Ä°nsanlığın Önemli YaÅŸam Tecrübesinden Yararlanmak Gerekir Prof. Dr. Ä°brahim ORTAÅž,
Edebiyat çevreleri, Nobel ödüllü
Kolombiyalı yazar Gabriel Garcia Marquez'in hastalığı nedeniyle yaşamının son
günlerinde inzivaya çekilmiÅŸ ve yakın dostlarına aÅŸağıda deÄŸiÅŸik dillere
çevrilen ve hayata dair yazdığı yaÅŸam manifestosu niteliÄŸindeki mektubunu
yayınlamıştır. Benim nobel ödülü yazar olarak okuduÄŸum vede çok beÄŸendiÄŸim,
Yüzyıllık Yalnızlık, AÅŸk ve Öbür Cinler, Kırmızı Pazartesi, Bir Kaçırılma
Öyküsü, Albaya Mektup Yazan Kimse Yok, Kolera Günlerinde AÅŸk, kitapları
Latin yazarın dünya edebiyatına kazandırdığı önemli eserler.
Yazar yakalandığı hastalığı nedeniyle kaleme aldığı mektup, içerik ve
bizlerin hayata bakış açısını ÅŸekilendirmesi bakımından incelemeye deÄŸer
niteliktedir.
Gabriel’in mektubu:
“Tanrı bir an için paçavradan bebek olduÄŸumu unutup, can vererek beni
ödüllendirse; aklımdan geçen her ÅŸeyi dile getiremeyebilirdim, ama en azından
dile getirdiklerimi ayrıntısıyla aklımdan geçirir ve düÅŸünürdüm.
EÅŸyaların maddi yönlerine deÄŸil anlamlarına deÄŸer verirdim. Az
uyur, çok rüya görür, gözümü yumduÄŸum her dakikada, 60 saniye boyunca ışığı
düÅŸünürdüm.
Ä°nsan aÅŸktan vazgeçerse yaÅŸlanır. BaÅŸkaları durduÄŸu zaman yürümeye
devam ederdim. Başkaları uyurken, uyanık kalmaya gayret ederdim. Başkaları
konuÅŸurken dinler, çikolatalı dondurmanın tadından zevk almaya bakardım. EÄŸer
Tanrı bana birazcık can verse, basit giyinir, yüzümü güneÅŸe
çevirir, sadece vücudumu deÄŸil, ruhumu da tüm çıplaklığıyla
açardım. Tanrım, eÄŸer bir kalbim olsaydı, nefretimi buzun
üzerine kazır ve güneÅŸin kendini göstermesini beklerdim. Gökyüzündeki
aya, yıldızlar boyunca Van Gogh resimleri çizer, Benedetti ÅŸiirleri okur ve
serenadlar söylerdim. GözyaÅŸlarımla gülleri sular, vücuduma batan dikenlerinin
acısını hissederek, dudak kırmızısı taç yapraklarından öpmek isterdim. Tanrım
bir yudumluk yaÅŸamım daha olsaydı… Gün geçmesin ki, karşılaÅŸtığım tüm
insanlara onları sevdiÄŸimi söylemeyeyim. Tüm kadın ve erkekleri, en
sevdiÄŸim insanlar oldukları konusunda birer birer ikna ederdim. Ve aÅŸk içinde
yaşardım. Erkeklere, yaşlandıkları zaman aşkı bırakmalarının ne kadar yanlış
olduÄŸunu anlatırdım. Çünkü insan aÅŸkı bırakınca
yaÅŸlanır. Çocuklara kanat verirdim. Ama uçmayı kendi
baÅŸlarına öÄŸrenmelerine olanak saÄŸlardım. YaÅŸlılara ise,
ölümün yaÅŸlanma ile deÄŸil unutma ile geldiÄŸini
öÄŸretirdim. Ey insanlar sizlerden ne kadar da çok ÅŸey
öÄŸrenmiÅŸim. Tüm insanların, mutluluÄŸun gerçekleri görmekte saklı olduÄŸunu
bilmeden, daÄŸların zirvesinde yaÅŸamak istediÄŸini öÄŸrendim. Yeni doÄŸan küçük
bir bebeğin babasının parmağını sıkarken aslında onu kendisine sonsuza dek
kelepçeyle mahkûm ettiÄŸini öÄŸrendim. Sizlerden çok ÅŸey öÄŸrendim. Ama bu
öÄŸrendiklerim pek iÅŸe yaramayacak.
Çünkü hepsini bir çantaya kilitledim. Mutsuz bir ÅŸekilde… Artık
ölebilir miyim?”
Gabriel takma adı ile Gabo dün hayata gözlerini yumdu.
Tecrübesinden Yararlanmasını Bilmek Gerekir.
Yaşını başını almış, iyi eÄŸitimi, bilgi bikrimi en üst düzeyde olan ve
Nobel ödülü almış Gabriel Garcia Marquez türü kiÅŸiliklerin yaÅŸam tecrübesi
insanlık için en büyük öÄŸretidir. Sanat ve yazın türü kiÅŸilikler genelde geniÅŸ
hayal gücüne sahip oldukları için sistemi bir bütün olarak görebilme yeteneÄŸine
sahiptirler. Bugün bilimin bu denli geliÅŸmiÅŸliÄŸi ve buluÅŸların birçoÄŸu
hayallerin geçeÄŸe dönüÅŸtürülmesi sonucu geçekleÅŸmiÅŸtir. Albert Einstein “hayal
etmek bilmekten daha önemlidir” der.
87 yaşındaki Marquez'in "Artık ölebilir miyim" diyerek, "Tanrım bir
yudumluk yaÅŸamım olsaydı... AÅŸk içinde yaÅŸardım" diyor. YaÅŸamı anlamaya çalışan
biz insanlar için ölüm bilincini içselleÅŸtirmiÅŸ ve buradan kaçışın olmadığını
yaÅŸayarak öÄŸrenmiÅŸ ve öÄŸrendiklerini de billurlaÅŸtırarak bizlerin yararına sunan
bu tür deÄŸerleri ve önerileri kaçırmamak gerekir.
Yazarın belirttiÄŸi “Ey insanlar sizlerden ne kadar da çok ÅŸey öÄŸrenmiÅŸim”
ifadesi beni en çok etkileyen cümlelerden biridir. YaÅŸamıma yön veren çok sayıda
insan oldu. Hepsinden iyi veya kötü bir ÅŸey öÄŸrendim. Sosyolog Prof. Dr. Emre
Kongar’ın “Herkesten Bir Åžey ÖÄŸrendim” adlı kitabı aynı ÅŸekilde öÄŸreticidir.
Sayın Kongar “ÖÄŸrencilerimden, okurlarımdan, izleyicilerimden, çocuklarımdan,
torunlarımdan öÄŸrenmeye devam ediyorum. Çalışıyorum, okuyorum, yazıyorum, ders
veriyorum ” diyor. YaÅŸamın kendisi, bir bütün olarak deneme yanılma ve
karşılıklı öÄŸrenmeyi ve birçok çeliÅŸkinin bileÅŸkesini içeriyor. Hani derler ya
“kötü den de öÄŸrenilecek bir ÅŸey vardır, çünkü o ÅŸey, iyinin anlaşılması için
emsal oluÅŸturur”. Bazen birileri sizi kötülüÄŸüne eleÅŸtirebilir, size kızabilir,
düÅŸmanca yaklaÅŸabilir, ancak bundan yararlanmasını bilmek gerekir. EleÅŸtiriden
ders çıkarmak gerekir. Sizi eleÅŸtiren, sizin de bir eksiÄŸinizi size hatırlatmış
olmakla, size iyilikte bulunur.
Gabriel’in belirttiÄŸi “Tüm insanların, mutluluÄŸun gerçekleri görmekte saklı
olduÄŸunu bilmeden, daÄŸların zirvesinde yaÅŸamak istediÄŸini öÄŸrendim” ifadesi bu
anlamda önemlidir. EÄŸer gerçeÄŸi anlayabilirsek mutluluÄŸu yakalar, hayatımızı
diÄŸer insan ve canlılar ile doÄŸada barış içinde geçirebiliriz. Bazıları bazen
gerçekten çok zalim oluyor, çıkarı için her yolu mübah gören çok sayıda kiÅŸi ile
karşılaştık. Hele bir de bu kişiler, yetenekleri ve işlevi ile sizden gerideyse
kendilerini kabul ettirmek için çok daha zorlu kiÅŸiler olabiliyorlar. Ancak
bundan da ders çıkarmak ve Gabriel’in yine belirttiÄŸi gibi “Tanrım, eÄŸer bir
kalbim olsaydı, nefretimi buzun üzerine kazır ve güneÅŸin kendini göstermesini
beklerdim” ifadesine uygun davranmak gerekir.
Ä°yi Ä°nsan Bile EÄŸer Yanlış Zeminde ise Kötü Ä°nsan
Olabilir
Türkiye’nin yetiÅŸtirdiÄŸi mimar, kültür insanı ve bilge DoÄŸan Kuban, CBT
dergisinin köÅŸesinde (CBT 1407, 7 Mart 2014) “Para ve iktidar kavgası uygarlığın
çare bulamadığı en iÄŸrenç insan hastalığıdır. Türkiye de bu çukurdadır. Dünya
tarihinde ne bir bilge ne de bir filozof insanoğluna para ve iktidarı tavsiye
etmedi. Fakat insanlar ne bilgeleri ne peygamberleri ne de filozofları dinledi;
ÅŸeytanın avukatı ya da hayvan olmayı yeÄŸledi. Bugün öyle bir dünyada yaşıyoruz”
diyor.
Ä°nsanlığın binlerce yıllık tarihi içinde besin saÄŸlamak için kendi
aralarında verdikleri savaÅŸ, doÄŸal olarak temel ihtiyaçlar (beslenme,
sürdürülebilirlik (seks) üzerine kuruludur. Ancak insan çoÄŸu zaman ihtiyacın
üzerinde büyük bir açgözlülükle ölümüne seks, güç ve para için savaÅŸ veriyor.
Ä°nsanların çıkarları ve güç iliÅŸkileri, bazen insanı kötü insan yapabiliyor.
Ancak sonunda insanın bu kadar gürültü patırtıya raÄŸmen sonunda geldiÄŸi gibi
dünyayı terk ettiÄŸini yaÅŸayarak görüyoruz. Tabii bazıları da yaÅŸamları boyunca
dünyada olup biteni iÅŸin arka planında yaÅŸananları anlamadan geçip gidiyorlar.
Bazıları da yaÅŸamın ana öÄŸelerini erkenden algılayarak, sınırlar ve
sorumluluklar bilinci içinde baÅŸkalarının hakkına ve hukukuna saygı duyarlar.
Bilinçli yaÅŸayan insanlar diÄŸer canlıların da yaÅŸam hakkına saygı duyarak,
doÄŸada herkese barınma ve beslenme için yer olduÄŸu özgüveni ile daha barışçıl
yaşayabilmektedirler. Tabii bu kolay olmuyor, fen okuryazarlığı olan, sağlam
doğa ve tarih bilinci yanında felsefe ve mantık eğitimi ile insan ancak
bilinçlenir. Bilimsel normlardan uzak eÄŸitim ile insanlık hiçbir zaman yaÅŸamı
anlayamayacağı gibi mutluluÄŸu da yakalayamayacaktır. Newton en büyük kitap
“DoÄŸadır” diyordu. Gabriel’in ölümü öncesi mektubunda belirtikleri doÄŸada yaÅŸam
ve birlikte yaşamın ana hatlarını yeniden hatırlatıyor.
Bir insanın günlük ihtiyacı bir ekmek,
bir litre süt, iki meyve ile giderilir. Bir insanın iÅŸi gücü varsa, minimum
ihtiyaçlarını gideriyorsa, akıl saÄŸlığı yerindeyse, eÅŸi dostu varsa, ailesi ile
saÄŸlıklı ve mutluysa gerisi nedir diye sormak gerekir. Ä°nsanlığın bu tecrübesi
önemlidir.
Keşke insanlar, Gabriel gibi yazar, bilgin, filozofları dileseydi. Sanırım
dünya ÅŸimdikinden çok daha yaÅŸanır olurdu. YaÅŸamı anlamamıza kültürel birikimi
ile katkı sunan Gabriel Garcia Marquez’a ve diÄŸer katkı sunan isimli ve isimsiz
tüm kahramanlara saygılar.
19 Nisan 2014 Adana Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler. Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz. Powered by AkoComment 2.0! |