Ama biz müminlerin, hangi konumda olursak olalım, hiç deÄŸiÅŸmeyecek asli bir istemimiz Allah’tan -onun ödüllendireceÄŸi bir nitelik içinde- Cennet’i talep etmektir. Hayatın anlamı budur. Bunu bir güzel ifadenin yorumsal cümleleriyle söylersek, asıl maksat Cennettir. Onun için biz -özel konumlarımıza iliÅŸkin dualarımız dışında genel olarak- ÅŸöyle dua etmeye talimliyiz: Ey yüce Allah’ım!.. “Bizi dosdoÄŸru yola ilet”; gösterdiÄŸin doÄŸru yol üzerinde, insani tekamül içinde, doÄŸrudan Cennetine giden, götüren yolunda merhale katettir bize... “Bize dünyada iyilik ver, ahirette de bize iyilik ver; bizi Cehennem ateÅŸinden koru…”
Yol, yordam, usul, esas hepsi aynı ÅŸey; biz kendimize kalırsak sapabiliriz. DoÄŸru yoldan yürümek bazen zor ve yokuÅŸlu da gelebilir. Bu zorluk ve yokuÅŸ sebebiyle karanlık ve ÅŸaÅŸkınlığa saparak doÄŸru yoldan ayrılanlardan eyleme bizi...
Bize ihsan ettiÄŸin, meselelere akıl gözüyle bakabilme, bilimsel doÄŸrulukla, fıtri vicdanla ve merhametle hadiselere nüfuz kabiliyetimizi artır bizim... Çünkü sen bizi, bu kabiliyetlerimizle nimete erdirirsin. Keyfiliklerimizin sonucu, bu kabiliyetlerimizi iptal ederek gazaba uÄŸrayanların akıl dışı eÄŸri yol ve yöntemlerine teveccüh ettirme bizi... Bize lûtfunu sürdür ki; kainatı kucaklayan, evrene hükmeden yasalarını doÄŸru ÅŸekilde ihata ve idrak edelim de, onurlu, temiz ve Cennete layık bir hayat sürdürelim.
Küçücük bir tefekkür kimlerin Allah’ın aydınlığında, kimin gazap karanlığında yürüdüÄŸünü gösterir bize... Nimetler sendendir, gazabının sebebi baÅŸka...
Allah’ım!.. Sen aklını kullanmayanları pislik içinde bırakırsın. Sen uyarılarına taammüden (inatla) arka dönenleri, hakikatin gün ışığını perdeleyenleri, karanlıkta bırakır; tecziye de edersin. Sen iyiyle kötüyü, suyu getirenle testiyi kıranı nezdinde bir tutmayacağını önceden haber de vermiÅŸsin...
Haddini aÅŸanlar, fahiÅŸ kötülükler yapanlar, gazaba uÄŸrayanlardır. Onlara benzememek için yardım isteriz senden. Onların karanlık hayat tarzından uzak tut bizi...
Her gün binlercesini kasaphanelerde kestikleri halde, yılda bir kez kurban kesmemizi -senin rızana yönelik olduÄŸu için- vahÅŸet gibi takdime yeltenen kısır ve cüce idraklerin -Avrupa’nın göbeÄŸinde, Afrika’nın derinliklerinde, Rusya’nın pençesinde, Cezayir’de, Afganistanda, KeÅŸmir’de, Irakta, Gazzede, dünyanın her yerinde- insanlık onurunu kendi pis sömürüleri için katletmelerine karşı, sen bize güç ver...
Senin ışığında yürümek, sadece aktif kötülüklerden korumakla kalmaz; kötü teÅŸvikler ve umursamazlıklarla döÅŸenmiÅŸ yolların kasislerine düÅŸmekten de ayrıca esirger bizi... Işığına göz kapayanlardan etme bizi!..
Sen bizi birlikteliÄŸin gücüyle teçhiz et, hızlandır. Sen bizi ÅŸaÅŸkınlığa saplanmış olanların yolunun akibetine maruz kalmaktan koru!.. Koru yüce Allah’ım!.. (Amin)
Bkz. K.: Fatiha, 6, 7; Bakara:
|