19-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
(Hz.) MUHAMMED (*) PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 2
KötüÇok iyi 
Yazar JOHANN WOLFGANG VON GOETHE/Çev.:Ercan ARSLANER   
03-03-2011

           (Hz.) MUHAMMED (*)

                                                  
                                                       JOHANN WOLFGANG VON GOETHE
                                                       Almancadan Çev. : Ercan ARSLANER

    Hareket noktamız ÅŸiirden çıkarak tekrar ona gelmek olduÄŸu için, her ÅŸeyden önce yukarda adını zikrettiÄŸimiz mümtaz ÅŸahıstan bahsetmek amacımıza uygun düÅŸer. O, bir ÅŸair deÄŸil peygamber olarak görevlendirildiÄŸini, hatta ona gelen ilahi kitap Kuran’ın okuma veya eÄŸlence kitabi telakki edilmediÄŸini ısrarla vurgulamıştır. Åžair ve peygamber farkını ÅŸöyle açıklayabiliriz:

Her ikisi de Allah’ın iradesiyle belirir. Åžair kendisine verilen yeteneÄŸi   dünyacı  zevk, ÅŸöhret ve her ÅŸeyden önce konforlu bir hayat uÄŸruna tüketir. O, çok yönlülüÄŸü bulmak, düÅŸünce yahut tasvirlerinde sınırsızlığa ulaÅŸmak için bütün diÄŸer amaçlarını terk eder. Peygamberin ise bir amacı vardır: O'na hizmette en sade araçlardan yararlanır. O herhangi bir sistemi bildirmek, belli ölçü etrafında yaratılmışları toplamak ister. O bunu dünyaya yaymakla görevlidir; bunun içinde sade olmaya mecburdur. Buna ters düÅŸen çok yönlülük inanmaya deÄŸil, anlamaya yöneliktir.

   Az sözle çok anlamı ortaya koymak için Kuran’ın bütün muhtevası Bakara suresinin baÅŸlangıcında ÅŸu ayetlerde belirtilir: ( Burada Bakara’nın ilk yedi ayeti veriliyor )

   Kuran surelerden meydana gelmiÅŸtir. Ä°man ve küfür, izzet ve zillet gibi birbirinin karşıtıdır. Cennet müminlerin, Cehennem inanmışların yeridir. Bizi bazen korkutan, bazen müjdeleyen, hayrete düÅŸüren, neticede ibadete çağıran bu fevkalade kitabın ana hatlarını, emir ve nehiyler, Yahudi ve Hıristiyanlarda da bulunan meÅŸhur kıssalar, Allah’ı yüceltmenin her çeÅŸidir, sık sık görülen sıfat ve zarf yinelemeleri teÅŸkil eder.

   Bu kitabın her tarihçiye neden büyük bir araÅŸtırma görevi yüklediÄŸini bir önemli ÅŸahsın aÄŸzından dinleyelim: <Arap yarımadasında günlük hayatlarını ekserisi din farklılıklarına raÄŸmen bir arada yaÅŸayan, çobansız ve rehbersiz, yönünü tayin edememiÅŸ bu topluluÄŸun çoÄŸunluluÄŸunu putperestler, geri kalanları Hıristiyanlar ve Yahudiler teÅŸkil ediyordu; onlarda ilhada uÄŸramıştı. O (Muhammed), sonsuz gücüyle her ÅŸeyi ve her an yaratan, ebedi rüyete sığmayan bir Allah’tan haber getirerek O’na ibadete çağırıyordu. Kuran’daki müteakip amaç herkesi Allah’ın elçisine itaate yöneltmektir. Kuran’ın bir yönü de Allah’ın hak dinini ısrarla öne sürdüÄŸü uyarmalar, müjde ve sakındırmalarla icabında maddi güçle de olsa yeryüzüne yaymayı gerektiriyordu. Neticede Kuran papa, prens ve tüm maddi güce sahip insanlarca tanınmasını öneriyordu.

   Muhammed öncesi zaman cahiliye çağı adlandırılırsa ve hikmete dayalı Aydınlık Çağı’nın Ä°slam’la baÅŸladığı kabul edilirse Müslümanlara gücenilemez. Kuran’ın üslubu onun muhteva ve amacına uygun olarak sert, azametli, korku verici, yer yer çok yücedir. Ayetlerdeki anlamlar birbirlerini açıklar. Kuran’ın büyük gerçeÄŸi üzerine kimse hayret edemez. Neden bu kitap gerçek müminlerce yaratılmamış ve Allah gibi sonsuz kabul ediliyordu ? Buna raÄŸmen önceki zamanların daha iyi edebiyat ve yazı türünü tanıyan bazı iÅŸlek kafalar ÅŸu iddiada hemfikirdiler: EÄŸer Allah’ın Muhammed yoluyla irade ve kanunlarını vahyetmesi O’na hoÅŸ gelmeseydi, Araplar tedricen kendiliklerinden bu aÅŸamaya, hatta daha yükseÄŸine çıkarlar ve bir arı dilde saf kavramlar geliÅŸtirirlerdi.

   DiÄŸer aşırılar Muhammed’in dil ve edebiyatı telafi edilmez ÅŸekilde bozduÄŸunu öne sürüyorlardı. Bir diÄŸer ÅŸair ise Muhammed’in söylediklerinden daha iyisini söyleyeceÄŸini iddia etti. O bazı insanları kendisine inandırdı. PeygamberliÄŸe oynayan bu adama <Mütenebbi – Yalancı peygamber> lakabı verilmiÅŸtir.

  Kuranda daha önce yazılmış olan yerlerin ÅŸimdi mevcut olmadığını ileri süren bazı Ä°slamımsı kritikler görülmüÅŸtür. DiÄŸer bazı yerler birbiriyle ters düÅŸer gibi görünür yine aynı iddiaya göre. Bundan baÅŸka bu bakış sahipleri yazılı nakillerde de kaçınılmayan noksanlar olduÄŸunu ileri sürerler. Kuran ününü eski nakillere, tanınmış soylara dayandıran bir milletin ihtiyaçlarına uygun ve tamamıyla pratik tedvin ediliÅŸ sebebiyle ebediyen en yüksek etkiye sahip kalacaktır.

   Muhammed masalları bile yasaklamak suretiyle ÅŸiire karşı bir eÄŸilimdedir. OlaÄŸanla olaÄŸanüstü arasında gidip gelen ve gerçeÄŸi ihtimallere yer vermez biçimde öne süren bir romantik zeminde sallanan bu saray, sanki bir ipliÄŸe dizilmiÅŸ örneklercesine görülen <Binbir Gece Masalları>ndakilerin benzerleri olarak Sasaniler zamanında olabildiÄŸinde çoÄŸalmıştır. Onun karakter özelliÄŸi geleneklere baÄŸlılık ve bundan dolayı insanı tekrar içine kapatmak deÄŸil, aksine kendi dışına, ÅŸartsız bağımsızlığa yöneltmektir. Buna göre Muhammed kendisine engel olanları etkilemek istiyordu. O, Tevrat’ın nakillerini ve Allah’a mutlak imana, deÄŸiÅŸmez itaate ve keza Ä°slam’a dayanan pederÅŸahi ailelerin önemli hayat hikayelerini menkıbelere çevirmeyi bilir. Bu menkıbeler ustaca detaylarla güven, itaat ve imanı içerir. Nuh, Ä°brahim, Yusuf kıssaları bu anlamda düÅŸünülür ve deÄŸerlendirilirse onun mucizelere deÄŸer verdiÄŸi anlaşılır.
______________
(*)  Yukarıdaki tercümeyi kendilerine takdim ettiÄŸimiz Arapça profesörlüÄŸü yanında Türkçeyi de kelimelerden uzak konuÅŸan ve buna ek olarak sekiz – on yabancı dil sahibi Prof. Dr. Otto Jastrow ÅŸu deÄŸerlendirmeyi belirttiler :
 <Sayın Arslaner,
   Muhammed üzerine Goethe’nın fikirlerini tercümenizle teÅŸekküre layıksınız. Bizim en büyük ÅŸairimizin bu metnini Türkçeye çevirmeniz çok sevindiricidir. Kanımca Goethe’nin fikirlerini tamamen aksettirmiÅŸ bulunuyorsunuz. Zamanım olsaydı bazı teferruatlar üzerine konuÅŸabilirdi. En iyi dilek ve selamlarımla!
                                                                                                                                         Prof. Dr. Otto Jastrow

                                                                                        KRÄ°TER, TEMMUZ 84
                                                                                                    Sayı : 45
Not:
Yazıyı kriter dergimizden daktilo ederek sitemize gönderen Cüneyt DURCAN kardeÅŸimize teÅŸekkür ederiz. Admin

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 30-10-2011 )
Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111399298 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net