç kuÅŸaktan insanlar rahatça bir araya gelebileceklerdir. Böylece hafta sonları insanlar için bir kabus deÄŸil, yaÅŸam alanının diÄŸer sakinleriyle buluÅŸabilecek olmalarından dolayı özlenen bir vakit olacaktır. Tiyatro salonunda, yaÅŸam alanındaki insanlar kendi hazırladıkları ÅŸeyleri topluma sunma fırsatı bulabilecek ve üretmeyi unutmayacaklardır. YaÅŸam merkezinde herÅŸey insanların daha katılımcı olmasını gerektirecek ÅŸekilde düzenlenmelidir. Buradaki market, okul ve küçük iÅŸ yerleri yönetim(muhtarlık) tarafından iÅŸletilebilir, kararlar topluma sorularak alınabilir.

      Gerek Belediyeler, gerekse müteÅŸebbisler bu konu üzerinde durmalılar. Böylesine yerler inÅŸaa edildikten sonra sadece zenginlerin oturabileceÄŸi fiyatlarla sunulmamalıdır. Başını içine sokabilecek bir apartman dairesi sahibi olmakta bile zorlanan halkımız kendi imkanlarıyla bu tür  projeleri hayata geçiremez. Ancak hayırsever fakat alternatif fikirlere açık, idealist müteÅŸebbisler ve görevliler bunu üstlenip, yalnızlıktan boÄŸulan çağımız insanına nefes alabilecekleri bir proje olarak sunabilirler.

      Benim ÅŸahsen en büyük ideallerimden biridir böyle bir yaÅŸam alanında mesken sahibi olmak. Ve hayatın geri kalanını orada sürdürmek. Lisede okuyan çocuÄŸumun, köyün kıraathanesinde Tarih profesörüyle sohbetten sonra halı sahada bir mühendisle futbol oynadığını görmenin onun geliÅŸimi üzerindeki olumlu etkiden dolayı beni mutlu edeceÄŸini sanıyorum. KomÅŸularıyla güzel bir gün geçiren eÅŸimin, iÅŸ dönüÅŸü kendim için ayırdığım zamana daha az müdahil olacağını, oynamaktan yorulmuÅŸ çocuk bedenlerin mutlu bir yüz ifadesiyle erkenden yataÄŸa girip derin uyuyacaklarını düÅŸünüyorum. Böyle bir yerde birarada olmaktan mutluluk duyan insanların bayramlarda ve düÄŸünlerde huzur depolayacaklarını, hayatlarının her anını derinden hissederek yaÅŸayacaklarını düÅŸünüyorum. Aid olduÄŸu yeri bulmuÅŸ olan insanın bunun hazzını her an iliklerinde hissedeceÄŸini zannediyorum.

       Ömrünü bir tatil köyünde geçirmek gibi birÅŸey bu. 

       Ä°nsanlara böylesi bir mutluluÄŸu tattıracak idealist müteÅŸebbis, yönetici bulunamaz mı?  
 

       (Nida’dan)

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 04-04-2006 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111696778 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net