Helikopteri bulunca yetkililere haber verdik ama zaman geçtikçe fırtına daha da arttı. Yetkilileri tekrar arayıp, 'Biz de burada öleceÄŸiz' dedik. Yetkililer aramaya çıktıklarını söylediler ama daha fazla dayanamayıp Sisne'ye doÄŸru yürümeye baÅŸladık. Sis vardı, nereye gittiÄŸimizi bilmeden yürüyorduk. AkÅŸam oldu, yönümüzü ÅŸaşırdık" diye dile getirdi.
Güngör KARAKUÅž / Ä°STANBUL (AHT)
FOTO: SEDAT SUNA
ÖZEL HABER
17 kiÅŸilik ekiple KeÅŸ Dağı Kanlıçukur mevkiinde içinde BBP Genel BaÅŸkanı Muhsin YazıcıoÄŸlu'nun da bulunduÄŸu 5 kiÅŸiyi taşırken düÅŸen helikopterin enkazını ve cesetleri bulan köylülerden Remzi Gök,
enkazı aramaya "cami imamının vaazı" üzerine karar verdiklerini anlattı.
Gök ve arkadaÅŸları, Sisne bölgesinde çok alçaktan geçen bir helikopter geçtiÄŸini anlatan bir çobanın sözlerine Cami imamının 'Allah rızası için yardım etmek farzdır' ÅŸeklindeki anonsu eklenince, helikopterin KeÅŸ dağı bölgesine düÅŸmüÅŸ olabileceÄŸini düÅŸünüp harekete geçtiler. Çevrepınar'dan beÅŸ arkadaÅŸ, Döngel köyünden 11 kiÅŸi ve Göksun'dan bir kiÅŸi, oluÅŸturdukları ekiple Kızılöz köyüne gittiler. Kızılöz köyü muhtarına KeÅŸ dağı bölgesine gideceklerini anlatıp muhtardan Kızılöz'den KeÅŸ dağı bölgesine nasıl gideceklerini tarif etmesini istediler.
"Sisne'de bir çobanın helikopteri çok alçaktan uçarken gördüÄŸünü duymuÅŸtuk. Cami imamı 'Allah rızası için yardım etmek farzdır' diye anons yapınca biz de Allah için düÅŸtük yollara" diyen Remzi Gök, "Neden hiçbir yetkiliye haber vermediniz?" ÅŸeklindeki sorumuzu, "Biz Allah için gittik oraya. Acıdık o insanlara, yardım etmek istedik. Helikopter bizim dağımıza düÅŸmüÅŸtü, bulabilirsek sadece biz bulurduk. Oralar bizim daÄŸlarımızdı, her karışını biz biliyorduk" diye yanıtladı.
Onlar, Sisne bölgesinde çok alçaktan geçen bir helikopter geçtiÄŸini anlatan bir çobanın sözleri üzerine helikopterin KeÅŸ dağı bölgesine düÅŸmüÅŸ olabileceÄŸini düÅŸünüp harekete geçtiler. Çevrepınar'dan beÅŸ arkadaÅŸ, Döngel köyünden 11 kiÅŸi ve Göksun'dan bir kiÅŸi, oluÅŸturdukları ekiple Kızılöz köyüne gittiler. Kızılöz köyü muhtarına KeÅŸ dağı bölgesine gideceklerini anlatıp muhtardan Kızılöz'den KeÅŸ dağı bölgesine nasıl gideceklerini tarif etmesini istediler.
Arama - kurtarma çalışmalarının Kızılöz, Sisne, Kurucaova bölgelerinde, yüksek bölgelerde yapıldığını hatırlatan Remzi Gök, ekiplerin helikopterin bulunduÄŸu vadiye inmemesine tepki gösterdi. Gök, "Enkazı da cenazeleri de bizler, köylüler bulduk. Arama kurtarma çalışmaları yamaçlarda yapılmış, vadiye girmemiÅŸler. Girmeleri gerekiyordu. Bölgeye ne korucu, ne jandarma geldi" dedi.
Arama kurtarma ekiplerine enkazın yerini anlatıp ekipleri beklerken tipinin çok arttığını anlatan Gök, "Çok yoÄŸun kar vardı. Biz de yardım istedik. 'Biz burada donacağız, yardım edin' derken Acil Yardım görevlisi bize 'Yeriniz rahat mı?' diye sordu. Sinirim bozuldu. Ben de dobra dobra konuÅŸtum." dedi.
"NEREYE GÄ°TTİĞİMÄ°ZÄ° BÄ°LMEDEN YÜRÜYORDUK"
"Kar ayakkabıları ve kıl çoraplarla dört saat boyunca hiç durmadan yürüdük. Helikopteri bulunca yetkililere haber verdik ama zaman geçtikçe fırtına daha da arttı. Yetkilileri tekrar arayıp, 'Biz de burada öleceÄŸiz' dedik. Yetkililer aramaya çıktıklarını söylediler ama daha fazla dayanamayıp Sisne'ye doÄŸru yürümeye baÅŸladık. Sis vardı, nereye gittiÄŸimizi bilmeden yürüyorduk. AkÅŸam oldu, yönümüzü ÅŸaşırdık."
Ölümlere çok üzülmekle birlikte enkazı bulmuÅŸ olmaktan gurur duyduklarını söyleyen Çevrepınar köylüleri Hacı Kuzgun, Ramazan Kuzgun, Ekrem Kozcu, Mustafa Kuzgun ve Fatih Gökçek ise, yaÅŸadıkları korku ve dehÅŸeti böyle anlattı.
ArkadaÅŸları adına Hacı Kuzgun'un anlattığına göre, ayaklarında "hetig" adı verilen kar ayakkabıları ve kıl çoraplarla dört saat boyunca hiç durmadan yürüdüler. SoÄŸukla, tipiyle ve fırtınayla mücadele ettiler. Hacı Kuzgun yaÅŸadıklarını, "2.5 metreyi geçkin kar vardı. Tipi yüzünden 20 metrelik mesafeyi göremiyorduk. Dört saat çıktıktan sonra helikopterin yamaçlardan birisine vurmuÅŸ olabileceÄŸini düÅŸünüp KeÅŸ dağının yamaç bölümlerini dolaÅŸtık. Helikopterin kırmızının karlar içinde parladığını gördük. ArkadaÅŸlarla o bölgeye doÄŸru koÅŸtuk" diye anlattı.
"Helikopter yamaca vurmuÅŸ, paramparça olmuÅŸtu. 150 metre yukarıdan uçsaydı, bu yamaca çarpmazdı" diyen Kuzgun, olay mahallini "Olay yerinde bir cenazenin helikopterin önünde, bir tanesinin helikopterin içinde, ikisinin de helikopterin arka kenarında olduÄŸunu gördük" diye anlattı.
"YETKÄ°LÄ°LERÄ° BEKLERKEN DONMAKTAN KORKTUK"Helikopteri bulduktan sonra 112 Acil Servisi aradıklarını, yetkililere ve kurtarma ekiplerine haber verdiklerini anlatan Hacı Kuzgun, "Biz onları beklerken fırtına daha da arttı. Tekrar yetkikilerle irtibata geçip 'Fırtınada biz de burada öleceÄŸiz' dedik. Yetkililer, aramaya çıktıklarını söylediler ama biz onları beklerken donmaktan korkup aÅŸağı, Sisne'ye doÄŸru yürümeye baÅŸladık. Ä°nanılmaz bir sis vardı. Gözümüzün önünü göremiyorduk. Nereye gittiÄŸimizi bilmiyorduk. Üç saat boyunca yürüdük. Sonunda bir ışık görüp birbirimizi çağırdık. Işık yakanlar, koruculardı. Birlikte bir maÄŸaraya sığındık. Orada yemek yedik, 10 dakika içinde yeniden yola çıktık" diye konuÅŸtu.
Korucularla buluÅŸtuktan sonra, aÅŸağıda, dozerin yol açtığını gördük. SaÄŸlık ekipleri müdahale etti. Bir arkadaşımız fıtık ÅŸiÅŸmesi dolayısıyla hastaneye kaldırıldı. BeÅŸ saat boyunca telefon çekmediÄŸi için bizden haber alınamamıştı" diye anlattı.
Güngör KARAKUÅž / Ä°STANBUL (AHT) Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.