Ahmedinecad ve Anıtkabir |
|
|
|
Yazar Taha Akyol (Objektif) 14.08.08 T. Milliyet
|
14-08-2008 |
Ahmedinecad ve Anıtkabir Taha AKYOL ![](http://tbn0.google.com/images?q=tbn:LPetWR_vIue9pM:http://yildizhaber.org/files/Taha-081207.jpg)
DIŞİŞLERÄ° Bakanı Babacan Ä°ran CumhurbaÅŸkanı’nın Anıtkabir’i ziyaret etmemesini ayrıntı olarak nitelemiÅŸti. Mümtaz Soysal Hoca, Cumhuriyet‘teki yazısında, Babacan’ı “cehalet”le suçlayarak ÅŸu soruyu sordu: “Bu ayrıntıysa esas olan nedir?” Åžimdi size 19 Aralık 1996 tarihli Milliyet‘ten bir haber: “Türkiye’ye bugün resmi ziyarette bulunacak Ä°ran Devlet BaÅŸkanı HaÅŸimi Rafsancani’nin onuruna CumhurbaÅŸkanı Süleyman Demirel’in Çankaya KöÅŸkü’nde vereceÄŸi yemekte harem-selamlık uygulanacağı, içki servisi yapılmayacağı bildirildi. Söz konusu uygulamanın Rafsancani’nin isteÄŸi üzerine gerçekleÅŸtirileceÄŸi belirtilirken, konuk devlet
baÅŸkanının Anıtkabir’i de ziyaret etmeyeceÄŸi kaydedildi.” Hatta Demirel, Rafsancani’yi ve çarÅŸaflı eÅŸini, mutat protokolle Çankaya’da deÄŸil, askeri törenle havaalanında karşılamış, sonra, Rafsancani’yi GAP’a götürmüÅŸtü. Peki, bu konuda Soysal’ın yazdıkları mı akılcıdır, Demirel’in yaptıkları mı?
Esas olan nedir? Soysal Hoca, Rafsancani’nin ziyaretini de eleÅŸtirmiÅŸ miydi, bilmiyorum. Benim bulduÄŸum, sadece Ecevit eleÅŸtirmiÅŸti: Ä°ran CumhurbaÅŸkanı’nın Anıtkabir’e gitmemesini “doÄŸrudan doÄŸruya Atatürk’e ve onun kurduÄŸu devlete saldırı” diye niteleyen Ecevit, “Türkiye’nin kararlı davranmasını” istemiÅŸti. O zaman Ecevit muhalefettedir; sırtında yumurta küfesi yoktur! Aynı Ecevit BaÅŸbakan olduÄŸunda, 21 Ocak 2000’de Ankara’ya gelen Ä°ran DışiÅŸleri Bakanı Kemal Harrazi’nin Anıtkabir’i ziyaret etmemesini hiç sorun yapmayacak, oturup görüÅŸecekti! CumhurbaÅŸkanı Demirel’in de BaÅŸbakan Ecevit’in de Ä°ranlılarla görüÅŸmesinde temel konu PKK idi. Demirel’in Rafsancani’yi GAP’a götürmesi de Hafız Esad’ın Suriye’sine mesajdı!.. Anıtkabir’e gitmediler diye, Türkiye, terör ve milli güvenlik gibi hayati konuları Ä°ranlılarla görüÅŸmese miydi?! Mümtaz Soysal’ın “Esas olan nedir?” sorusunun cevabı da buradadır: Esas olan, Türkiye’nin çıkarlarıdır! Dış politika milli çıkarı hesaplama sanatıdır.
‘Akılcı’ davranış? Ankara-Tahran iliÅŸkileri geliÅŸtiÄŸi içindir ki, bugün Türkiye ile Ä°ran arasında terör, enerji ve Irak konularında ciddi iÅŸbirliÄŸi var. Demek ki, ‘akılcı’ olan, Demirel’in Rafsancani’ye yaklaşımıydı; kısa vadede bir ÅŸey çıkmamıştı ama uzun vade için zemin hazırlamıştı. Bugün de CumhurbaÅŸkanı Gül’ün Ahmedinecad’la görüÅŸmesinden ciddi bir ÅŸey çıkmayacaktır ama Türkiye’nin ‘devrede’ olması, dünyaya bu mesajı vermesi uzun vade açısından ‘akılcı’ bir tavırdır. Ä°ran’ın nükleer ihtirası yüzünden Batı’nın ekonomik ve hele de askeri yaptırım uygulaması Türkiye’ye büyük zarar verir! Ä°ran’ın nükleer güç haline gelmesi de bölgedeki dengeleri altüst ederek Türkiye’ye büyük zarar verir! Ä°ÅŸte “esas olan” bu sorunlardır. Ä°ranlıların “Anıtkabir”i ziyaret edip etmemesi ne yazar! Prof. Soysal Atatürk’ün de dış politika uÄŸruna neler yaptığını bilmez mi? Bilir elbette. Zaten yazısını yurtiçinde “koruma kollama” tahrikinde bulunmak amacıyla yazmış; ÅŸu satırlar onun: “Önümüzdeki aylarda bütün cumhuriyetçi kurumlara, partilere, üniversitelere, orduya, yargıya, basına düÅŸen ödevlerin yerine getirilmesinde hiç geç kalmamak gerekecektir!” Dışarısı bu kadar karışıkken bir de içeride istikrarsızlık! ‘Akılcılık’ bunun neresinde? Yarın: Çürüyen Ä°ran, yükselen Ä°ranSadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler. Lütfen hesabınıza giriÅŸ yapınız veya kayıt olunuz. Powered by AkoComment 2.0! |
Son Güncelleme ( 14-08-2008 )
|