27-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
Son Eklenenler
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
FİKİR DÜNYAMIZIN YILDIZLARINDAN : M.SAİD ÇEKMEGİL PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 21
KötüÇok iyi 
Yazar http://www.vakit.com.tr/detail.asp?id=15492   
23-07-2005
Image24 Temmuz 2004 onun ebedi âleme göçtüÄŸü tarih. AkÅŸam güneÅŸi ufukta kayboluÅŸ noktasına akıp giderken, acılarını dindirmek için hizmet eden büyük kerimesinin nezdinde son nefesini verip, dünyamızla olan alakasını kesmiÅŸti.
Hastalanıp, yataÄŸa düÅŸünceye kadar tedkik, tahkik, araÅŸtırma ve dikkat ve teenni ile okuma, okuma, yine okuma. Ve bu alanda pek çok olay, pek çok yaÅŸanmış hatırat. Neden, niçin ve nasılların yoÄŸun bir çaba ile cevapları... Konferanslarla olsun, kitap ve sohbetlerle olsun, bu insanlara ne verebilirim? Tabii, bunun için önce ben almalıyım ki, baÅŸkalarına verebileyim düÅŸüncesiyle yola çıkma.
Bilhassa ele alıp üzerinde iÅŸlediÄŸi konular, insanların ebedi alemlerini ilgilendiren konular olunca asla taviz vermeden, doÄŸru çizgiden sapmadan malâyaninin ve ilimsiz tutum ve davranışların karşısına çıkıp onu hesaba çeken bir duruÅŸ. Muhatabı kim olursa olsun, öÄŸrendiÄŸi, inandığı ÅŸu doÄŸru ona yön verdi: "Güç, Hakk'ta olup, maddede deÄŸildir." Sen yeter ki doÄŸruda ol, Hakk'ta ol, onu samimiyetle korumaya çalış, Rabb'il Âlemin yardım ederdi.
1960 senesine kadar yaptığı çalışmalar, konferans ve seminerleriyle bir hayli tanınmış ve fikir dünyasında kendine özgü bir yeri doldurmuÅŸtu. Bu ÅŸöhret, Ä°slam'ı bilmeyen, anlamayan dar kafalılar ve sisteme katıksız baÄŸlı olan kimseler tarafından hoÅŸ karşılanmadı ve rahatsızlık verici olarak yerini aldı. Ä°lla da siyasi erk tarafından dikkatle izlenmeye baÅŸlandı. Nitekim, 1960 ihtilalinin hemen ardından sistem onu tutukladı. Hiçbir partide kaydı yoktu ve hayatı boyunca hiçbir zaman partici olmadı ve bu insanlara oy da vermedi.
Hâl böyle iken yine de rejim onu tutuklayarak Sivas ilinde kurdukları bir esir kampına almıştı, tabii daha pek çok kiÅŸiyle birlikte. "Misafirimizsiniz, yakında evlerinize döneceksiniz" demiÅŸler, ihtilâl subay ve komutanları. Misafir kelimesi kulaÄŸa hoÅŸ gelen ve gerçekten itibari deÄŸeri büyük olan bir mânâ taşıyor. Fakat bu misafirlik biraz uzun sürüyor. Hürriyetleri ellerinden alınmış ve bir kısım kurallara baÄŸlı olarak yaÅŸamaları gerektiÄŸinin ve bunun misafirlik deÄŸil, bir esaret olduÄŸunun bilincindedirler kamp sakinleri. Çıkış tarihi belli olmayan bu misafirlik altı ayı bulmuÅŸtur maalesef.
Rahmetli Çekmegil üstad, burada esir olduÄŸunun bilincinde olunca, fazla bir beklentiye girmeksizin, umudunu da kırmayıp sunulan hayata kendini hazırlamıştır. Misafir sözcüÄŸünden umuda girenler ise beklediklerini bulamayınca rahatsız olurlar. Öyle ki, bir kısım rütbelileri araya koyarak dışardan yün yataklar, yün döÅŸekler getirirler. DiÄŸer yandan, ücretsiz verilen yemekleri beÄŸenmeyip, özel mutfaklar bile kurarlar.
Bu esaret süresince rahmetli Åžeyh Said'in iki oÄŸlu, Ali Rıza ve Selahaddin Efendiler de orada tutukludurlar. Onlarla tanışıp, ilmi sohbet halkaları kurarlar. Ali Rıza muhteremle yer yer satranç oynarlarmış ve âlim ve fadıl bir kiÅŸi olduÄŸunu yeri geldiÄŸinde zikrederdi. Kamp süresinde ev sahiplerinden bir beklentiye kapılmadığından rahat ve huzuru yerindedir. Hiçbir istek ve ricaya tenezzül etmez, onların verdikleri ile iktifa eder, izzetli yaÅŸamayı hak ederdi.
DoÄŸru ve hak olan davasını orada bulunanlara da iletmeyi ihmâl etmez. Altı aylık Sivas esareti izzetle ve bazı deneyimlerle son bulup salıverilirler.
Resûlullah (sav)'ın ÅŸu sünnetini kendine ÅŸiar edinmiÅŸti: Bir iÅŸin halledilmesinde gereken iki şıkkın kolayını tercih eder, zor olanı terk ederdi. Ä°nsan ÅŸeref ve haysiyetine halel getirecek ucuzluÄŸa ve beleÅŸçiliÄŸe asla prim vermedi. Yerinde kesenin aÄŸzını açar, ama israftan son derece sakınırdı. Zaruri bir ihtiyaç olmayan tek lüksü kahve idi. Evet, kahve içmeyi severdi, fakat bunda da itidâli elden bırakmaz, misafireten gittiÄŸi evlerde "Belki kahve bulunmayabilir, ev sahibi mahçup olur" diye istemezdi, kendiliÄŸinden gelirse müteÅŸekkir kaldığını arzederdi.
Bir baÅŸka özelliÄŸi ile de, Mehmet Akif merhumu hatırlatırdı: Aldırma geç git diyemez, aldırırdı, neme lâzım demez, bana lâzım derdi. Onun için de bir ÅŸiirinde;
Åžair olmak, ne münasebet
diyeceklerim öyle doÄŸdu,
Ben de öyle söyledim.
Belki zannedersin, gönül eÄŸledim
DeÄŸil dostum, deÄŸil
Ne zaman daÄŸdaki baÄŸdakini kovdu,
Duramadı Çekmegil.
YaÅŸantısı ve sözlerinin birbirine uygun olmasına son derece dikkat eder ve bunu Rabbimizin yardımıyla baÅŸarırdı da. Etrafında sinsice ayıp arayanlara bu fırsatı vermez ve onları sevindirmezdi. Aile hayatını, yasak olan tecessüs ile araÅŸtırırlar ve elleri hep havada kalırdı. Elbet bunda Rabbimizin yardımı muhakkaktı ve bir de bütün çocuklarının Ä°slam'ı sevip benimsemeleri ve yaÅŸamalarının da payını teslim etmek gerekir.
Bazen de insanları çok ÅŸaşırtırdı. Sanki bu devrin insanı deÄŸildi, asırlar öncesinden gelen çok düÅŸündürücü tavır ve görüÅŸler serdederdi.
Tefekkürden uzak, gaye ve fani dünyaya taparcasına baÄŸlanarak son derece kliÅŸe hayattan nefret ederdi.
Alışkanlık denen ÅŸeye asla müsamaha göstermezdi. Tefekkürsüz ibadet nasıl olurdu, bunu mü'minler nasıl kabul ederlerdi? "Cehaletten kötü fakirlik, akıldan faideli zenginlik, tefekkür gibi ibadet yoktur" demiyor muydu, bu yüce yolun temsilcisi ve tebliÄŸcisi? Öyleyse nedir bu aymazlık, bu başıboÅŸluk ve tefekkürden uzak yaÅŸamak?
Ta 1950'lerde tesbit ettiÄŸi bu milletçe zaafımızın yanına bir de verememe, yerinde harcayamamayı ekleyince ızdıraplar yumağı daha da büyüyordu.
Ve ÅŸöyle diyordu:
Tenezzüle deÄŸmez bu fani alem
Her kalbe geleni yazar mı kalem?
Leblebiyi anla, ben deyince leb...
Taşıma sularla dönmez bu dolap
Ruhta istiyoruz, ruhta inkılap.
Öyleyse daha çok çalışmalı, çok daha dolaÅŸmalı, dükkan, iÅŸyeri ve ev sohbetleri daha sık yapılmalıydı. Resmi bir kuruluÅŸ olan 'Malatya Fikir Kulübü'nün sohbet seminerleri olabilirse her gün yapılmalıydı. Bu gayretler, bu çabalar Ä°ndi Ä°lahi'de mutlaka, hem de fazlasıyla karşılık bulacaktı ve dünya gözüyle meyveleri de deriliyordu bile.
Ä°ntibaha gelenler, uyananlar yurdumuzun her köÅŸesinde bu doÄŸruları yaşıyor ve yaÅŸatmaya çalışıyorlar. Hamdle, ÅŸükürle yad ediyorlar.
Evet, böyle yoÄŸun bir koÅŸturmaca ve gayret içerisinde iken hastalanıp yataÄŸa mahkûm olmuÅŸtu. Dört yıl sürdü bu yatak mahkûmiyeti.
Ta ki; ÅŸuur kaybına kadar. Biz okurduk, o dinlerdi. Yanlış olarak takıldığı noktada ikaz eder ve müzakereye baÅŸlardık. DoÄŸrusunu tesbit edip ortaya koyduktan sonra okumaya devam ederdik, o da dinlemeye.

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 23-07-2005 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Anket
Kullanıcı Girişi
Kimler Çevrimiçi
Şuan 69 misafir çevrimiçi
Ziyaretçi Sayısı
111747763 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net