27-04-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa arrow Güncel Yazılar arrow KADIN VE ERKEK ÃœZERÄ°NE I
KADIN VE ERKEK ÜZERİNE I PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 93
KötüÇok iyi 
Yazar Halit ÖZDÃœZEN   
05-03-2009
KADIN VE ERKEK ÜZERÄ°NE  -I-

                                        Halit ÖZDÜZEN(*)
      Erkeklik konusunda hayal-meyal ilk hatırladığım, arzuladığım ÅŸeyi elde edemeyince, bebeklik dönemimden kalan içgüdümle-  bilinçaltındaki gözyaşı silahını kullanarak anneme ÅŸantaj yapmaya kalktığımda, sert bir ÅŸekilde : “Sen erkeksin, erkekler aÄŸlamaz!”  diye, beni azarlamasıydı! Bazı küçük biyolojik farklılıkların beni “erkek” yapıp, büyük sorumluluklar yükleyerek, karşı cinsten ayırdığını 2-3 yaÅŸlarımda algılayamazdım(!)  Ä°lerleyen yıllarda annem benden bahsederken, üzerine basa, basa gururla: “OÄŸlum erkek olacak.” dediÄŸinde, henüz aday olduÄŸumu fark
edebildim! Nasıl erkek olunacağını bilmemekle beraber, ailem ve çevremin beni eninde-sonunda “erkek” yapacağından emin fakat, benim de o yolda emek sarf etmem gerektiÄŸini anlamıştım!  Her nedense, “ErkekliÄŸe” yönlendirmede önemli çaba, annemin yanında ablam ve ailenin diÄŸer kadınlarından gelmekteydi; beni  erkek yapınca,  kendilerince büyük bir projeyi hayata geçirmiÅŸ olacaklardı (!)… Hata yaptığımda elbirliÄŸiyle, “Sen erkeksin, erkekler öyle yapmaz; ” diye sürekli ikaz ederek, süklüm- püklüm çelimsiz bir çocuktan    “gerçek bir erkek” çıkarmaya kararlıydılar. Çocukluk ve gençlik yıllarımda oldukça hoÅŸlandığım o özverilerin nedenini,  bilinçlenme ve aydınlanma yıllarında anlamakta  zorlandığımı söylemeliyim!...

     Ergenlikle beraber ok yaydan çıkmış, “erkekliÄŸe” doÄŸru giden yolda psikolojik ve biyolojik adımlarım hızlanmıştı (!)  Hedefe yaklaÅŸtığımı sandıkça, erkeklerin aÄŸlamama yanında,  ”acıkmaz, susamaz” , hele askerlik yıllarımda  “uyumaz”  mahluklar olduÄŸunu da anlamış , ancak “erkeklik gururumla”, nedenini  sorgulayamamıştım!... Yemin Merasimi sonrası silah ve cephane dağı-tıldığında,  “suyun ötesindeki düÅŸman” gösterilerek: “Ananızdan erkek olarak doÄŸmanın bedelinin ödeneceÄŸi gün, iÅŸte bu gün. ” demiÅŸlerdi! AskerliÄŸim, A.B.D BaÅŸkanının BaÅŸbakan Ä°nönü’ye  hitaben: ”Hibe silahları iznimiz olmadan kullanamazsınız.”  diye yazdığı “ Johnson Mektubu”ndan sonraki yıllara rastla-dığından, depolardan  “sopa da olsa bizim silahlarımız” diye çıkarıp, gözü-müzden boÅŸalan yaÅŸlarla ıslattığımız Kırıkkale Piyade Tüfeklerle   eÄŸitim yaparak,  milletçe kırılan erkeklik gururumuza aÄŸladık!... Ä°lk eÄŸitim akÅŸamı, “Elin Gavuruna”  muhtaç olmamak için, ulusça yeni hedeflere yönelip,  çaÄŸdaÅŸ olanaklar yaratacağımız günleri düÅŸleyerek sabahladım!.. Ä°ÅŸte o gün, aÄŸlamanın pek de kötü bir ÅŸey olmadığını keÅŸfettiÄŸim gün olmuÅŸtur!… Ä°nönü, Johnson’a cevabında : “Yeni bir dünya düzeni kurulur, Türkiye’de o dünyada yerini alır.”  demesine demiÅŸti de, o günden sonra köprülerin altından çok sular geçtiÄŸi halde, deÄŸiÅŸen  pek bir ÅŸey olmadığı gibi, üzülenlerimizde üzüntümüzle kaldık!.

     Tekrar konuya dönersek, ailemin ve çevremin beklentilerini karşılayan bir erkek olabilmek için, ünlü ÅŸair gibi: “Gençlik yıllarımda omuzların üzerinde bir baÅŸ taşımanın önemli olacağına” inanmakla beraber,  karşı cins için güçlü pazı  ve üçgen  vücudun gerekli olduÄŸunu  gözlemledim! Ancak iliÅŸkilerde o günün ucuz aydın modasıyla, entel davranış ve görüntünün daha da etkili olduÄŸunu öÄŸrenmem fazla zamanımı almadı! Ancak gençliÄŸimin baharını yaÅŸamamıştım ki, anneme göre :  “Okulunu bitirmiÅŸ,   boylu-poslu, yakışıklı oÄŸlunun mürüv-vetini görme zamanı gelmiÅŸti; ebemden sonra erkek olduÄŸumu ilk keÅŸfeden annem, bunu söylüyorsa elbette bir bildiÄŸi olmalıydı (?)  Biraz da ironi katarak belirtmem gerekirse, benden kurtulmanın da gayretleriyle, apar-topar bir kız bularak,  birbirimize beÄŸendirip,  “baÅŸ-göz “ ettiler! O heyecanla kimin baÅŸ, kimin göz olduÄŸunu pek  algılayamamıştım. Birçok “erkeÄŸin bakarak göremedikleri nesne ve olguları,  kadınların bakmadan görebildiklerini” anlamam ise, çok uzun yıllarımı aldı!  BaÅŸ meselesine gelince, -erkekler fazla heveslenmesin -  burada  sadece genellemenin doÄŸru olmadığını söylemekle yetineceÄŸim!... EvlendiÄŸim gün annem beni paylaÅŸmak zorunda kaldığı kadına gönüllü-gönülsüz teslim ederken, fısıltıyla: “ Kızım, oÄŸluma iyi bak ha”  diye sıkıca tembih etmiÅŸ olmalı ki,  eÅŸim anaç tavrını takınıp, elimden tutarak:  “Merak etme anneciÄŸim gözüm hep üzerinde olacak.”  dediÄŸini hatırlıyorum. O günden sonra, onun olmadığı yerlerde bile enerji ve bakışlarını hep üzerimde hissettiÄŸimi söyleme dürüstlüÄŸünü göstermeliyim! EÅŸim soyadımı alarak bana sahiplendiÄŸi gibi, tüm soyuma, sopuma da sahiplenir olmuÅŸtu! Devir-teslim gününe kadar hep çocuk muamelesi yapıp, kaybolmayayım diye  gözünü üzerimde tutan annem, ancak baÅŸka bir kadına teslim ettiÄŸinde rahat nefes alabilmiÅŸti!…  Niye yalan söyleyeyim, erkek olmanın ne kadar zavallılık ve acizlik olduÄŸunu ancak, o kadından kadına kargo-paket teslim edildiÄŸimde anlayabildim! Böylece eÅŸimin evlenme cüzdanına göre kocası olurken,  bir ba-kıma ilk çocuÄŸu da olmuÅŸtum! O günden sonra birçok erkek ve kız çocuk yetiÅŸtirdiÄŸimiz halde, büyümemi istemediÄŸi için hep çocuk olarak kaldım; büyür-sem belki de diÄŸerleri gibi elinden uçup gideceÄŸi endiÅŸesini taşıyordu (!)…

                                                                                                            ****

      Türkiye’de biyolojik anlamda yetiÅŸen erkeklerin üç aÅŸağı, beÅŸ yukarı   maceraları böyle, ya kadınlar ?! Kadınların sosyal tarihiyle ilgili yaptığım araÅŸtırmada görüÅŸlerinden yararlandığım birçok deÄŸerli kadın akademisyen ve yazar;  kadınlığın zor bir iÅŸ olduÄŸu konusuna odaklanarak, bu zorluÄŸun erkek egemenliÄŸinden kaynaklandığı noktasında birleÅŸtiklerini gözledim. Tespitlerin önemli bölümüne katılmakla beraber, göz ardı edilen önemli husus: Yüksek eÄŸitim almış, kariyer sahibi bir çok annenin yetiÅŸtirdiÄŸi çocuklarda dahi, erkeÄŸin lehine yaptığı ayrımcılığın nedeni, sosyal psikologların çözmesi gereken  önemli bir problem olarak, toplumun önünde  durduÄŸudur!...

(* ) B.Ü. 1977 mezunu olan yazarın kitaplarından AÅŸk Yolcusu, Tasavvuf Yolcusu(Ötüken Yayınları/Ä°st.) ve Esmaü’l Hüsna (Beyaz Kule Yayınları/Ank.) yayımlanmıştır. Ayrıca çok sayıda ÅŸiir, makale ve denemesi gazete, dergi ve internet sitelerinde yayımlanmaktadır. Åžiirlerinden bir bölümü çeÅŸitli formlarda bestelenmiÅŸ olan yazarın, diÄŸer araÅŸtırmaları yanında, kadınların sosyal tarihi ile ilgili çalışması, yayımlanmak için sıra beklemektedir.

Yorum
ellerinize sağlık
Yazar kubha açık 2009-03-21 01:27:36
devamını merakla bekliyoruz.

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 21-03-2009 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
111721672 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net