Ä°SLAM COÄžRAFYASINDAN AKLI-BÄ°LÄ°MÄ° KÄ°M KOVDU Soner YALÇIN, Hürrıyet-10.10.2010 UYGARLIK, eski Yunan/Grek mucizesi mi? Avrupa merkezli anlayışa göre, bilimin temeli eski Yunan’da atıldı ve 16’ncı yüzyıldan sonra Avrupa’da doruÄŸa çıktı. Hayır, bu Batı’nın DoÄŸu’yu dikkate almayan -bilim dışı- hurafesidir. Sümer, Babil, Asur, Mısır, Hint, Çin, Türk, Arap vb. kültürlerin uygarlığa hiçbir katkısı olmadı mı? Olur mu öyle ÅŸey; biliyoruz ki, uygarlık binlerce yıllık bir süreç sonucu bin bir kaynaktan beslenerek gerçekleÅŸir. Batı uygarlığının temelinde nasıl eski Yunan varsa DoÄŸu da vardır. ÖrneÄŸin Ä°slam’ın uygarlığa katkıları görmezlikten gelinerek tarih yazılabilir mi?
BaÄŸdat, Endülüs, Sicilya, Åžam, Semerkand, Horasan, Kahire, Herat gibi Ä°slam’ın bilim merkezleri inkâr edilebilir mi? Bilimsel ve teknolojik birçok buluÅŸ, keÅŸif buradan Batı’ya gitmemiÅŸ midir? El Kindi (801?-866?), Razi (865-925), Farabi (870-950), Ä°bn-i Sina (980-1037), Ömer Hayyam (1048-1131), Ä°bn-i RüÅŸd (1126-1198), Nasreddin Tusi (1201-1274) ve yüzlerce Müslüman düÅŸün adamı/filozof nasıl görmemezlikten gelinebilir? Batılılar, Eflatun’u bile Müslümanlardan öÄŸrenmediler mi? Eski Yunan bilimini yeniden düÅŸünen ve ona özgün katkılar yapan Müslüman âlimler yok sayılabilir mi? Rönesans ortalarına kadar Avrupa’da yazılmış bütün aritmetik kitaplarının kaynağı Harezmi’nin (780-850) “Hesab-ı Hindi”si deÄŸil mi? Ondalık kesirler sistemini Gıyaseddin CemÅŸid’den (1380-1437) öÄŸrenmediler mi? Trigonometriyi bütün esaslarıyla Ebu’l Vefa Buzcani (940-998) yeniden kurmadı mı? Matematikte devrim yaratan “sıfır”ı 976’da Muhammed bin Ahmed keÅŸfetmedi mi? Örnekler bu sayfaya sığmaz. Batı, simyadan bilimsel kimyaya geçilmesini Müslümanlara borçludur. Evrim düÅŸüncesini, modern optiÄŸin ilk tohumlarını Ä°bn-i Heysem’in (957-1029) attığı gerçeÄŸinin üstünü örtemezler. Biz hâlâ tartışmasını yapıyoruz; “alkool” sözcüÄŸü bile DoÄŸu’dan Batı dillerine geçti. Sadece bir tek sözcük deÄŸil dillerine geçen; kimya, cebir, ziraat, botanik, narenç, zafran, suda, kutun, nilüfer, ÅŸerap ve yüzlercesi... Potasyum, aminoasit, sodyum, nitrat ve cıvanın üretimini kim buldu? ÇeliÄŸe ilk su veren Müslümanlar deÄŸil miydi? Katarakt, çiçek ve kızamık hastalığını ilk kez Müslüman âlimlerden okudular; cerrahi müdahalelerde uyuÅŸturucu kullanmayı, yüksek ateÅŸi soÄŸuk su banyosuyla düÅŸürmeyi, damardan kan akıtma gibi tedavi yöntemlerini Müslüman tıp adamlarından öÄŸrendiler. Bugün sıklıkla dile getirilen, “insan bedeninin doÄŸal iyileÅŸtirici yeteneÄŸini” ilk keÅŸfedenler de Müslüman tıp adamları deÄŸil miydi? Ä°çi delik iÄŸneyi 1256’da Al Mahusen’in bulduÄŸu gerçeÄŸi reddedilebilir mi? Åžam’da 1298’de ölen Ä°bn-i Al Nafis, Portekizli Servet’e atfedilen kan dolaşımı sistemini ondan 300 yıl önce keÅŸfetti. Modern sosyolojinin kuruluÅŸ yolunu Ä°bn-i Haldun açmamış mıdır? Kâğıt daha Avrupa’ya girmeden Semerkand’da kâğıt fabrikası vardı. Yazıyorlar, matbaayı Gutenberg bulmuÅŸ! Matbaayı Çinliler buldu, Türkler aracılığıyla Araplara geçtikten sonra Avrupa’ya gitti. Gutenberg sadece harfleri ayrı ayrı oymayı baÅŸardı! Güya pusulayı da G. d’Amalfi icat etmiÅŸti. Pusula da aynen matbaanın izlediÄŸi seyirle Batı’ya ulaÅŸtı. Taberi’siz (839-922), Mesudi’siz (ö 956), Ä°bn-i Miskeyf’siz (ö 1030) tarih yazılırsa ancak bu kadar yazılabiliyor demek ki! Bizans dönemin en büyük kütüphanesi Ä°skenderiye Kütüphanesi’ni yakarken, Ä°slam coÄŸrafyasının her yanında kütüphaneler açıldı. Dante’nin “Ä°lahi Komedya”sı üzerinde Muhiddin Arabi’nin etkisi yadsınabilir mi? “Binbir Gece Masalları”nın Batılı yazarlar üzerindeki etkisinden bahsetmeye gerek var mı? Çok övündükleri klasik müziÄŸin sol anahtarı ve beÅŸ hatlı notayı bile ilk Müslümanlar kullandı. DoÄŸru dürüst su kanalları bile yapamıyorlardı; tarım tekniklerini El Avam’ın “Kitab-ül-hulase”den okuduklarını bilmiyor muyuz? Kristof Kolomb’un 1498’de Haiti’den yazdığı mektuba göre, Amerika’nın keÅŸfi Ä°bn-i RüÅŸd’ün kaydettiÄŸi bilgiler sayesinde gerçekleÅŸti. UluÄŸ Bey’in hazırladığı dünya haritasının kâÅŸif kaptanlara rehberlik ettiÄŸini bilmeyen mi var? Uzatmaya gerek yok. Soru ÅŸudur: 8-12. yüzyıl arasında altın çağını yaÅŸayan Ä°slam aydınlığını kimler, neden, nasıl söndürdü? Televizyonlarda “özgürlük sorunu” olarak ele alınan türban tartışmalarını izlerken kafamda hep bu soru vardı.
Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler. Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz. Powered by AkoComment 2.0! |