19-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
Benim Said ağabeyim... PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 3
KötüÇok iyi 
Yazar Ahmet Kekeç   
26-04-2009

Benim Said aÄŸabeyim...

                                              Ahmet Kekeç

Ä°smini, ilk, babamdan duymuÅŸtum. Rahmetli Bahaddin Bilhan hocanın da bulunduÄŸu bir fikir ortamında, bazı aykırı çıkışlar yapıp hazirunun canını sıkmış. Anlata anlata bitiremiyordu babam: `Öyle bir çıkış yaptı ki Said Çekmegil` diyordu. Yalnız, mutsuz, ihtilaçlı, hep baÅŸka coÄŸrafyaları özleyen bir çocuktum. Hayatım, Atatürk Ortaokulu, ev, babamın marangozhanesi ve SöÄŸütlü Camii arasında geçiyordu.

Bahaddin Bilhan ve Mehmet Alptekin hocadan Kur`an yazısını öÄŸreniyor, SöÄŸütlü Camii`nde mukabeleye gidiyordum. Said aÄŸabeyi iÅŸte bu `sosyal çevrede` tanıdım. Alptekin hoca bir gün Çekmegil`in bir kitabını hediye etmiÅŸti. Elimde `Diyalektik Anlayışımız`, öyle bakakaldığımı hatırlıyorum. Karmaşık ÅŸeyler anlatıyor, karmaşık kitaplar yazıyordu. Ä°lkgençlik yazarlarımı, Kerime Nadir`i, Muazzez Tahsin Berkant`ı, OÄŸuz ÖzdeÅŸ`i, Bekir Büyükarkın`ı hatmettikten sonra o zor ve karmaşık kitaplara geçebilirdim. Öyle oldu. Çocuk aklımla `Kur`an`a muhatap Ä°slam` gibi, ancak bugün anlamını çözebildiÄŸim iddialı laflar ediyor, `sünnet anlayışımızı` sorguluyordum. Bugün hepsi uzak bir anı olan kitapların çoÄŸunu, Said aÄŸabeyin de özendirmesiyle o yıllarda okudum. Liseye giderken, hem ilgilerim, hem okumalarımın yönü deÄŸiÅŸmiÅŸti. Türk ve dünya klasiklerini okuyor, avant-garde yazarlarla düÅŸüp kalkıyordum. Burhan Bayhan`la, Nurettin YaÅŸar`la, Murat Kapkıner`le, Necmettin Evci`yle, Taner Cömert`le, Abdulvahid KeleÅŸyılmaz`la tanışmıştım. Bir taraftan yazıyor, yazdıklarımı YaÅŸar Kaplan`ın çıkardığı `Aylık Dergi`de yayımlatıyordum. Biz de bir dergi çıkaracaktık. Burhan`la buluÅŸup derginin fizibilitesini yapıyorduk. Ara Çayevi`nde baÅŸlayan dergi buluÅŸmaları önce rahmetli Alaeddin Gürün`ün Can Sineması pasajındaki dükkanına, sonra rahmetli Fevzi Özer`in terzihanesine, ardından Said aÄŸabey ve arkadaÅŸlarının finanse ettiÄŸi dernek lokaline taşındı. Said aÄŸabeyle asıl halleÅŸmemiz bu dönemde oldu. 12 Eylül`ün ufunetini yaÅŸadığımız günler. Sabah mesaiye gider gibi lokale gidiyor, mekana düÅŸecek arkadaÅŸları bekliyorduk. Hasan Begeç, Ömer Åževki Hotar, Necati MengüÅŸoÄŸlu, Alaaddin Bora müdavimdi. Arada bir C. Ü. HasannebioÄŸlu, Metin Önal MengüÅŸoÄŸlu, Turan Korkmaz, Ebubekir EroÄŸlu uÄŸruyordu. Said aÄŸabey genellikle öÄŸlenden sonraları gelirdi. O gelince hava birdenbire deÄŸiÅŸirdi. Bütün hayatını, geleneksel din algısını deÄŸiÅŸtirmeye, bidat ve hurafeleri `ayıklamaya` vakfetmiÅŸti. Çok dikkatli, hatta zaman zaman çok acımasız olabilen bir tartışmacıydı. Öyle bir muhakeme tarzı vardı ki, muhatabını çürütmez, adeta parçalardı. Hayatımın en renkli, en verimli günleri o dernek lokalinde geçti. Said aÄŸabey anlatıyor, biz dinliyorduk. Kuzu kuzu dinlediÄŸimiz için de kızıyordu. `Ä°tiraz edin, irade koyun, her söyleneni hemen kabullenmeyin, araÅŸtırın` diyordu Vefat haberini aldığımda üzüldüm, içlendim. En son, Fehmi Koru ve Mehmet Barlas`la çaÄŸrılı olduÄŸumuz Malatya Belediyesi`nin bir etkinliÄŸinde görüÅŸmüÅŸtük. Hasta yatağından kalkıp ziyaretimize gelmiÅŸti. Fehmi aÄŸabeye dönüp, `HemÅŸerime iyi bakın, o bizim için çok kıymetli` demiÅŸti. Çok duygulanmıştım! Said aÄŸabeyden aldığım en büyük hediyeydi. Fatma K. BarbarosoÄŸlu, bir yazısında, `Sevdiklerinizin arkasından ölüm yazıları yazmak ziyadesiyle güçtür. Çünkü kolaylıkla rahmetliyi anlatıyorum derken kendinizi anlatmaya baÅŸlayıverirsiniz` diyordu. BaÅŸtan beri kendimi, çevremi(zi) anlattığımın farkındayım. Evet, gidenin arkasından yazılanlar her zaman `bak ben buradayım` anlamına gelebilecek bir çiÄŸliÄŸe teÅŸnedir. Ama beni, bizi, çevremizi oluÅŸturan biraz da Said aÄŸabeydi. Said aÄŸabeyin anlattıklarıydı. Mekanı cennet olsun.


kaynak


2004-07-29 Yeni Åžafak http://www.yenisafak.com.tr/akekec.html

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111277594 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net