05-12-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
Eski ilaçları severim.... PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 13
KötüÇok iyi 
Yazar Dr. Murat KınıkoÄŸlu   
22-03-2007
Eski ilaçları severim....
Dr. Murat Kınıkoğlu
                             Image Hastalar, doktorlarının tıptaki geliÅŸmeleri yeteri kadar takip edip etmediÄŸini merak ederler. ÖrneÄŸin benim, her muayeneye geldiÄŸinde kendisi ile ilgili yeni bir ilacın çıkıp çıkmadığını soran bir hastam var. Acaba yeni ilaçlar ve tedavi metotları için bu kadar istekli olmalı mıyız?

Eskiden biz doktorların, yeni bilgilere ulaÅŸmak için, kütüphanelere gidip saatlerce yabancı tıp dergilerini karıştırması gerekirdi, ÅŸimdi ise Ä°ngilizce bilmek ve bilgisayar kullanabilmek tüm araÅŸtırmalara ulaÅŸabilmemiz için yeterli. Bence günümüz tıbbında doktorların sorunu “yeni ilaçlara ve tedavi metotlarına ulaÅŸamamak” deÄŸil. Esas sorun; bize sunulan bilgilerin hangisinin doÄŸru, hangisinin ticari (para kazanma amaçlı) olduÄŸunu ayırabilmek...
    Tüm sektörlerde olduÄŸu gibi dünya ilaç piyasasında da büyük bir rekabet var. Tahmin edeceÄŸiniz gibi bu firmalar “Ne yapsak da insanlar için faydalı bir ilaç çıkarsak...” demiyorlar “Ne yapsak da daha çok para kazansak...” diyorlar. Öncelikli amaç; yeni ilaçlar ve yeni teknolojiler geliÅŸtirmek için araÅŸtırmaya harcadıkları paraları (ilaç başına ortalama 1 milyar dolar) bir an önce kara dönüÅŸtürmek. Yeni bir ilaç veya teknoloji bulunduÄŸu zaman patent hakkı firmada olduÄŸu için ilk yıllar buluÅŸcu firmadan baÅŸka kimse para kazanamıyor. Ä°laç eskiyip de patent hakkı kalkıp herkes üretebilir hale gelince fiyatı düÅŸüyor ve ilaç artık kârlı olmaktan çıkıyor. O zaman ne yapıyorlar biliyor musunuz? Yeni bir ilaç bulduklarını söyleyip eski ilacı üretimden kaldırıveriyorlar. Doktorlar istediÄŸi kadar “Aman etmeyin tutmayın, bu ilaç çok iyiydi hastalar çok memnundu, fiyatı da çok ucuzdu, herkes alabiliyordu...” desin kimse dinlemiyor. (Tabii, bu arada doktorlara eski ilacın yerine piyasaya sürülen yeni (ve pahalı) ilacı tanıtmak için gerekli çalışmalar yapılmış oluyor...)

BildiÄŸiniz gibi bir ilacın yan tesirlerinin belirlenebilmesi için piyasaya sürülmeden önce hayvanlar ve insanların üzerinde belirli bir süre denenmesi ÅŸartı vardır. Bu araÅŸtırmalara raÄŸmen piyasaya sunulan ilaçların bazıları, binlerce kiÅŸiyi öldürdükten sonra “pardon” denilerek geri toplatılıyor. Dünyada her yıl 2 milyon kiÅŸinin ilaçların yan tesiri yüzünden hastaneye yattığını ve bunlardan 100 bininin ilaç yan etkileri yüzünden öldüÄŸünü bilmenizde fayda var.

Daralmış kalp damarlarına konulan çelik stentleri duymuÅŸsunuzdur. 2003 yılında çok daha pahalı olan “Ä°laçlı stentler” piyasaya verildiÄŸinde, üretici firmalar doktorlara “ilaçlı olanlar tıkanmıyor hastalarınıza bunlardan takın” dedi. Bir düÅŸünün, anjiyo oluyorsunuz ve size ÅŸöyle bir soru soruluyor: “Kalp damarınıza bir stent yerleÅŸtirmemiz gerekiyor, tıkananından mı takalım yoksa tıkanmayanından mı?” (Ä°laçlı isterseniz stent başına 2-3 bin dolar fazla ödüyorsunuz.) Tabii pek çok insan maddi güçlerini zorlayıp “yeni” olanı, yani “tıkanmayanı” tercih etti. Veeee... Yılda 6 milyar dolarlık satış yapan firmalar iki ay önce “pardon” dediler: Cleveland Clinic kaynaklı araÅŸtırmaya göre meÄŸer yeni teknoloji ilaçlı (pahalı) stentlerde pıhtılaÅŸma riski ilaçsız olanlara göre 4-5 misli daha fazlaymış...

Ä°ÅŸte bu gerçekler yüzden ben “eski ilaçları” seviyor, yeni çıkan ilaçları ve tedavi metotlarını bir süre kuÅŸkuyla izliyorum. Sizlere de yeni ilaçlar, teÅŸhis ve tedavi metodlarına karşı biraz dikkatli olmanızı öneririm...

Özetle demem o ki, “en yeni” olan her zaman “en iyi” olmayabiliyor. Bilmem ikinci kez evlenenler bu fikrime katılacaklar mı?




Cep telefonları...

Cep telefonları hayatımızın ayrılamaz bir parçası oldu. Yaydığı radyasyonun beyin kanserini artırdığını ima eden yayınlar var ama geçmiÅŸ olsun; telefonlarımız artık gözümüz, kulağımız gibi vazgeçemeyeceÄŸimiz bir organımız. DeÄŸil ihtimaller, kanser yaptığına dair kesin kanıtlar bile olsa ondan ayrılamayacak hale geldik. Cleveland Clinic Üreme AraÅŸtırmaları Merkezi’nin bildirdiÄŸine göre günde 4 saatten fazla cep telefonu kullanan erkeklerin sperm sayısı hiç konuÅŸmayan erkeklere göre % 41 daha düÅŸük çıkıyor. Cep telefonlarının konuÅŸma ve bekleme esnasında yaydığı radyasyonun böyle bir etkiyi yapabileceÄŸi düÅŸünülüyor. Ä°ÅŸ icabı düzenli olarak cep telefonu kullananlarda bir cins beyin tümörü olan “glioma” geliÅŸme ihtimalı %40 daha artıyor.

Önerilerim:

1- Çocuklarınızı telefonlarını pantolon ceplerinde taşımamaları için uyarın.

2- Evde ve iÅŸ yerinde telefonlarınızı vücudunuzdan uzakça bir yerde tutma alışkanlığını edinin. ÖrneÄŸin cebinizden çıkarıp masanın üzerinde gerektiÄŸinde uzanabilecek bir mesafeye koyun.

3- Ä°mkan varsa normal telefonu cep telefonuna tercih edin..

(25 Mart 2007 tarihli AkÅŸam Gazetesinden)

Yorum
teşekkürler.
Yazar irfan tekneci açık 2007-03-23 23:37:09
Zor olan insanın ekmek teknesi yani mesleği ile ilgili olan bilgileri paylaşma cömertliğini sergilemesi. Sn. Kınıkoğlu'nu kutluyorum.

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 25-03-2007 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
123917519 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net