05-12-2024
 
 
 
  :: Ana Menü
 
 
 
Duyurular
AKIL IÇIN YOL BIRDIR

(THERE IS but
ONE WAY for REASON)
       
(linkleri SAG TIKLAYIN
                                 lütfen)

Sn.Soner YALÇIN'dan 
dikkate deÄŸer bir yazı: 
Edebiyatla 
               AhmaklaÅŸtırma
https://www.sozcu.com.tr/
2021/yazarlar/soner-yalcin
/edebiyatla-ahmaklastirma
-6335565/
 


Önerdigimiz sayfalar:
M. SAID ÇEKMEG?L 
anisina
https://www.facebook.com/
groups/35152852543/?mul
ti_permalinks=1015385
0899667544&notif_t=grou
p_highlights&notif_id=147
2405452361090




Nuri BiRTEK
                kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından 
              ilginç tespitler)
https://www.facebook.
com/nuri.birtek




Raci DURCAN
                  kardeÅŸimizin
(facebook sayfasından
             ilginç tahliller)
https://www.facebook.com
/raci.durcan?fref=ts



Mesut TORAMAN
                   karde?imizin
(facebook sayfas?ndan
dikkate de?er görüntüler)
https://www.facebook.
com/mesut.toraman.52









M. Selami Çekmegil 
                          kimdir!









    ____________________
BU SITE
    Selami ÇEKMEG?L’in
Yegenleri:
    Melike TANBERK ve 
    Fatih ZEYVELI'nin
 beyaz.net ekibi ile birlikte
      M.Said ÇEKMEGIL 
  an?sina ARMAGANIDIR!  


   Anasayfa
SENE 1963; SAİD AĞBİ PDF Yazdır E-Posta
Kullanıcı Oylama: / 28
KötüÇok iyi 
Yazar Mustafa Saraç   
30-06-2006
Image
       Sene 1963, Ä°zmir’de görevliydim. Zamanın hava kuvvetleri komutanı, ilgililere mükâfat olarak benim Amerika’ya gönderilmemi emretti. Ben bu tayini beklerken Malatya’ya tayinim çıktı. O kadar çok üzüldüm ki… Burada bunu anlatmam mümkün deÄŸil. Ve ben 5 sene Malatya da kaldım.AÄŸlayarak gittim, inanın aÄŸlayarak döndüm. ”Sizin hoÅŸunuza gitmeyen ÅŸeyler beklide sizin için hayırlıdır. Siz bilmezsiniz; Allah bilir.” Diyen Ä°lahi hikmete muhatap olmuÅŸtum zannediyorum. 

     Biraz eski halimden  bahsedeyim:  Okuyan bir solcuydum, yerli hiçbir ÅŸey umurumda deÄŸil… Bir nevî  ÅŸartlandırılmış bir kafa taşıyordum. BulduÄŸum kitap, yada roman yabancıysa okuyorum, yerliyse dönüp bakmıyorum. Kendimi o kadar çok beÄŸenmiÅŸtim ki her ÅŸeyi bildiÄŸimi zannediyordum. Bu arada saÄŸda entelektüel bir kimse olan M. Sait Çekmegil’in ismi dolaşıyor, hakkında da bir çok dedikodu duyuyoruz. Bir akÅŸam üzeri yolda yürürken komÅŸum olan Ä°brahim YavaÅŸ (ÅŸimdi rahmetli ) bir grup insanla bana doÄŸru geldi. MerhabalaÅŸtık; beraberinde bulunduÄŸu insanları bana takdim etti. Ä°ÅŸte M. Sait Çekmegil ile bu ilk tanışmamdı. 

    

 -Ona: “Sizin için müridleriniz varmış. MaaÅŸlarını aldıklarında sana getirirlermiÅŸ. Sen de ÅŸu kadarı helal ÅŸu kadarı haram diye bir kısmını alırmışsın, diyorlar; doÄŸru mu?” diye sordum.

   Güldü; “Var mı böyle bir enayi, getirsin de alalım” dedi. Bundan sonra haftada birkaç gün fikrî münakaÅŸalara girmeye baÅŸladık. BaÅŸladık baÅŸlamasına da, her söylediÄŸimiz tezi yine bizim sol tezlerle çürütüyordu. Uzatmayalım, her münazarada ters köÅŸeye maÄŸlup oluyoruz. Madem ki o bizi kendi silahımızla vuruyor. Bizde onu kendi silahıyla vuralım… Bir Kur’an-ı Kerim meali aldım. Zaten eskiden de çok okuyan biri olarak biliniyordum. Ä°slam’la tanışmam iÅŸte böyle baÅŸladı. Bunun sebebi elbette ki Çekmegil aÄŸabeydi. (Allah rahmet eylesin.) 
 Bizim gibiler daha önce kuyuda idik. Sait aÄŸabey bize bir ip uzattı: Kur’an ve Resul’un yolu… 1.5 sene o ipe tutunmamak için direndik de direndik... Onun bizim gibileri bir vahÅŸi ata benzemesi vardı ki bir harikaydı… Malum, atlar ehlileÅŸtirilirken sahibini çok defa üstünden yere atarlar; tıpkı öyle… Bu atı ehlileÅŸtirmek için de sabır gerekiyordu…
 

      ÖÄŸreti yöntemi birçoklarına kırıcı gibi gelebilir. DiÄŸer bir deyiÅŸle insanı kışkırtır, o... Benim bir anım ÅŸöyle : Bir gün bir takım elbise ısmarlamak istedim. “Nasıl ödeyeceksin; Åžu ÅŸu ÅŸartlarla, olur” dedi. Sonra masasına geçti, senet kağıdı çıkardı. Yazdı, çizdi. Orada bir arkadaşım vardı. Ona, ÅŸahit olur musun dedi. Onu ÅŸahit yaptı. Beni de çağırdı. Sen de imzala dedi. O an kıpkırmızı oldum. Ä°mzaladıktan sonra hemen oradan çıktım. Gözüm hiçbir ÅŸey görmüyor. Üç kuruÅŸ için bana güvenmedi. Bir de üçüncü bir kiÅŸiyi getirmemi istedi... Çok ÅŸaşırmıştım. Yolda giderken Ä°smail Gürsoy kardeÅŸime rastladım. Daha doÄŸrusu ona tosladım…

“Hayrola, nedir bu halin” dedi. Olayı anlattım. Güldü. “Sana bir ÅŸey öÄŸretmek istiyor” dedi. Ve beni bir kitapçıya getirdi. Bakara sûresindeki ilgili âyeti okudu. “Åžimdi git; sen bunu ölene kadar unutmazsın” dedi. 

     Pratik zeka sahibi idi. Rahmetli Yusuf Özal, askerlik için Malatya’ya gelmiÅŸti. EÅŸi yabancı olduÄŸu için askerliÄŸini er olarak yapma zorunluluÄŸu vardı. Asker olarak bizlerin ona yol göstermemizi istedi. Hiç bir alternatif gösteremedik. Sait aÄŸabey “bak kardeÅŸim dedi. Al hanımını koluna, git mahkemeye boÅŸan” dedi. “Yap askerliÄŸini, döndükten sonra yine evlenirsin.” O da öyle yaptı. 

      

     Sait aÄŸabeyi hikayeci hoca efendiler pek sevmezlerdi. Bir gün Kernek Camiinde namaz kılmaya birlikte gittik. Hocanın birisi vaaz veriyor. Konusu, komÅŸu hakkı. “Bakın” diyor, “adamın biri pazardan bir testi aldı. Testinin içine ne koyduysa acı oldu. Derken testi dile geldi. Dedi ki, ‘bak kardeÅŸim, benim toprağım filan mezardan alındı. O mezarda yatan kimse ölmeden önce komÅŸusunun iÄŸnesini almış. Geri veremeden ölmüÅŸ. O nedenle bana ne koyarsan acı olur, diyor testi…” Bu minval üzere vaazını bitirdi. Namazdan sonra hocanın  yanına yaklaÅŸtı. Yahu hocam, ne büyük alimsin ki, testiyi bile konuÅŸturabiliyorsun… 
                             ....


 

     Dilin kontrolüne çok önem verirdi. Mehazını vermediÄŸi hiçbir konuyu ondan duymadık. Bazen soru sorduÄŸumuzda biliyorsa mehazıyla birlikte cevabını verirdi. Bilmiyorsa, bilmiyorum araÅŸtıralım derdi. 

     Sohbetlerimizde, yanlış bir ÅŸey, yada mehaz göstermediÄŸimiz bir ÅŸey söylediÄŸimizde, oracıkta hemen bir mahkeme kurulur… Genellikle Fevzi Özer kardeÅŸimiz (Allah rahmet eylesin) mahkemeyi idare ederdi. Bizi öyle zor pozisyonlarda bırakırdı ki kimsenin yüzüne bakamaz olurduk. Bu nedenle okumaktan baÅŸka çaremiz olmazdı. kesin delileri olmayan konulara kesinlikle girmezdik. Ä°slam, vâkarlı olmayı emreder. Ä°slam’ı öÄŸrenmemiz için her yolu denerdi. Beyin tembelliÄŸi olanlarla hiç meÅŸgul olmadı. Benim kimseye zararım yok, haram yemem gibi kendi nefsini öne süren kimselere, benim kafesteki kanaryam da senin gibi derdi. Sözünü esirgemezdi. DoÄŸrudan hiç ÅŸaÅŸtığını görmedik. YaÄŸcılığı da sevmezdi. Benim bulunduÄŸum dönemde kimseye elini öptürmezdi. Davrananlara da elini arkaya çekerdi. Onu ve arkadaÅŸlarını tanıdığımdan dolayı Rabbime ÅŸükrediyorum. 

     5 sene kaldığım Malatya’da ilk 1,5 sene düÅŸtüÄŸümüz kuyuya sarkıtılan ipi (Ku’ran ve sünnet) tutmamak için çok direndik. Çünkü yolumuzun doÄŸru olduÄŸunu sanıyorduk.(Hani siz ateÅŸin kenarında idiniz.) 

     Birçok deÄŸerli insanı orada tanıdım. Çok istifade ettiÄŸim N.Fazıl gibi bir yazarı orda tanıdım. Allah ondan razı olsun. Hepsinin adını ayrı ayrı yazamadığım için o kardeÅŸlerimden özür dilerim. O ve arkadaÅŸları methedilmekten hoÅŸlanmazlardı. Biz, bize yüklenen görevi yapıyoruz. Sizden teÅŸekkür beklemeyiz derlerdi. Kimseyi kendilerinden üstün, kimseyi de kendilerinden altta görmezlerdi… Hakka uymayanlar müstesna…

      Fikri temizliÄŸe önem verirdi. Bilgi kirliliÄŸi onu tiksindirirdi. Bununla ilgili bir anımı nakletmek isterim. Günlerden bir Pazar günü Sanih kütüphanesinde çay sohbeti yaparken, altı ok bayraklı bir araba kitapçının önünde durdu. Ä°çinden sayın Ecevit ve arkadaÅŸları indi. Ä°çeri girdiler. “Sait Çekmegil kim” dedi. Sait aÄŸabey “benim, buyrun” dedi. Oturmak istedi. Bizlerde sandalyelerimizi misafirlere verdik. Sait aÄŸabeyin o zamanlar bastırdığı ‘’Ä°ktisat Anlayışımız’’ kitabını almak istediÄŸini söyledi. Sait aÄŸabey verdi parasını da aldı. Ecevit te ‘Ortanın Solu’ kitabını Sait aÄŸabey’e verdi, O da parasını ödedi. Ecevit almak istemediyse de, Sait aÄŸabey, “parası verilmeyen kitaplar genelde okunmaz” dedi. Oturdular. Ecevit konuÅŸmaya baÅŸladı. Biz solcuyuz ama imanlıyız diye laflar etti. Müdahale etti: “Sayın Ecevit, böyle saÄŸcı solcu diyorsunuz ben bir ÅŸey anlamıyorum.  Bunları bir tarif edelim. Sizce saÄŸcı nedir? Solcu kimdir? Sn. Ecevit saÄŸcı tarifini ÅŸöyle yaptı. SaÄŸcı: Tutucu, ilerlemeye mâni gibi laflarla tarifini sürdürdü. Solcuyu da ilerici, yenilikçi, deÄŸiÅŸimci, benzeri ÅŸeylerle tarif etti. Sait aÄŸabey bunları yazdı. Ä°lave edeceÄŸiniz bir ÅŸey var mı? dedi. Ecevit’te yok dedi. “Sayın Ecevit, hangi ilmi delillere göre bu tarifi yapıyorsunuz?” dedi. Ecevit’te, realite bu efendim dedi. Sait aÄŸabey -kendi fikriniz de diyebilir miyiz ? dedi. -Evet, dedi. Sait aÄŸabey, “indi fikirlere önem vermeyiz” deyince, avanesinde bir hareketlenme oldu. Bizde gardımızı aldık. Sait aÄŸabeyi onlara yedirmezdik. Neyse ki yine Sait aÄŸabey olayı sakinleÅŸtirdi. Sait aÄŸabey: “ÅŸimdi size ilmi tarifini vereyim, kime sorarsanız ilmi olduÄŸunu öÄŸrenirsiniz. SaÄŸcı: bu dünyanın nizamını  ahireti kazanmak için tanzim eden, Solcu: bu dünyanın nizamını dünyanın maddesini kazanmak için tanzim edenlerdir.”

      Ecevit :’’Yani siz ÅŸimdi Adalet Partisi‘nin de solcu bir parti olduÄŸunu mu ?söylemek istiyorsunuz. Sait aÄŸabey, “ben bir tarif yaptım kimin neye girdiÄŸi benim sorunum deÄŸil.”  Ecevit: “Buna göre saÄŸcı bir devlet söyleyebilir misiniz?” Sait aÄŸabey : “-kendi iddialarına göre- Ä°srail” dedi. Ecevit : “nasıl olur, efendim” dedi. Sait aÄŸabey, “üzüldüm sayın Ecevit” dedi, “Ä°leride Türkiye’ye baÅŸbakan bile olabilirsiniz, bu konuya bu kadar yabancı olduÄŸunuza üzüldüm” dedi. Yine Ecevit’le gelenler hareketlendi. Ama bir ÅŸey olmadı, yatıştırıldı. “Sayın Ecevit, siz Ä°srail devletinin Tevrat’a göre kurulduÄŸunu bilmiyor musunuz?” Dedi. O gün Sayın Ecevit ve arkadaÅŸları Adana’ya gittiler. CHP kongresi için. Hürriyet gazetesi bu kongreyi anlatırken, “ortanın solu, peygamberin yolu” diye manÅŸet attı… 
 Sait aÄŸabey’in bize öÄŸrettiÄŸi ÅŸekilde sözümüzü bitirelim: 
 Allah’ın selamı, aklını iyi kullananların üzerine olsun…


 
                                                                                           Mustafa Saraç

Yorum

Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler.
Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz.

Powered by AkoComment 2.0!

Son Güncelleme ( 01-07-2006 )
< Önceki   Sonraki >


Advertisement

Kullanıcı Girişi
Ziyaretçi Sayısı
123916674 Ziyaretçi
 
www.beyaz.net