Ä°LÄ°MSÄ°Z Ä°NSANLARIN MÜZMÄ°N MARAZI
Ä°limsiz bir çevrede kriter düÅŸünülemez. Bu çevre için
“HAYIR!.. DOÄžRUSU (Ä°LME YÖNELMEYEN) Ä°NSAN AZAR”(1) hükmü de deÄŸiÅŸtirilmez. Ölçüsü olmayan insanın azgınlığı çok kere ifrata düÅŸmekle nicelenir. Bu maraz tedavi görmez, müzminleÅŸirse insanı helake götürür. “… Ümmetim yetmiÅŸ üçe bölünür, hepsi cehennemdedir. Ancak benim ve ashabımın yolu üzere olan biri deÄŸil”(Müslim). Hz. Ali (r.a) ÅŸu sözüyle bu manayı ifade etmiÅŸ olmuyor mu?
“BENÄ°M HAKKIMDA Ä°KÄ° GRUP HELAK OLDU AÅžIRI SEVENLER VE SEVMEMEKTE AÅžIRI OLANLAR”(2)
Hz. Ali’yi sevmek imanın, sevmemek münafıklığın alameti iken (3), bu sevgide aşırılık marazı ise helakin sebebi sayılmıştır.
Ä°dare kadrosundan caizeler almak maksadıyla uzun ve mübalaÄŸalı medhiyeler, ölçüsüz övgüler sunan dünün ÅŸahsiyeti silik ÅŸairlerine, meddahlarına taÅŸ çıkartacak bir tarzda ölçüsüz ve kontrolsüz övgüleri, günümüzün basın ve yayın organları, ilim ve ciddiyetten uzak bir eda ile itiyad haline getirmiÅŸ bulunmaktadır. Ölüm yıldönümleri, doÄŸum yıldönümleri, temel atma törenleri, açış törenleri, kuruluÅŸ törenleri, nutuklar, protokoller, merasimler, sınırı olmayan övgüler, mübalaÄŸalar…Ve çokça samimiyetsizlikler… Ä°ÅŸte kritersiz insanların mühlik marazı!...
Batının zengin ülkeleri, sömürdükleri memleketlerin halkını aç ve bi-ilaç bırakırlarken kendi tabutları için milyarlara mal olan heykeller, abideler, dikmekte, bununla beraber adalet ve eÅŸitsizlik nutukları çekmekte… Kendi masrafları bir yana köpeklerinin yıllık masrafı bile milyonları bulmakta… Sahte bir “EŞİTLÄ°K” sloganını elden bırakmayan, tüm manevi deÄŸerleri reddeden Leninist Moskoflar, Allah’ı tanımaya tenezzül etmezler amma, Lenin mabutlarının çorapları karşısında bile zibil seviyesinde küçülürler, ölüsü uÄŸruna bile milyarlar harcamaktan kaçınmazlardı, tabutlarına tapınmayı bile adeta “kutsal bir ibadet” kabul ederlerdi. Sapıklık ve hurafede Rusları bile geçen Çin komünistleri, Mao’larından bahsederken “en büyük liderimiz, en büyük rabbimiz…”(4) diyecek kadar mübalaÄŸada ileri gitmiÅŸtiler. Devlet dairelerinden tutun iÅŸportacının arabasına, tarlada çalışan iÅŸçinin ÅŸemsiyesine kadar her yere Mao taÄŸutlarının resmini asmakla ibadet etmekte idiler…
MARAZIN TEDAVÄ°SÄ° HAK ÖLÇÜYE DÖNÜÅžÜR Hak ölçüye dönüÅŸü baÅŸaramayan insanlar, bu marazı tedavi etmekten hep aciz kalmışlardır. “ Allah ve Peygamberi bir ÅŸeye hükmettiÄŸi zaman inanan erkek ve kadına artık iÅŸlerinde baÅŸka yolu seçmek yaraÅŸmaz..” (el-Ahzab:36) Yüce Peygamberimiz (A.S) : “MEDDAHLARI GÖRDÜÄžÜNÜZDE YÜZLERÄ°NE TOPRAK SERPÄ°NÄ°Z” (5) buyururlar. Åžahsiyetinden fedakarlık yaparak efendi edindiÄŸi kimseyi yanıltmaktan baÅŸka yararı olmayan meddahın, caize yerine, yüzüne toprak serpildiÄŸi muhitte ne rolü olabilir? Gereken odur ki beden sıhhatli ola, zararlı mikrobun ne etkisi olabilir?..
Tevhid dini olan Ä°slam, her iÅŸte itidali emreder, ifrat ile tefriti ÅŸiddetle yasaklar. Noksandan münezzeh olan, hiç yanılmayan yalnız Allah’tır. Biri birinin övgüsünden ziyade, insanlar mütekabil ikazlara muhtaçtır. Karşılıklı sevginin, kardeÅŸliÄŸin gereÄŸi de budur. MübalaÄŸa yapıcı deÄŸil, yıkıcıdır. Muhatabın yanılmasına, hatta şımarmasına sebep olabilir. Olmasa da övgücü için izzet-i nefse uygun düÅŸmez. Çünkü onlar caizeye deÄŸil, nefret toprağına layık olmuÅŸlardır.
Peygamberimiz (A.S.), arkadaşını överken ifrata düÅŸen birini gördüÄŸünde, “ HELAK ETTÄ°N VEYA BELÄ°NÄ° KIRDIN” buyururlar. (6)
BaÅŸka bir Hadis meali: “AÅžIRILIKTAN SAKININ. SÄ°ZDEN ÖNCEKÄ°LERÄ° AÅžIRILIK HELAKE GÖTÜRDÜ… SARA MERYEM OÄžLUNU ÖVDÜKLERÄ° GÄ°BÄ° SÄ°Z BENÄ° ÖVMEYÄ°N BEN ANCAK KULUM. BENÄ°M Ä°ÇÄ°N ALLAH’IN KULU VE RESULÜ DEYÄ°N” (7)
Bu ölçü ile hareket eden sahabeler Allah’ın sevgi ve rızasını kazanmak yanında insanlar için bir ÅŸeref örneÄŸi olmuÅŸlardır. Hz. Muaviye’nin Medine’ye vali tayin ettiÄŸi Hz. Ebu Hureyre, sırtında taşıdığı odun yüküyle bir gün ÅŸehrin pazarından geçer, Kalabalık arasında yol bulabilmek için “ VALÄ°NÄ°ZÄ°N SALTANAT MEVKÄ°BÄ°NE YOL AÇIN” diye haykırarak uyguladığı sadeliÄŸi dile getirir. (8)
Hakkında vahye mahzar olmadığı her konu için arkadaÅŸlarıyla meÅŸverette bulunan Allah Resulü, beÅŸeri hiçbir düÅŸüncenin insan için hüccet olamayacağını dile getirir.
Bu kainat denizinde muayyen yolculuÄŸa çıkan hayat gemisi, ne kadar saÄŸlam olursa olsun pusula kriterine sahip olmadan nasıl “SAHÄ°L-Ä° SELAMETE” çıkabilir?...
Bahaddin BÄ°LHAN (*)
(1) el-Alak : 6
(2) Nahc’ul BalaÄŸa C: 2, S : 210
(3) Müslim C: 1, S:16, 1969 Kuveytte matbu (4) Biaau’s Sin 1969(5) Buhari Müslim C: 2, S: 157 a.e.
(6) Buhari
(7) Müslim C: 2, S : 242 a.e
(8) Tecrid-i sarih C: 1, S : 451(*)E. Mersin Müftüsü
(**) kriter, C. 1, sayı 3, Temmuz 976’dan Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.