Zuhal AKPINAR
Ev Hanımı
                                                                                                     
              Sayın Emine ErdoÄŸan Hanımefendi'ye Açık Mektup

Artık ailelerin yaÅŸam huzurunu zedeler hale gelen Milli EÄŸitim  ile ilgili bazı sorunları duyarlı, deneyimli ve etkili olma konumunda bir anne olarak size duyurmak istiyorum.
 
Bilginize sunacağım hususlar, biri ilköÄŸretim 2. sınıfa, biri ilköÄŸretim 6. sınıfa, diÄŸeri de Lise 1. sınıfa devam etmekte olan 3 çocuÄŸumdan edindiÄŸim izlenimlerdir.

Özellikle üzerinde durmak istediÄŸim ve biz velileri önemli ölçüde düÅŸündüren  önemli bir husus ÅŸudur:

ÖÄŸretmenlere Ä°lk, Orta ve Lise düzeyinde -okul bünyesinde- etüd ya da kurs adı altında özel ders verme serbestisi getirilmiÅŸtir. (Bu uygulama, duyduÄŸuma göre, önceden de varmış ama dozajının artık kontrolden çıktığı anlaşılıyor):

1-
Böylece, öÄŸretmenler için ek gelir anlamındaki bu uygulama sonucunda, tüm öÄŸrencilere öÄŸretmenler tarafından baskı yapılır bir ortam oluÅŸmuÅŸtur. ÖrneÄŸin lisede okuyan kızımın edebiyat öÄŸretmeninin, “bu kadar kalabalık sınıfta tabiî ki bir ÅŸey öÄŸrenemezsiniz, kursa gelin öÄŸrenirsiniz” diyerek baskı kurmasına; Ä°ngilizce öÄŸretmeninin -etüde katılan öÄŸrencilere, tüm sınıfın önünde- sözlü sınav adı altında not yükseltme vadinde  bulunabilmesine imkan hazırlayan bir ortam oluÅŸmuÅŸtur.  Bu ortamda, Orta Okulda okuyan oÄŸlumun matematik öÄŸretmeninin,  etüde katılan öÄŸrencilere, “sorular burada gördüklerinizin aynısı çıkacak” demesini, Fen öÄŸretmeninin ise, “bu kadar kalabalık sınıfa ben nasıl anlatayım, istekli olanlar kursa katılsın anlatayım” demesini ne engelleyecektir, kestiremiyorum.  Ä°lkokula giden bir diÄŸer kızımın öÄŸretmeninin ise, tüm sınıf önünde, etüde katılan öÄŸrencilere hitaben, “sakın etüd defterlerinizi etüde katılmayanlara göstermeyin” deme garabetini sergilemesine ne engel olacaktır bilemiyorum.
(Bu potansiyel sorun’un genel ortamdan ve sistemden kaynaklı olduÄŸunu düÅŸündüÄŸüm için, bu konularda somut ve münferit isim ve olay araÅŸtırmanın gerekli olduÄŸunu düÅŸünmüyorum).
2-
Mevcut sistemde, eÄŸitim sırasında alınan sınav sonuçlarının üniversiteye giriÅŸ sınavında alınan puana eklendiÄŸini kızımdan öÄŸrendim. Bu durumda bir çok öÄŸretmenin öÄŸrencilere, etüde katılmaları; aksi takdirde yüksek not alamayacakları ÅŸeklinde de baskı yapma konumunda oldukları açıktır. 
3-
Hatta bu psikolojik baskı, bazen o kadar pervasızca ve acımasızca yapılabilecek bir ortam oluÅŸturmuÅŸtur ki, hayrete düÅŸmemek mümkün deÄŸildir. ÖrneÄŸin ilkokula giden kızım sabah 08:30’da derse girmekte, öÄŸleden sonra saat 15:00’de dersleri sona ermektedir. Bu kadar saat okulda kalan ve sadece 8 yaşında olan bir çocuÄŸun, bir de etüde katılmasının zorlanmasına, buna göz yumabilecek okul yönetimlerine ve bu ortamı yasal ÅŸekilde oluÅŸturmuÅŸ bulunan Milli EÄŸitim Bakanlığı’na esef edilmez de ne yapılır? 
4-
Ders yılı başında ders kitaplarını devletin bedavaya vermesi tabiî ki takdir edilecek bir olay. Ancak bu masraftan kurtulan veliler ÅŸimdi her ay 35 - 50 YTL  para ödemeye zorlanabilecek psikolojik baskı ortamına sokulmuÅŸlardır. Bu zorlama ortaokulda ve lisede tek bir öÄŸretmen ile  sınırlandırılma  durumunda da deÄŸildir. 
5-
Anneler babalar ve çocuklar artık akÅŸamlarını bu nedenle huzurla bir arada geçirememektedir.
6-
Böyle bir ortamda Lisede okuyan kızımın bir sınavında arkadaşı ile bir soru hariç, tamamen aynı cevapları vermiÅŸken  kızıma 35, kursa katılan arkadaşına ise 65 gibi bir not verilmesini, aradaki not farkının etüde katılmaktan kaynaklandığının ima ve iddia edilmesini; ne nasıl engelleyecektir. 
Ben ÅŸahsen mevcut MEB bürokratlarının bu sorunu çözmeye istekli olacaklarına ihtimal vermiyorum. Bu sorun zaten bu bürokrasi zamanında böylesine büyümüÅŸtür.

Sizden ricamız ... bu konuya etkili ÅŸekilde tavır koymanız ve bu sorunun çözümü için -öÄŸretmenlere okul bünyesinde ek gelir yaratma imkanı ve zemini veren- bu uygulamanın kaldırılması ve yasaklanması yönünde düzenleme yapılması için insiyatifinizi kullanmanızdır. Yani MEB nezdinde -öÄŸretmenlerin okulda etüd açma ve/veya kurs verme imkanlarının bir  genelge veya yönerge ile tamamen yasaklanmasını saÄŸlamanızdır.
.
AkÅŸamları birçok anne ve baba huzurlu bir çay içemez oldu. Bu duruma ÅŸahsınızda bütün annelerin tepki vermesi gereÄŸine dikkat çekmek istiyoruz, sayın Bakanımız...

                                                                                                     Saygılarımla,
                                                                                          Zuhal Akpınar – Ev hanımı